Cumartesi Bebeklerin senfonisi

Bebeklerin senfonisi

19.04.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bebek ve çocuklara müzik eğitimi verilen Baby Symphony'de "minik sanatçılar" kendileri için özel olarak üretilmiş müzik aletlerini balon ve toplar eşliğinde çalıyor

Bebeklerin senfonisi

axcum021.jpg Ayakkabılar çıkıyor, mavi halılarla döşenmiş sınıfa giriliyor. Çocuklar ve anneler yerlerini aldıktan sonra, herkese ayrı ayrı "merhaba" diyen şarkıyla ders başlıyor. "Merhaba Teoman, merhaba Talia, merhaba Ayşe"... Her şarkıda, değişik bir müzik aleti kullanılıyor. Düdük, trampet, top, balon... Hepsi bebeklere göre tasarlanmış aletler, piyano desteğiyle, küçük çaplı bir senfoni yaratıyor. Piyanoyu başka bir müzisyen çalıyor, Ayça Keleşoğlu da hem söylüyor hem de çocuklar için her şarkıyla değişen aktiviteyi organize ediyor. Sürekli renk değiştiren bir animasyon var. Zilafonlarla yağmur sesleri yapıyorlar, halka olup dönüyorlar, tren olup ötüyorlar. En son ninniyle ders bitiyor. İnsan vaktin nasıl geçtiğini anlamıyor. Viyana'da bu işin eğitimini aldım. ABD'de yüksek lisansa başlayınca, müziğin çocukla birlikte çok daha güzel olduğundan emindim artık. New York'ta, 0-4 yaş arası çocuklarla çalıştım. Kendi çocuğum doğunca da, onu bir nevi kobay olarak kullandım. Oğlumu 2 aylıkken eğitmeye başladım, gelişimine birebir şahit oldum. Türkiye'de böyle bir merkez yoktu, döner dönmez burayı açtım. Ayça hanım bu işi nasıl seçtiniz? 4 aylıktan başlayarak 4 yaşına kadar çocukları kabul ediyorum. Değişik gruplar var: 4-7 ay, 7-11 ay, 12-15 ay, 16-24 ay... En küçük bebeklere, özel enstrümanlarla eğitim veriyoruz. Sallıyorlar, gözle takip ediyorlar, kavrama yeteneklerini geliştiriyorlar. Tabii, değişik enstrümanların seslerini dinliyorlar. Hangi yaş grubundaki çocuklara, nasıl bir eğitim veriyorsunuz? Dokunma, sallama, ses çıkartma ve dinleme aktiviteleri gelişiyor. Ayrıca beyin ve beyincik arasındaki bağlantının kuvvetlendiği, ellerini daha iyi kullanabildikleri kanıtlanmış. Bu kadar erken yaşlarda başlanan bir müzik eğitiminin, çocukların gelişimine kanıtlanmış etkileri var mı, biliyor musunuz? Eğitim haftada bir, en çok iki kez. Ama "Ne kadar müzik dinletmek lazım?" diye sorarsanız, onun sınırı yok. İlle müzik de şart değil, minik bir melodi bile iş görür. Ne kadar sıklıkta öneriyorsunuz? Türkçe şarkıların yeterli olmadığını düşünüyorum. Ayrıca benim Türkçe repertuvarım da çok güçlü değil. Piyasadaki şarkılara bakıyorum, hem kötü hem az. Kitaplar da öyle. İnanılmaz bir şey, çocuklar İngilizce şarkıları hemen öğreniyorlar. Onlar için dil değil, nasıl söylediğiniz önemli. Bunu görünce, en çok direten veliler bile ikna oluyorlar. 10 dersin fiyatı 600 YTL Benim duyduğum bütün şarkılar İngilizceydi, bu da eğitimin bir parçası mı? Çocuklar her şeyi ağızlarına aldıkları için, bütün aletleri alkolle sürekli temizliyoruz. Ayakkabıyla asla içeri almıyoruz. Tamamen bir ev ortamı yarattım. Galoş dahi kullandırtmıyorum. Buranın hijyenik kalmasını sağlamak da bir hayli zor sanırım... Hiçbir zaman öğretmen gibi olmuyorum. Konuşmaya başlayan çocuklar, "Ayça" diyorlar. Müzik sınıfından sonra da hep beraber oyun odasına gidiyoruz. Ben de onlarla oynuyorum. Çocuklarla nasıl bir ilişki kuruyorsunuz? Evet, sadece müzik eğitimi. Oyun odasından sonra gidiyorlar, bir sonraki derste geliyorlar gene. 4,5-5 yaşlarında da özel dersleri başlatıyoruz. Keman, piyano ve solfej dersleri veriyorum, ama sadece çocuklara. Ama burası bir kreş veya okul öncesi eğitim kurumu değil de, sadece "bebekler için müzik okulu", değil mi? New York'ta bir yaşındayken bana gelen bir çocuğa, dört yıl sonra rastladım. "Beni hatırladın mı, ben Ayça" dedim. Anlamsız baktı, tabii hatırlamasına imkan yoktu. "Old McDonald Had A Farm" diye şarkı söyleyip hayvanların taklidini yapmaya başladım. Annesine dönüp "İşte beni oraya götür" dedi. O anda gözlerindeki pırıltı inanılmazdı. "Eski öğrencilerinize" rastlıyor musunuz? 10 haftalık bir kurs 600 YTL. Yani ders başı 60 YTL'ye geliyor. Ailelerin işi çıkarsa, arada kaçırılan ders kaybolmuyor, 10 kez derse gelme hakları var. Kişiye özel dersler de aynı fiyat. Ücretler nasıl? Kendi çocuğunun yanında, tanıdığı, gücü yetmeyen bir çocuğu da getirmek isteyenler oluyor. O zaman burs veriyorum. Bir de vakıflar var, onlarla da burs anlaşmaları yapıyorum. Maddi gücü yetmeyen çocuklara burs vermeyi düşünüyor musunuz? Çiğdem Tekin: "Torunum Teoman'la daha önce ABD'de yaşıyorduk, orada da giderdik. Teoman hep müzikle iç içe büyüdü. Kabızlığı vardı, müzik sınıfına girdiği zaman çok keyiflenir, hemen tuvaletini yapardı. Şimdi 21 aylık, bir sürü şarkıyı ezbere biliyor." "21 aylık torunum bir sürü şarkı biliyor" Dalya Hullu: "Kızımı iki aydır getiriyorum. İlk tanıştığı sınıf ortamı burası. Henüz 22 aylık ama çok iyi adapte oldu. Evde 'Nay naya gidelim' deyip duruyor." "Nay naya gidelim diyor" Ayça Keleşoğlu, keman eğitimine beş yaşında başladı. Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Keman Bölümü'nü bitirdi. Avusturya'ya giderek, Viyana Müzik Akademisi Keman ve Müzik Pedagojisi bölümlerinin ikisinden de mezun oldu. New York'ta "konser kemanistliği" mastırı yaptı. Altı ay önce Türkiye'ye döndü ve Baby Symphony'i açtı. Tel: (0212) 287 36 31 Web: www.babysymphony.com Bir "müzik pedagoğu"