‘Bütün kadınlar dedektiftir’

‘Bütün kadınlar dedektiftir’
Sevgililerini yakın takibe alan Aşkın Nur Yengi, "Özel mesajlarını bile okurum. Dedektif değilim diyen kadın yalan söylüyor" diyor
TUBA AKYOL

Sizin yıllar sonra aniden "seksi kadın" olduğunuz ortaya çıktı. Nasıl hissediyorsunuz? Seksi miyim? Erkekler bana bakıp seksi olduğumu düşünüyorlarsa teşekkür ederim. Ama basın tuhaf bir müessese. Sizi aniden seksi ilan ediyor. Ben o konsepte ait bir insan değilim. Özel bir çaba da sarf etmiyorum. En büyük çabam doğal olmak.

Nasıl bu kadar zayıfladınız?
Ben bir diyetisyenle 4-5 kilo verdim. Sonra ilişkimde yaşadığım tatsız dönemlerde 4-5 kilo daha verdim. Acı çekmenin en iyi yanı bu; kilo veriyorsun.

Hastalık derecesinde kıskanç olduğunuzu duymuştum.
Yok, hayır. Öyle olsa bir psikologdan yardım alırdım.

Erkeklerin yüzde 99’u aldatır, ben yüzde 1’i arıyorum" Dedektiflik yapar mısınız ilişkilerinizde? Sevgilinizi izler misiniz?
Tabii tabii... Yazıhanem bile var. (Gülüyor.) Kadınların hepsi dedektif. Değilim diyen yalan söylüyordur. Ben takip ederim. Ajan takmam peşine ama nerede, ne yapıyor, kiminle beraber bilmek isterim.

Cep telefonu mesajlarına bakmak, e-mail account’una girmek...
Her şeyi yaparım. Hiç umurumda değil. Enayi yerine koyuluyor muyum diye bakarım.

Kıskanılmaya karşı tepkiniz ne?
Aşırı kıskançlık bana yapmasın, gelemem öyle şeylere. Ben düzgün bir ilişkinin içinde gidip başka biriyle ilişki yaşayacak biri değilim. Ama erkeklerin yüzde 99’u bunu böyle yaşıyor. Dolayısıyla ben o yüzde 1’i bulana kadar arayacağım.

Yüzde 100’ü böyle olmasın sakın?
Olabilir. Aslında düşünüyorum da bir adamla, bir kadınla ömür boyu birlikte yaşamak da çok zor. Düşünsene hep aynı adam, aynı kadın, çocuklar aynı... Uzun süreli ilişkilerde aşk diye bir şey de kalmıyor. Evlenmek, çocuk sahibi olmak istiyordum ama şu anda pek sıcak bakmıyorum bu fikre. Bir insanı ömür boyu kabul ediyorum demek çok zor benim için. Düşünemiyorum şu anda bir erkeğe hizmet etmeyi. Yemek yap, kahvaltı hazırla.

İlk ilişkilerimde sabahın 7’sinde kalkar, gömlek ütülerdim" Evlilikte kadının hizmet etmesi mi gerekiyor?
Erkekler ister bunu. Osmanlı geleneğinden geliyoruz. Benim evimde iki tane kadın çalışıyor. Her şeyi onlar yapıyor. Ama aşk insana neler yaptırıyor. Ben sabahın 7’sinde kalkıp kahvaltı hazırladığım günleri de hatırlıyorum. Hatta ilk ilişkilerimde sabah kalkıp gömlek bile ütülüyordum. Sonra o gömlekle gitti, beni aldattı.

Siz aynı yatakta başka bir kadınla yakaladığınız sevgilinizle tekrar bir arada oldunuz. Yine affeder misiniz bu tür kaçamakları?
Neler affettik zamanında. Ama artık affetmem herhalde. Aslında affederim diyen de çok doğru söylemiyor. İnsanın içinde kalıyor, devam ediyor.

Hülya Avşar hep affediyor, evliliği sürüyor, mutlu da görünüyorlar...
Bilmiyorum, tebrik ederim eğer öyleyse. Ama bana bu pek mümkün gelmiyor. Arada bir saygı kaldığını düşünmüyorum. Devam edilir ne olacak, çocuğum var diye ben de devam ederim. Ama o ışıltının kaldığını zannetmiyorum.

Mete Bey’le birlikte misiniz hâlâ?
Bir buçuk sene kadar bir ayrılık yaşadık. Şu anda da çok yerli yerinde yaşadığımız bir şey yok. Karar aşamasındayız.

Ne demek bu?
Ortak çok fazla fikrimiz yok şu anda. Onun ak dediğine ben kara diyorum. Şu anda işlerim de çok yoğun, tek başıma yaşamak beni daha mutlu ediyor.

Kerem Alışık ile birlikte olduğunuz yazıldı.
Levent Kırca ile ilişkim olduğu da yazıldı. Atilla Saral’la çıkıyormuşum, Yılmaz Erdoğan’la berabermişiz. Hepsinin hayatında bir sevgili var zaten. Ben sevgilisi olan bir erkekle beraber olacak, onu o kadının elinden alacak kadar onursuz değilim. Kerem benim arkadaşım, diğerleri de arkadaşım.

"Dizi futbolla ilgili ama benim futbolla ilişkim milli felaket""Cesur Kuşku" adlı dizide hal müdürünün metresi İclal’i oyanayan Aşkın Nur Yengi "Kafamın içinde büyük harflerle ‘Evli biriyle ilişkiye girmem’ yazıyor" diyor
Biz sizden albüm bekliyorduk, siz TRT 1’de yayınlanan "Cesur Kuşku" dizisi ile karşımıza çıktınız.
Teklifler geliyordu. Sonunda bu proje benim de hoşuma gitti ve başladık.

Planlarınızda var mıydı oyuncu olmak, yoksa "Olacak O Kadar" denk mi geldi?
Vardı. İlk etapta müzikal istiyordum. O oldu. "Olacak O Kadaröda oynadım. Şimdi dizi var biliyorsunuz. Bundan sonra da sitcom olacak.

Dizilerde oynayamam diyordunuz. Sabahları erken kalkamazmışsınız.
Ya, kader işte. Ben 12 yaşımda Sezen Abla ile sabaha kadar sahnede kalıyor, sabah okula gidiyordum. Uykuya düşkünlüğüm o günlerden kaldı. Ama başka imzalar atmak gerek diye düşünüyorum.

"Cesur Kuşku"da sizin rolünüz ne?
İclal’i oynuyorum. Bir tarafı çok erkeksi bir tarafı da oldukça çocuk olan bir kız İclal. Hal müdürünün metresi ama hal müdürünün sahibi olduğu takımın antrenörü Cesur’a da gönlü kayıyor biraz. Bakalım ne yapacak?

Bu karakterle ortak yanlarınız var mı?
Ortak tek noktamız ikimizin de tavır ve uslüp olarak çok erkeksi olmamız.

İclal’in evli bir adamla ilişkisi var. "Asla evli bir adamla ilişkim olmaz" mı dersiniz, yoksa "Gönül bu" diyebilir misiniz?
Gönül bu derim tabii. Büyük söylemem. Herkesin hayatında hatalar yapacağı zamanlar olabilir. Ama şu an baktığım zaman, bunu yapmamam, özellikle yapmamam gerektiği kafamın içinde büyük harflerle yazıyor. Bir de bu tür ilişkilerde bir bütünü tamamlayan kareler yok. Hep bir şeyler eksik kalır. O yüzden daha sağlıklı, tekeşli ilişkiler yaşamayı tercih ederim. Alah kimseye büyük söyletmesin.

Sevgilim maç izlemek isterse kavga ederiz" Dizide futbolun öyküsü anlatılıyor. Sizin futbolla aranız nasıl?
Milli felaket. İlgim yok, ilgim olmamakla kalmıyor pek hazzetmiyorum da futboldan açıkçası.

Ne kadar tahammül edebilirsiniz bir maça?
Şöyle bir şey yaptım. Türkiye-İngiltere maçına gittim, kırdım zincirlerimi. Yan tarafta İngiliz holiganlar, burada biz oturuyoruz. 5-0 yenildi Türkiye biliyorsunuz. Dedim ki herhalde ben de bir problem var. Düztaban da değilim ama. Hakikaten orada baktım ki mekanın içerisinde bire bir yaşarken bayağı kaptırıyorum kendimi. Belki lig maçı olsa bu kadar etkilenmezdim, milli maç olduğu için çok etkilendim. Bir daha da hiç maç seyretmedim.

Televizyonda da mı?
Hayır, asla.

Sevgiliniz maç izlemek isteyince ne yapıyorsunuz?
Kavga ediyoruz. (Gülüyor) Erkekler büyük haz alıyor. O yüzden buna da saygı duymak lazım tabii.

Takım tutar mısınız?
Fanatik olarak bir takım tutmuyorum, Galatasaray’a sempati duyuyorum yalnızca.

"Dans yok, kabare var" Hayranlarınız sizden albüm bekliyor.
Hazırlıyorum albümü. Ocakta çıkacak. Yine içinde aşkın olduğu, hüzünlü parçalardan oluşan bir albüm hazırlıyoruz. Tabii hareketli şarkılar da olacak. Şu an parça almam netleşmiş isimler arasında Adnan Ergin, Theodorakis, Sezen Abla var.

Sahnede yenilik düşünüyor musunuz? Şimdi herkes Jennifer Lopez, herkes sahnede dans ediyor.
Dansı düşünmedim hiç. Ama başka bir projemiz var. Bir kabare-show hazırlığı içindeyiz.




CUMARTESİ