Cumartesi "Çırağan'da sade gelinlik giyilmez"

"Çırağan'da sade gelinlik giyilmez"

19.02.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:

Pınar Altuğ'un gelinliğini dikmeye hazırlanan Perihan Akı: "Düğün nerede yapılacaksa gelinliğin de o mekanla uyumlu olması şart. Örneğin Çırağan'a sade gelinlik yakışmaz; kuyruklu, işlemeli olmalı. Kır düğününe de abartılı gelinlik uygun olmaz"

Çırağanda sade gelinlik giyilmez

axcum011.jpg Akı ile 2008'in gelinlik modasını, en güzel gelinlik saçlarını, gelin çiçeklerini, gelin ayakkabılarını, favori kumaşları ve gelinlikte "olmazsa olmaz" Swarovski taşları konuştuk... Sosyetenin gelinlikçisi olarak tanınan Perihan Akı, düğünlerde yırtık-sökük gibi aksiliklere anında müdahale edebilmek için çantasından iğne-ipliği eksik etmiyor. 2008'in ilk gelinliğini kendisi gibi modayla uğraşan kızı Funda'ya diken, Süzer ailesinden Hilal Özdemir'e kadar sosyete dünyasının ünlü isimlerini "evlendiren" modacı, sırada Pınar Altuğ olduğunu söylüyor. Fırfırlar, volanlı, kabarık, kat kat etekler ve straplez bu yıl çok moda. Özellikle işleme çok önemli. Fransız danteli üzerine taşlar, saten, organze, ziberlin, şantuk kumaşlar ve ham ipek bu yıl çok moda. Dar gelinlikler de yaygın. 2008'in gelinleri nasıl olacak? "Uzun duvaklar moda" Kızın biri siyah gelinlik istemişti. Onu vazgeçirdim ve straplez, Fransız tipi bir gelinlik diktim. Duvak istemedi. Ama prova yaptıktan sonra duvağı beğendi. Hatta beş metre duvak istedi. Size ters bir model isteyen olmadı mı hiç? Kesinlikle. Geçenlerde Süzer ailesine sırf Swarovski taşlar, kristaller, pullar ve saten kesme boncuklarla süslü bir gelinlik diktim. Swarovski taşlar hâlâ moda mı? Genelde kırık beyaz tercih ediliyor. "İnci beyazı" dediğimiz renk çok şık; ışıkta da daha güzel duruyor. Daha çok kar beyaz mı, kırık beyaz mı tercih ediliyor? Uzun duvaklar moda. Ama tabii ki bu gelinliğin modeline, kızın tipine ve mekana göre de değişir. Ayrıca taç ve dağınık saçlar bu yıl revaçta. Topuzlara da ilgi büyük. Özellikle de Audrey Hepburn topuzu çok moda. Duvaklarda son moda ne? Gelin teli kullanmayı seviyorum. Ayakkabıların altına da mutlaka bekar kızların isimlerini yazarız. El çiçeklerini kendim yapıyorum. Canlı çiçeklerin arasına yapma çiçekler de koyuyorum. Gelin teline ne diyorsunuz? Çok kabarık ve aşırı dekolte olmamalı. Masumiyet olmalı. İşli, gösterişli olmalı. Gelin dediğin parlamalı. Uzun duvak tercihimdir. Güpür dantel kalın oluyor. Fransız danteli daha zarif. Ayrıca belden kabarmamalı, belin inceliği görülmeli. Gelinliği gösteren üzerindeki işlerdir. Özellikle iri taşlar moda. Gelin ayakkabıları ve çantaları bile işlemeli, taşlı. Sizce "gelinlik" dediğiniz nasıl olmalı? "Kızların yıllardır kurduğu hayalleri yıkmam" Gelinliğin mekana uyması çok önemli. Çırağan'da düğün yapacaksanız sade bir gelinlik olmaz. Oraya kuyruklu, işlemeli, gösterişli bir gelinlik uyar. Kır düğününe de abartılı gelinlikler olmaz. Şifon, ince organze, ziberlin gibi daha uçucu ve ince kumaşlar kullanıyoruz bahar ve yazda. Kişinin tipi de önemli. Kısa boylu, kilolu ya da büyük göğüslü bir kıza kabarık bir gelinlik yakışmaz. Gelin damada da uymalı. Hafif bir gelinliğin yanında ağır bir smokin olmaz. Herkesin kafasında bir gelinlik hayali oluyor. Kızların hayalleriyle çok oynayamayız. Kabarık isteyen bir kıza, moda diye dar bir gelinlik dikemezsiniz. Model seçerken neye dikkat etmeli? Onun hayalini bozmadan, kendine yakışacak bir model yaratmaya çalışıyorum. "Bu sana yakışmaz" diyerek istediğim modeli dikmeyi düşünemiyorum. Onların hayallerini yıkmadan hazırlıyorum gelinliği. Peki ya hayalindeki gelinliğin kıza yakışmayacağını düşünüyorsanız... "Ütüyle gelinliğimi yakmıştım" Evet, Fransız dantelinden dikmiştim. Straplez, uzun kollu, kuyruklu bir gelinlikti. 22 yaşındaydım. Düğünden bir gün önce gelinliğimi ütülerken kapı çaldı ve ben ütüyü gelinliğin üstünde unuttum. Gelinliğin önünde kocaman bir ütü izi oldu tabii. Hemen dantellerden yeni motifler yaptım, ütü izini bir şekilde kapattım, ertesi gün de evlendim. Terzi kendi söküğünü dikemez ama siz kendi gelinliğinizi de dikmişsiniz... Evet. Süzerlerin düğününde Çiğdem Süzer'in elbisesinin üzerine içkiler döküldü. Ayrıca bir de biri eteğine basmış, eteği yırtılmıştı. Hemen onu lavaboya götürdüm. Elbisesini yıkadım. El kurutma makinesiyle kuruttum. Şeften bir makas rica ettim. Eteğin yırtık kısmını kestim, düzelttim, başka bir model yaptım. Davetlere gittiğimde kime ne diktiysem, mutlaka ona uygun iğne ve o kumaşa uygun renkte iplik taşırım. Çantanızda sürekli iğne iplikle geziyorsunuz sanırım. Davetlerde insanların kıyafetlerini düzelttiğiniz oluyormuş sık sık...