Doğrusu, kendi taraftarı önünde sezonun ilk galibiyetini almak için her şeyini ortaya koyacak bir Trabzonspor bekliyordum. Evet geçen hafta eksikleri vardı, kırılgan bir görüntü çizdi, geriye düştükten sonra maçı çevirecek enerjisi yoktu ama, dün gece Sivasspor karşısında bu eksiklerini kapatacak bir performans sergilemesi gerekiyordu bordo-mavili takımın.
Teknik direktör Ünal Karaman Başakşehir yenilgisinden sonra “futbolcularım gerekli dersi çıkarmıştır” ifadesini kullanmıştı. Sivasspor maç kadrosu bazı oyunculara mesaj idi bu anlamda. Ibanez ve Kucka’nın yedek kulübesinde başlaması, Mustafa Akbaş’ın kadroda dahi olmaması ilginçti.
Bu arada Kucka’nın yerine savunmanın önünde defansif özelliği olmayan Sosa’ya görev vermesinin de ilk bakışta risk olduğunun altını çizmemiz gerek. Çünkü bu kadar ofansif bir kadro seçimi, savunmadaki sorunlarını çözemeyen bir takım adına tehlike yaratabilirdi. Lakin Abdülkadir, Olcay ve oyunda kaldığı sürede Yusuf’un çift yönlü mücadeleleri bu maç özelinde olumlu işaretlerdi.
Trabzonspor büyük bir coşku, tempo ve özgüvenle başladı maça. Adına yakışır biçimde, yani fırtına gibi. Önce Olcay’ın perdeyi açışı, ardından Rodallega’nın biri penaltıdan iki golü Trabzonspor’a müthiş moral, Sivasspor’a ise peşi sıra gelen şoklar oldu. İlk yarım saat bitmeden üç farklı üstünlüğü yakalamak dip yapmış bir ekip için kolay iş değildi.
Ama önemli olan bu performansın maçın geneline yayılması. İşte o vakit takım olma yolunda mesafe alabilir Trabzonspor. Üçüncü golden sonra vites küçültmesi ve Sivasspor’u oyuna ortak etmesi, dolayısıyla ilk yarının uzatma dakikalarında Douglas’ın ayağından yediği gol, savunmada hâlâ ciddi zaafları olduğunu gösterdi bize. Özellikle yan toplar tehlike olmaya devam etti.
İkinci bölüm Trabzonspor’un gerçek yüzünü görmek adına iyi bir sınavdı. Geçen sezondan acı bir Alanyaspor deneyimi vardı. Oyunu rölantiye almak Trabzonspor’un lehine değil. Bir kez daha gördük, inisiyatifi elinde tutamayınca anlamsız bir panik yaşıyor takım. Sakin kalmayı öğrenmesi şart.
Karaman’ın Yusuf- Kucka değişikliği gerek mi idi? Bence hayır. Çıkması gereken Sosa olmalıydı, oyundan çabuk düştü. Hoca işler iyi gitmeyince ikinci hamle olarak Burak’ı sürdü sahaya Takımın bir reaksiyon göstermesini arzuluyordu belki de. Yanlış oldu. Sakatlıktan yeni çıkmış bir oyuncudan fazla şey beklemek hata. Deneyimli golcü bu sürede tam beş kez ofsayta düştü, hepsi bu!
Trabzonspor’un ilk yarıdaki istekli ve iştahlı oyunundan eser yoktu bu bölümde. Skor ve üç puan Trabzonspor adına elbette iyi. Lakin o kadar çok eksiği var ki. Ünal hocanın işi kolay değil. Eldeki malzeme belli. Bir kaç oyuncunun yeteneği ile teker dönmez. Takım ruhu ve birlikteliği şart. Zamana gerek var, bunu da en az zararla atlatmak için çok çalışmak gerek!
