Gündem CHP’nin yaşadığı paradigma krizi!

CHP’nin yaşadığı paradigma krizi!

17.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Bekaroğlu, ‘Tarihi Dönüm Noktasında CHP’ başlıklı raporunda “CHP, toplumun önüne herkesin kendisini içinde bulacağı bir ütopya koymalı, ulus devlet ve laiklik kavramları yeniden tanımlanmalı” önerisinde bulundu

CHP’nin yaşadığı  paradigma krizi

CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Mehmet Bekaroğlu, “Tarihi Dönüm Noktasında CHP” başlığıyla hazırladığı raporunda, CHP’nin, “devleti ele geçirmek” yerine devleti dönüştürme ve demokratikleştirme hedefini önüne koyması gerektiğini, “ulus devlet” ve “laiklik” gibi kavramları radikal bir şekilde gözden geçirmesi ve yeniden tanımlaması gerektiği ifadesini kullandı.

Haberin Devamı

CHP’li Bekaroğlu, “Tarihi Dönüm Noktasında CHP” başlığıyla kapsamlı bir rapor hazırlayarak, CHP’li vekillere gönderdi. Raporda, şunlar kaydedildi:

SORGULAMA YAPMALI: Her şeyden önce CHP; nasıl bir siyasi parti olduğu konusunda ciddi bir sorgulama yapmalı ve karar vermelidir. Hemen ‘CHP’nin siyasi ilkeleri bellidir, altı ok ortada’ denilebilir. Esasen CHP’nin en temel sorunu da budur; bu kolay ve rahatlatıcı cevap, CHP’yi dünyanın ve Türkiye’nin içinde bulunduğu yeni sosyal, siyasal, ekonomik, teknolojik, ahlaki zemin içinde kendisini sorgulamasından alıkoymaktadır. Şu anda CHP’nin yaşadığı en temelde bir paradigma krizidir.

ŞEKLİ MODERNLEŞME: Atatürk’ün akıl ve bilimi işaret etmesi, muasır medeniyeti hedef göstermesine rağmen, bir kısım CHP’li şekli modernleşmede ısrar etmiştir. Bu da CHP’yi üst sınıf muhafazakarlığının taşıyıcısı bir parti haline getirmektedir. Özellikle 1990’lı yıllarda CHP, yükselmekte olan şekilci Müslümanlık karşısında daha da şekilci olmuş, ‘Cumhuriyet kazanımları’nı koruma adına eski devletin yanında, halkın tercih ve taleplerinin karşısında konumlanan bir pozisyona düşmüştür.

Haberin Devamı

NEREDE YANLIŞ YAPILMIŞTIR: Nerede yanlış yapılmıştır? Demokrat Parti ve ardılları ile girilen iktidar kavgasında CHP, eskinin temsilcisi olarak kalmış, 1970’li yıllarda Ecevit’in çıkışı dışında, toplumun önüne halkın talep lerini karşılayan proje geliştirememiştir.

AKP KORKUTARAK BESLİYOR: CHP, 1950’den sonra uzun süre devleti teslim etmeme kavgasını verdi, şimdi ise devleti geri alma/tekrar ele geçirme kavgası veriyor. AKP, bu görüntüyü taraftarlarını sürekli olarak ‘ya CHP gelirse’ diye korkutarak besliyor. Bu kavga bu şekilde sürecekse bunun sonu bir iç savaşa kadar gidebilir.

GÖZDEN GEÇİRMELİ: CHP bir tek şey yapabilir. Bu öyle bir şey olmalı ki, bu kavgayı bitirmeli, ülkeyi iç savaştan kurtarmalı, yeni bir barış ve esenlik dönemini başlatmalıdır. Tek parti dönemi CHP’si devlet eliyle toplumu değiştirmeye çalışmıştır. Şimdi CHP, bu devleti ele geçirmeyi değil de değiştirmeyi/dönüştürmeyi/demokratikleştirmeyi önüne hedef olarak koymalıdır. Tabi buna bağlı olarak, devlet, ulus devlet, millet/ulus, laiklik, kamusal alan gibi kavramları da radikal bir şekilde gözden geçirmelidir.

Haberin Devamı

YENİDEN TANIMLAMALI: Tekrar bir millet olmamız için laiklik kavramını da yeni baştan tanımlamak zorundayız. Bugün CHP, ‘laik eğitim’ dediğinde muhafazakar halk kitleleri nezdinde anlaşılan hak kısıtlanmasıdır, din eğitiminin ortadan kaldırılması, imam hatip okullarının kapatılmasıdır. CHP, eğitimde ve yaşamın tüm alanlarında özgürlükleri öne çıkarmalıdır.

ÜTOPYA KOYABİLMELİ: Eğer CHP toplumun önüne herkesin kendisini içinde bulacağı bir ütopya koyabilirse Türkiye’nin önü açılır. Hiç kuşku yok ki, bu tarihi bir adımlıdr. CHP öyle bir gelecek tasarımı yapmalı ki, orada CHP’ye oy versin ya da vermesin, Türkler, Kürtler, Müslümanlar, Müslüman olmayanlar, Sünniler, Aleviler, dindarlar, dindar olmayanlar, herkes yer alsın; ama kendisi kalarak, değişmeye, öyle ya da şöyle olmaya zorlanmadan.

Haberin Devamı

‘KÜRT SORUNU BOYNUNUN BORCU’

“Türkiye’de Türkler ve Kürtlerin iki halk olarak birlikte nasıl yaşayacaklarının formülünü bulmak zorundayız. Bu formülü bulmak bir sosyal demokrat parti olarak CHP’nin boynunun borcudur. CHP, bir özeleştiri yapıp geçmişteki yanlışlara ‘bunlar yanlıştı’ demeli.”

YENİ YOL HARİTASI AÇIK

“CHP’nin bugün yapması gerekli olan şey, Müslüman bir toplumda demokrasi ve laikliğin nasıl olacağı sorusuna cevap bulmak olmalıdır. CHP, sürekli olarak ‘laiklik elden gidecek’ gerekçesi ile hak ve özgürlüklerin tam olarak kullanılmasının karşısında olmuştur. Geniş halk kitleleri nezdinde CHP algısı budur. CHP’nin yeni yol haritasını üzerine kuracağı değerler açıktır: Özgürlük, eşitlik, adalet, dayanışma, siyasal demokrasi, sosyal devlet, sosyal adalet ve sosyal haklar.”

YENİ SİYASETE İHTİYAÇ VAR: Türkiye’nin yeni bir siyasete ihtiyacı var. Bu siyaset ancak Türkiye’nin üç önemli sorun alanı ile ilgili sahici çözüm önerileri geliştirmekle inşa edilebilir. Bu sorun alanları: Kürt meselesi, topmumun inanç ve yaşam tarzı üzerinden kutuplaşması ve neo-liberal uygulamalar sonucu giderek derinleşen toplumsal adaletsizlik ve yoksulluktur. Bu sorunlara bulunacak çözümler, CHP’yi sadece ülke için değil tüm bölge için de ümit haline getirecektir.