Charlie Hebdo sonrası gibi olsun isterdik

Yıldırım, şunları kaydetti:

DEMOKRASİ DAHA DA GÜÇLENDİ: PKK terör örgütü can almaya devam ediyor ve PKK örgütü dahil dünyada, ülkelerin huzurunu bozan, istikrarını bozmaya çalışan ve masum insanları öldürmek suretiyle, korku, kaos yaratan bütün terör örgütlerini lanetliyorum. Terör örgütleri birbiriyle işbirliği içinde demokrasimize, vatandaşlarımıza acımasız şekilde saldırılıyor. Sonuca ulaşamayacaklar kirli emellerini gerçekleştiremeyecekler. Tanka topa güvendiler ama hesap edemedikleri bir milleti için canını verecek bir Cumhurbaşkanı vardı, her şeyden öte bağımsızlık benim karakterimdir diyen 79 milyon vatan evladı vardı. 15 Temmuz sonrası Türkiye’de demokrasi daha da güçlenmiştir.

BİZ DAYANIŞMA BEKLERDİK: 15 Temmuz sabahına gelirsek bir sitemimi paylaşmak istiyorum. Türkiye bir darbe girişimini sonuçsuz bıraktı. Darbecilere darbe yaptık. Biz beklerdik ki; Paris’te Charlie Hebdo’dan sonra dünya liderleri akın akın oraya gitti, Türkiye Başbakan’ı dahil. O gün herkesin buraya gelip bizimle dayanışma içinde olmasını beklerdik. Hadi yapamadınız hemen bu darbeyi en şiddetli kınamak ve Türkiye’nin demokrasisinin başarısını bizlerle paylaşmak bu konuda dayanışmanızı en açık şekilde dostlarımızın göstermesini beklerdik. Suç işleyen halkın iradesi ile seçilmiş bir hükümeti yok etmeye çalışan terör gruplarının darbecilerin hakkını milletin hakkından daha fazla savunma azmi bizi üzmüştür.

Hakkımızı bekliyoruz: FETÖ’nün başının iadesini istiyoruz. Amerika’dan hakkımızı bekliyoruz. Terörist başı nedeniyle ilişkileri zora sokmayız ama hukuk devleti olarak canı yanan insanlar adına bunu da istemeye hakkımız var.

‘ABD ve AB’ye alternatif değil’

Yıldırım normalleşme sürecine ilişkin ise şunları kaydetti: “Türkiye olarak Rusya ile Ortadoğu ile Afrika ile ilişkimizi geliştirmenin AB’nin Amerika’nın alternatifi olmadığını açık şekilde ifade ediyoruz. Amerika kıtasındaki tüm ülkelerle ilişkileri geliştireceğiz. AB ile yarım asırlık yolculuğumuz var. AB ne kadar samimi olursa biz de aynı şekilde AB kararlılığımızı sürdüreceğiz. İsrail ile Rusya ile ilişkileri normale koyduk. Şimdi bölgenin kanayan yarası Suriye’dir. Suriye ile de ümit ediyorum ki bölge ülkeleri ile el ele vererek, Rusya ve ABD katkıları ile işler normale döner de kan dökülmesinin önüne geçeriz.”