Kanal 7 için “Keloğlan ve Kemal Sunal filmleri kanalı” da diyebiliriz. Haftada ortalama üç Kemal Sunal filmi oynatır. Bu hafta yine öyle üç filmini oynatıyor. Bu filmlerden ‘reyting’ alıyor. Ama defalarca gösterdiği ‘Kemal Sunal’ filmlerinde her seferinde bir ‘ayıp’ buluyor. Son olarak ‘Şark Bülbülü’ne makas attı. Bu ilk olayı değil. Yine rağbet ettiği filmlerden biri olan ‘Namuslu’yu geçen yıl bu aylarda ekrana makaslayarak getirmişti. Ayşen Gruda’yla komik bir yatak sahnesi vardır. Her tarafı erotik olsa ne yazar bir sahne, kesmişlerdi.
Gündüz işaret yok gece 13+
Dedim ya çok oynatınca artık kesme biçmenin yanı sıra aynı film için işaret değişikliği de yapılır oldu. Kemal Sunal’ın ‘Keriz’ filmini geçen temmuz ayında yayınladı saat 21. 30’da 13+ işaretiyle. Aynı filmi 3 Ocak 2011’de yayınlamış, saat 19.00 herhangi bir işaret yok. Anlaşılan Kanal 7, nefretten doğan bir aşkla bağlı Kemal Sunal filmlerine. Nefret ediyor ama vazgeçemiyor!
VEDAT MİLOR EKRANDA ŞARAP İÇEMEYECEK!
Alkollü içki satışları ve reklamlarıyla ilgili iktidarın torba yasası geçerse ekran bu kez ‘içkiden temizlenecek’. Dizilerimizde içkinin ‘bardağını’ görmeyeceğiz. Halihazırda ekrandaki dizilerdeki sofralarda ya da sohbet ortamlarında içki bardaklarına rastlamak mümkün. Yasa geçerse dediğim gibi ‘bardağı’nı bile göremezsiniz. Yemek programlarında, bir şarap tadımı sahneleri bundan sonra mümkünü yok yayınlanmaz. Vedat Milor, böyle ‘füzyon mutfakları’ olan lokantalara gittiğinde, Ege kıyılarında, üzüm bağlarının yanı başında yemek yediğinde şarabını da tadıyor. Hangi yemeğin hangi şarapla lezzetli olduğunu anlatıyor. Ya da hani İtalya’ya gitmişse bağlardan bizlere şarap haberleri veriyor. Yasa çıktıktan sonra anlatsın kolaysa!
RTÜK üzümü şarap markası zannetmişti!
Hatırlar mısınız Vedat Milor’un ‘Tadı Damağımda’ programında İtalya’nın Piomonte bölgesinde yetiştirilen ‘Nebbion’ adlı üzüm çeşidinden yapılan şarap konuşulmuş, RTÜK ‘şarap markası’ zannedip reklam yapılıyor diye ceza vermişti. Bu yasa çıkınca böyle durumlar da olmayacak. Şarap ve üzümün zaten konusu bile geçmeyecek.
Ben bu arada yabancı tematik kanalların durumu merak ediyorum. Bu anlamda yani! Neyse biz artık şarapları oralardan izleriz.
İSPANYOL SPİKER “MİNİ ETEK GİYMEYİN” DEDİ VE...
İspanyol devlet televizyonu TVE’de yayınlanan bir röportaj ülkede olay yarattı. Öğle haberlerini sunan spiker, bir röportaja girişi şöyle yaptı: “Yaz geliyor. Birçok genç vücudunun değiştiğini görecek. Aileler, çocuklarının mini etek ya da düşük belli pantolonları giyeceklerini düşünerek tedirgin oluyor.”
Giriş kadar röportajın geçtiği yer de enteresandı. ‘Bu durumla (tahrik edici kıyafetler!) ailelerin nasıl mücadele edeceklerini anlatan’ bir kursla ilgiliydi. Haberde, söz konusu kursta, psikologlar, ailelere tavsiyelerde bulunuyor. Bunlardan biri de çocukların aynanın karşısında kendilerini seyretmeleri. Söz konusu programda bir anne, iki kızının olduğunu ve karşı cinsi bu giysilerle tahrik ettiğinin farkında olmadığını söylüyor ve ekliyor: “Belki bu şekilde nasıl tahrik ettiğini anlar.”
Röportaj, internet ortamında büyük tartışmalara yol açtı. Sosyalist parti bir bildiri yayınlayarak, “Devlet kanalı kendi ahlak anlayışını tüm topluma kabul ettirmek istiyor. Ve bizi tekrar ‘No-Do’ (Franko döneminde yayınlanan haber bülteni) günlerine götürmek istiyor” dedi. Sol muhalefetin güçlü olduğu bir ülkede oluyor bu durumlar. İspanya’da sağ iktidara geldikten sonra, devlet televizyonunda büyük bir ‘temizlik’ yapılmış ve birçok ünlü ekran yüzünün işine son verilmişti.
FİNLANDİYA DEVLET TV’SİNDE LOTO YASAKLANDI
Finlandiya’da devlet televizyonunda loto çekilişinin yasaklanması, büyük şaşkınlık yarattı. Tam 42 yıldır loto çekilişini yayınlayan devlet televizyonundan bu yayınların durması istendi. Finlandiya’da yönetim, bu oyunların ekranda verilmesinin ‘yasalara aykırı olduğunu’ açıkladı. Bizde olsa ne tantana çıkardı!
