Yelkenin Messi'leri Çeşme'de yetişecek!

Coğrafya derslerimizin en klişe bilgisidir ‘üç tarafı denizlerle çevrili ülkemiz’ söylemi. Her türlü deniz sporu için en elverişli imkanlara sahip olsak da, olimpiyatlarda bırakın madalyayı, elemeyi zor görürken, su topu milli takımımız, havuzda boğulmadan geldi diye şükrederiz ! Neyse ki, bu kader yelkende değişeceğe benziyor. Rüzgarından sebep, dünyada yelken ve yat yarışları için en uygun yerlerden biri olan Çeşme’de, bu iş yükseliyor. Bölgedeki iki okul, yarının şampiyonlarını yetiştiriyor.

Başta Arkas olmak üzere, İzmirli şirketlerin rüzgarı, sporcuların ve organizasyonların yelkenini şişiriyor! Bu profesyonel destekse, kurumsal iş insanlarının hobisinden gelen başarılara dayanıyor. Şirket içinde kurulan takım, Bernard Arkas’tan aldığı destekle büyüyüp, uluslararası dereceler alan Arkas Mats Sailing takımına dönüşüyor. Başarıları artıkça, bu işin sporcu yetiştirme tarafına odaklanıp, Çeşme’deki iki yelken kulübünü yeniliyor.

En büyük amacı, buradan yelkenin Messi’lerini, Ronaldo’larını yetiştirip, yurt dışındaki takımlara transfer etmek.

Türkiye rekorunu kırdı

İlgi de büyümeye devam ediyor. Ege’nin iki yakasının en rekabetçi yarışlarından biri olan Arkas Agean Link Regetta, bu yıl 52 teknenin katılımıyla Türkiye rekorunu kırdı. Dünyanın en büyük yarışı 50 yıllık Giraglia Middle Sea Race Rolex Cup’a, 150 teknelik katılım olduğunu düşünürsek, yedi yıldır düzenlenen bu turnuvanın, yakın gelecekte katılım olarak yüksek rakamlara ulaşması, sürpriz değil.

Sporcuları beklediler

Turun serbest gününün verildiği ayağı Sakız Adası’ndaysa, bu yıl farklı bir heyecan vardı. Malum, Türk turist sayısında düşüş var... Halk, bizimkilerin yolunu pek hevesli bekledi.

Yelkencilerin en önemli özelliği, gündüz yarışıp, gece sosyalleşebilmeleri... Bildiğiniz erken uyuyan, masalarınızdaki sıkıcı sporculardan değiller! Dolayısıyla yarıştıkları her yere, sosyal alışkanlıklarını da götürüyorlar. Sakız Adası’nda, sosyal hayat bu hafta sonu Türk yelkencilerine teslimdi.

Katkı sağlayacak

Çeşme’de, yelkenin önümüzdeki yıllarda kış turizmine büyük katkı sağlayacağı öngörülüyor. Sahip olduğumuz iyi tesisler, rüzgar ve parkurun uygunluğu, ılık iklim, büyük takımların ilgisini çekiyor. Bunların en önemli özelliği, ‘pahalı’ konumlanmış markaların isimlerini almaları...

Takımın oyuncularının yanı sıra bu firmaların yöneticileri ve sahip oldukları rafine müşteri kitlesi de, aynı rotayı takip ediyor.

ANTİ-TRUMP MODASI

Sadece biz değil, tüm dünyada yükselen bir Trump tepkisi var. Durum kendi ülkesinde de farklı değil! Gün geçtikçe yaygınlaşıyor ‘Anti-Trump’ akımı... Geçtiğimiz ay Washington D.C’de Trump karşıtlığı üzerine aktivist bir otel açıldı. Sonrasında, en büyük karşıtlarından Robert De Niro, sahibi olduğu Nobu’nun 39 şubesine Trump’ın girişini yasakladı. Amerika’nın en önemliği özelliği, tepkiyi bile popülerleştirmesi değil midir? Geçtiğimiz hafta orada olan bir arkadaşım, Lower Manhattan’daki Rochelles’in tuvaletinden, Trump’ın giremeyeceğine dair yazıyı gönderdi. New York’taki çoğu bar ve kulüp de, başkanı yeren afişleri mekanlarına iliştirmeye başladı.

Acaba işi sulandıracak bu hareket, gerçek tepkinin içini mi boşaltıyor? 30 yıl önce Che Guevara’yı kahramanlaştırırmış gibi tişörtlere basıp, popülerleştirip (!) düşüncelerini yok ettiği gibi...