Reha Arar

Reha Arar

reha.arar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Geçtiğimiz hafta bir iş için Zürih’teydim. Burada kaldığım otel, İstasyon Caddesi’ndeki Glockenhof Hotel’di. Bina enteresan bir tarihe sahip. Bir zamanlar Zürih’in bekar ve dindar hanımları için barınma ve yetişme yurdu olarak kullanılmış. Otel olduktan sonra rivayet o ki, mülk sahibi uzun yıllar binada içki satılmasına izin vermemiş.

Dostumuz Pierre Guggenheim, bizi şehrin en enteresan ve tarihi İsviçre lokantalarından birine götürdü. Burası, 1487’de inşa edilmiş bir silah deposu ve içeride o yılların izleri mevcut. Kapının üzerindeki sette duran uzun menzilli makineli tüfek, insanı ilk anda korkutuyor. Tam karşısında bir tanksavar namlusu, masalara çevrilmiş vaziyette... Silahlar ve malzemeler, duvarları süslüyor. Giyom Tel’in ünlü okunun yayının, uzun yıllar burada saklandığına dair rivayetler var. Bunu sembolize eden bir ok ve yay, salona girince sizi karşılıyor.

Haberin Devamı

Ekmek ve hardallı başlangıç

Masalar tahta, örtü yerine restoranın tarihini çeşitli dillerde anlatan kağıtlar üzerinde hem yemek yiyor, hem de buram buram tarih okuyorsunuz. Oturur oturmaz kapaklı bir tabakta köy ekmeği gibi kalın ve sert kabuklu tam buğday ekmeği geliyor. Bıçak yok, elinizle koparıp bölüşüyorsunuz. Ekmekle yenen en iyi katıksa, ev yapımı hardal. Başlangıçta, kurutulmuş et mamülleri ve peynir çeşitlerinden oluşan bir tabak geliyor. Ek olarak İsviçre’ye has soğuk sosis salataları ve steak tartar (pişmemiş ve ince çekilmiş, baharatlarla tatlandırılmış kıyma) çok talep gören tabaklardan, tercih etmeyenler içinse salata ve çorbalar da mevcut.

Etler süt danasından

Ana yemekte en popüler tat, kremalı mantar sosuyla servis edilen, tavada pişirilmiş ve sunulmuş ince süt danası dilimleri. Rösti adı verilen rendelenmiş patates kızartması, her zaman ilk tercihlerden biri ve bütün tabaklara eşlik ediyor. Süt danasından yapılan Viyana şinitzel, Zürih ve etrafındaki bölgede çok popüler olan domuz kaburga ve tercih etmeyenler için tereyağında pişirilmiş dana ciğeri dilimleri var. Kırmızı et yemeyenler içinse sebze buketiyle servis edilen tatlı su balıkları lezzetlerden biri olarak öne çıkıyor.

Haberin Devamı

Tatlı yemeden olmaz

Bu restoranın en önemli özelliği, 10’dan fazla sosis yemeğini bünyesinde barındırması. Zürihliler isli sosis ve bu spesiyalleri her buluşma gecesinde siyah bira eşliğinde yiyor. Bardaklar, iki litre civarı.

Tatlılarda klasiklerden olan dondurmalı tiramisu ve Cote d’Azur’dan kestane püresi tercih edilebilir. Restoranın imza tabağı olan Zürih usulü çikolatayla fındık ve portakal kabuğuyla hazırladıkları dondurmalı turta, mutlaka tadılmalı. Ancak bir tatlı daha var ki, ondan bahsetmeden geçemeyeceğim. Şekerde kavrulmuş ceviz ve dondurulmuş fındık kremasıyla hazırlanarak dinlendirilen
cevizli parfe için midenizde mutlaka yer ayırmalısınız. Bu muhteşem yemeklerin, tatların altında gerçek bir Zürihli olan şefin imzası ve el emeği var. Urs Blattler’i ve yemeklerini yolu buraya düşen herkese tavsiye ediyorum çünkü bu restoran, önündeki kalabalık meydanla karlı havalarda bile her akşam dolu.

Haberin Devamı

Mutlu insanların çalışıp yaşadığı, hafta sonları makul saatlere kadar eğlendiği bir şehir Zürih… Hem çok sakin, hem de çekici ve cezbedici bir şehir ancak her güzelin bir kusuru olduğu gibi onun da kusuru, her zaman Avrupa’daki çoğu yerden daha pahalı olması.