Cumartesi "Dergiye 32 sayfayla başlamıştık, şimdi 112 sayfaya ulaştık"

"Dergiye 32 sayfayla başlamıştık, şimdi 112 sayfaya ulaştık"

02.08.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

"Dergiye 32 sayfayla başlamıştık, şimdi 112 sayfaya ulaştık"

Dergiye 32 sayfayla başlamıştık, şimdi  112 sayfaya ulaştık






Aziz Nesin'in oğlu. Onu tanıtmanın en kestirme yolu bu. Ama Türkiye'nin en ünlü matematikçilerinden birini anlatmak için fazla kestirme bir yol. Karışık denklemler kurmaya da gerek yok aslında: Prof. Dr. Ali Nesin sürekli çalışıyor. Bilgi Üniversitesi Matematik Bölümü başkanı, Matematik Dünyası adlı derginin editörü, babasından miras Nesin Vakfı'nın yönetmeni; "Matematik ve Oyun", "Matematik ve Korku", "Matematik ve Doğa", "Matematik ve Sonsuzluk", "Develerle Eşekler" gibi kitapların yazarı. Boş vakit mi? Şu sıralar Gökçeada'da mesela. Ama orada bulunma nedeni de tatil değil matematik. Üniversite öğrencileri için yaz okulunda... Çocuklarına matematiği sevdirmek isteyen anne-babalar söylediklerine kulak vermeli. "Matematik çok zor, hiç anlamam" diyenler de...


Zorlaştırdı. Eğer matematik olmasaydı hayat çok kolay olacaktı belki ama amacımız hayatın kolay değil, daha heyecanlı olması.


Durmadan bir şey çözmek zorundasınız. Matematikçi, daha doğrusu her araştırmacı kendisine problem yaratır. O insanın içinde olan bir dürtüdür, düşünmeyi yeğler; matematikçi olsun, filozof olsun, başka bir şey olsun.


Çok. Dergi zaten korkunç zamanımı alıyor. 112 sayfayı yazmak, dizmek, resim bulmak, düzeltmek... Bunun dışında kitaplar yazıyorum. Üniversitede ders veriyorum. Aziz Nesin Vakfı var, çok zamanımı alan. Aslında 24 saatten fazla çalışmam gerek...


İnsanlar matematikten korkarlar. Matematik zordur; düşünmek, yoğunlaşmak gerektirir. İnsanlar da en az düşünerek yaşamayı yeğlerler, düşünmekten kaçarlar. Ayrıca matematik bilgi ister. Bir öğrenci Fransız tarihini eski Yunan tarihini bilmeden de anlayıp dersini geçebilir. Ama daha önceki yılların matematiğini bilmeden şimdiki yılın matematiği yapılmaz. Bir birikim gerektirir. Bunların sonucu olarak matematik zordur. Zor olduğu için de korkulur. Öte yandan son derece eğlenceli bir daldır.

Çaba yerine başarıya ödül

Günümüzde insanlar eğlenmekten göbek ve kahkaha atmayı filan anlıyorlar. Hoşça vakit geçirecekler, bir şey düşünmeyecekler... Oysa birçok eğlenme çeşidi var. İnsan düşünerek hatta acı çekerek de eğlenebilir. Örneğin bir maraton koşucusu hiç eğlenmez koşarken ama koşmaktan zevk alır. Matematikte de bir soru vardır aklınızda, yıllarca peşinde koşarsınız. Her gün çalışıp hiçbir şey bulamazsınız ama pes etmezsiniz. Toplumumuzda başarı aranıyor daha çok. Örneğin soru veriliyor öğrenciye, öğrenci o sorunun cevabını verecek ve başaracak. Öte yandan başaramayan insanlar çok daha başarılıdır. 10 basamaklı iki sayıyı toplamak başarı değildir ama başarı olarak sunuluyor. Bir öğrenci beş yıl boyunca bir problemi çözmeye çalışmış ama yapamamış, bu öğrenci başarısız olarak nitelendiriliyor. Çabayı değil başarıyı ödüllendiren bir anlayış var.

'Öğrencilerim beni geçsin'

Sadece çocuklar değil ben de böyle bir eğitimden geçtim. Türkiye ne kadar geri kalmışsa ben de o kadar geriyim.


Tabii zorluyorum. Kendime acımıyorum ki onlara acıyayım. Bir hocanın tek amacı vardır: Öğrencilerinin iyi yetişip hocalarını geçmesi. Benim de başka hiçbir amacım yok, ne yapıyorsam bunun için yapıyorum. Arada bir yanlış yapmış olabilirim, o yüzden böyle yazmışlardır... Şu anda Gökçeada'da yaz okulundayım. Bundan hiç çıkarım yok; para kazanmıyorum, tatil yapmıyorum. Çocuklara matematik öğretiyorum...


Evet, tabii ki. Bir soru sormuşum, sonra yapamamışım demek ki. Bu da normal.


Biri üniversitede öğrencim şu anda. Diğeri 16 yaşında, matematikçi olmayacağım diye direniyor ama matematiği iyi.


Bilmiyor daha. Futbolcu olmak istiyor galiba.


12 yıldır çıkıyor. Türkiye'nin tek matematik dergisi. Öncelikle lise öğrencilerine yönelik. Ancak sadece liselileri değil herkesi ilgilendiriyor. Üniversitelileri, öğretim üyelerini, amatör matematikçileri... En başta dili güzel ve anlaşılır olsun istedik. Görsel yönüne, matematiksel derinliği olmasına, kolay taşınmasına ve de tabii heyecanlı olmasına özen gösterdik. 32 sayfayla başlamıştık, şu anda 112 sayfa. 1000'di satışı eskiden, şimdi 5 bine çıktı.
2 binden fazla abonesi var. Daha da artırmak istiyoruz. Üç ayda bir çıkıyor. Matematikle ilgilenen, daha doğrusu kendini aydın sayan herkesin abone olması gereken bir dergi. "Matematik bilmiyorum, anlamam" demek aydın için utanç verici. Herkes matematiği anlamalı. Ben nasıl felsefe, edebiyat, resimden anlamak zorundaysam...