Cumartesi Endurocu gibiyiz değil gibiyiz

Endurocu gibiyiz değil gibiyiz

18.08.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

Faruken Bayraktare ve Memo Tembelçizer, internetteki motosiklet günlüklerinde heyecanlı maceralarını anlatıyor

Endurocu gibiyiz değil gibiyiz

mozel@milliyet.com.tr Günlüklerinin başlığından da anlaşılacağı gibi ikisi de endurocu gibi. İstanbul'dan Çanakkale'ye 50 cc'lik mopetlerle, birer "endurocu gibi" kolaylıkla yol alabiliyorlar. Veya sualtında bile "endurocu duruşu" sergileyebiliyorlar. "http://endurocugibiyiz.blogspot.com/" adresine uğrayınca daha iyi anlayabilirsiniz.Bir grup arkadaşıyla Penguen'den ayrılan Memo Tembelçizer yeni bir mizah dergisinin hazırlığında. Faruken Bayraktare'yi Hürriyet'in arka sayfasındaki Sütaş ineklerinden takip ediyoruz. Bayraktare ve Tembelçizer'e birkaç motosiklet sorusu sordum. İşte yanıtları... Karikatürist Faruken Bayraktare ve Memo Tembelçizer aynı zamanda iki motorcu. Yanlarına dostlarını da alarak eğlenceli geziler düzenleyen Bayraktare ve Tembelçizer, bunları internette "Endurocu gibiyiz değil gibiyiz" günlüğünde fotoğraf ve filmlerle yayımlıyor. Faruken Bayraktare: Yaklaşık 15 senedir motosiklet kullanıyorum. Şu an kullandığım 1997 model Honda Transalp 600 beşinci motorum. İlk motorum Honda Rebel 250'ydi.Memo Tembelçizer: 4 yıldır motosiklet kullanıyorum. İkinci motorumdayım. İlk motorum 50 cc'lik bir Yamaha mopet idi. Kaç yıldır motosiklet kullanıyorsunuz, bu kaçıncı motorunuz? Faruken B.: İlk motor aldığımda benim için bir hava atma aracıydı çünkü o zamanlar motosiklet bu kadar yaygın değildi. Kendimi ayrıcalıklı hissediyordum ama şimdi o günlere geri dönüp düşündüğümde o artistik görüntünün aslında bilinçsiz bir kerizlik olduğunu düşünüyorum. Ne motora uygun bir kıyafet ne kask ne de korumalarım vardı. Motorun yağının değişmesi gerektiğini bile bilmiyordum. Sonra yavaş yavaş motorculuğu öğrendikçe bilinçlendim. Artizliğin yerini keyif ve özgürlük duygusu aldı. Şimdi hemen hemen her gün motosikletime biniyorum. Gezi olmasa bile şehir içinde biraz uzak bir yerde işim çıksa motora bineceğim diye seviniyorum. Ama bir bankanın kocaman camının önünde durduğumda o eski artistik duyguyu inceden yakalamak için kendi yansımama bakmıyor da değilim hani.Memo T.: Benim için durağan yaşantımı hareketlendirme aracı. Motosiklet kullanmaya başladıktan sonra, önceden dışına pek çıkmadığım semtlerin dışına çok sık çıkar oldum. Ayrıca özellikle uzun yola çıktığımda özgürlük ve iş başarabilirlik duyguları yaşamama yardımcı oluyor. Motosiklet size ne ifade ediyor? Faruken B.: Şimdilik kazam yok ama klasik bir motorcu atasözü hiç aklımdan çıkmaz: "Kaza yapmayan motorcu yoktur, henüz kaza yapmamış motorcu vardır." Ciddi kazanız var mı? Faruken B.: Parayı denkleştirdim diye 600 cc'lik ya da o civar bir motosikletle başlamayın derim. İlk önce düşük cc'li bir motosikletle başlayıp ustalaştıkça daha büyük motorlara geçin. "Amaan şurdan şurası işte ne olacak" deyip kask takmadan motora binmeyin. Memo T.: Motosiklet ilgi ve ciddiyet isteyen bir uğraş. Bilgi ve becerileri yeterli olmalı, deneyime önem vermeliler. Kendilerini hız tutkusuna veya eğlenceye kaptırıp becerilerinin üzerinde risk almamalılar. Heveslenenlere ne önerirsiniz? Faruken B.: Şu anda 97 model Honda Transalp var. Hayalimdeki motor, hayalimdeki seyahat (İstanbul'dan Çin'e) için en uygun motor olan BMW R 1200 GS.Memo T.: Şu an Honda xl200 kullanıyorum. Hayalim bir Transalp almak. Endurocu gibi olduğum için tabii en sonunda bir BMW R 1200'üm olsun isterim. Bir gün motoru söküp takabilecek ve tamir edebilecek becerim olursa 40'lı 50'li yıllardan kalan külüstür bir BMW sahibi olmak isterim. Kullandığınız ve hayalinizdeki motorlar?