Cadde Muhafazakar moda dünyası Londra'da bir araya geldi

Muhafazakar moda dünyası Londra'da bir araya geldi

15.04.2017 - 15:18 | Son Güncellenme:

Dünyanın muhafazakâr moda alanında önde gelen tasarımcılarını bir araya getiren "Londra Muhafazakar Moda Haftası" (LMFW) başladı. Ritz Hotel'de verilen resepsiyonla başlayan LMFW, dünyanın muhafazakar giyim alanında önde gelen tasarımcılarını, blog yazarlarını ve modelleri bir araya getiriyor.

Muhafazakar moda dünyası Londrada bir araya geldi

LMFW’te, Türkiye'nin popüler muhafazakar giyim sitesi "Modanisa.com"un şemsiyesinde düzenlenen etkinlikte İngiltere, Fransa, Endonezya, Malezya, Türkiye, Birleşik Arap Arap Emirlikleri ve ABD gibi 20’yi aşkın ülkenin tanınmış tasarımcıları en son giyim trendlerini sergileyecek.

Haberin Devamı

Londra’nın tanınmış mekânı Olympia 15 ve 16 Nisan’da gerçekleşen defileye 20 binden fazla kişinin katılması bekleniyor. Yetkililer biletlerin çok uzun zaman önceden satıldığını belirtti. İki gün süren etkinlikte 3 seri defile olacak.

Modanisa Yönetim Kurulu Başkanı Kerim Türe'nin ev sahipliğindeki resepsiyonda ABD'li kısa film yönetmeni Samah Safi'nin "Tıpkı Senin Gibi" adlı kısa filmi de gösterildi.

Modanisa’nın kurucularından olan Kerim Türe, bu etkinlikle Türk modacıları dünyaya tanıtmayı amaçladıklarını belirterek, "Türkiye'den uluslararası alanda bilinen, tanınan, takip edilen modacılar çıkarmak, ayrıca kadınlarımız kendi inançlarına göre giyinmek hem de şık olmak istedikleri zaman çok fazla seçenek bulamıyorlardı. Bunu yıkabilmek internetle mümkün oldu. İnternetle kadınlarımızı başka ülkelerde de kadınların yine kapalı giyindiğini ama farklı kıyafetler giyindiğini gördüler. Farklı renkleri, farklı desenleri gördüler ve bunu talep ettiler" dedi.
Muhafazakâr giyim alanında faaliyet gösteren Modanisa'yı 2011'de kurduklarını anlatan Türe, "Muhafazakâr giyinen kadınlarımızın daha fazla seçim şansına sahip olması için kurulmuş bir siteyiz. Tüm dünyaya satış yapıyoruz. Merkezi Türkiye'de. Türk malını ve Türk tasarımcıları yurt dışına taşıyan bu site, dünyanın iyilerinden bir tanesi bu konuda" dedi.

"Kendi şıklığımızı yapmamız lazım"

Türe, amaçlarının muhafazakar moda konusunda çalışan tasarımcıları bir araya getirmek ve birbirlerinden ilham almalarını sağlamak olduğunu belirterek, "Bizim koşullarımıza, standartlarımıza uygun bir moda yaratabilmek, yani modern ve modest. Kendi şıklığımızı yapmamız lazım" dedi.

Muhafazakâr Moda Haftası'nın ilkini geçen yıl İstanbul'da düzenlediklerini belirten Türe, ikincisi için Londra'yı seçme gerekçelerini de şöyle açıkladı:

"Londra, dünyanın moda başkentlerinden bir tanesi. Burada sesimizi daha fazla duyurabilme şansına sahibiz. Burada doğru bir organizasyon yapıp sesimizi duyurabilirsek dünyaya, işin bundan sonra daha da büyüyebileceğini düşünüyoruz. Kendimiz çalıp kendimiz dinlemek yerine, bunu dışarıda anlatabilmemiz lazım. Ne kadar kaliteli, şık ürünler yaptığımızı yurt dışında gösterebilmemiz lazım. Bu da onun ilk adımı."

Muhafazakâr modanın dünyadaki ticari hacminin şu anda 60 milyar dolar civarında olduğunu söylen Türe , "Hızlı büyüyen bir pazar bu. Türkiye'nin çok şansının olduğu bir pazar… Kendi markalarımızı, kendi tasarımcılarımızı çıkarma şansına sahibiz" şeklinde konuştu.

Muhafazakar moda dünyası Londrada bir araya geldi


"Moda, çıplaklık olmak zorunda değil"

Resepsiyona katılan ilk başörtülü model, Kenya kökenli ABD'li Halima Aden de muhafazakâr kadınlara giyim konusunda seçenek sunmanın önemli olduğunu söyledi.

Londra Muhafazakâr Moda Haftası'nı değerlendiren Aden, "Çok etkilendim. Şimdiden her biri farklı bir iş yapan, kimi blogger, kimi stilist, kimi tasarımcı olan pek çok Müslüman kadınla tanıştım" dedi.

Uzun süre Müslüman kadınların moda dünyasına giremeyeceğini düşündüğünü anlatan Aden, "Fakat Müslüman kadınlar moda dünyasının bir parçası oldu ve bu çok güzel" değerlendirmesinde bulundu.

Başörtülü bir model olarak moda dünyasına girmesine çevresindekilerin destek verdiğini anlatan Aden, "Bütün kız kardeşlerim, 'kız kardeşim' diyorum çünkü bu gerçekten de böyle, bizim aramızda Müslüman kız kardeşlik bağı var. Son derece büyük destek verdiler. Sevgilerini, nezaketlerini gösterdiler. Bunun benim için anlamı büyük çünkü kendi toplumunuz arkanızda durmazsa hayat gerçekten zor olabilir" dedi.