Cumartesi “Gelecekte herkes tasarımcı olacak”

“Gelecekte herkes tasarımcı olacak”

15.11.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Tasarım dünyasının en ünlü yeteneklerinden biri olan Ito Morabito üç boyutlu yazıcı, kalem gibi aletler sayesinde gelecekte herkesin tasarım yapabileceğini söylüyor

“Gelecekte herkes tasarımcı olacak”

Markası Ora-İto’nun satılmaya başlaması şerefine İstanbul’u ziyaret eden ünlü Fransız tasarımcı Ito Morabito, “İyi bir dansçıyı izlerken, yaptığı hareketler size çok kolaymış gibi gelir. Onları yapmak için ne kadar uzun süre çalıştığını düşünmezsiniz bile. İşte bende tasarımlarımın, arkasında uzun çalışmalar ve karmaşık fikirler yatan basit ürünler gibi görünmesini amaçlıyorum” diyor.
Tasarımı, teknolojik ve mimari öğelerle bir araya getiren tasarımcı, bu anlayışına “simple” (basit) ve “complex” (karmaşık) kelimelerinden türettiği bir kelime olan Simplexity adını vermiş. İlginç çünkü tasarım dünyasına adım atış hikayesi de pek çok kişiye “Bunu yapmayı ben nasıl düşünemedim” dedirtecek kadar basit ama cince bir fikirle başlamış.
17 yaşındayken bir internet sitesi kuruyor ve Louis Vuitton, Nike, Apple gibi markalar için kendi kendine yaptığı bütün tasarımlarını sitede paylaşıyor. Markaların durumdan haberi yok ama site gitgide popülerleşiyor ve insanlar mağazalara gidip gerçekte var olmayan o ürünleri sormaya başlıyor. İlk siparişini ise Heineken’den alıyor. Ardından Adidas, Citroen, Thierry Mugler...
Hem pahalı hem ucuz ürün yapmayı seviyor
“20 yıl önce izinsiz yaptığım tasarımlar için markalarla sorun yaşamadım çünkü yaptığım bir ilkti ve o dönemde bunu önleyecek bir yasa bile yoktu, benden sonra çıktı” diye anlatıyor 37 yaşındaki tasarımcı. Elbette yaptıkları ürün tasarımlarıyla sınır değil. İşleri sinemadan otele, pudra kutusundan otomobil teşhir salonuna kadar geniş bir yelpazeye yayılmış durumda. Pahalı mağazalarda satılacak ürünler yapmayı sevdiği kadar ucuza alınabilecek şeyler yaratmayı da seviyor.
Yani tasarımın ona sunduğu olanaklarla 360 derece ilgili. Ama bir istisna var; moda. Kendisine moda hakkında ne düşündüğünü sorduğumda, önümüzden geçen siyahlara bürünmüş bir adamı gösteriyor: “Bence erkekler için moda böyle olmalı.”

“Moda gelip geçer”
Oldukça sade giyinmesinin sebebi de modanın, tasarımın tam tersi bir kavram olduğunu düşünmesi. “Benim fikrime göre tasarım, zamanın ötesine geçer ve hep ileri bir anlayışa sahiptir. Moda ise gelip geçer, gelip geçer. Bu yüzden modaya bakışını sevdiğim tek isim Hüseyin Çağlayan.”
İstanbul Tasarım Bienali’ni gezmeye fırsat bulamamış ama Aziz Sarıyer’in tasarımlarını çok beğeniyormuş. Ona göre üç boyutlu kalem, yazıcı gibi ürünler sayesinde gelecekte herkes tasarımcı olacak. Peki ya herkesin tasarımcı olduğu dünyada o ne olacak? “İyi bir tasarımcı” diyor gülerek.
“İyi tasarımcı” demişken aldığı ödüllerden bahsetmemek olmaz. Red Dot ve IF gibi prestijli tasarım ödüllerinden bolca var kendisinde. “Ödüller ekibim ve markam için iyi fakat tasarım yaparken ilk amacım asla ödül almak değil” diyor.
Estetik algısı bu denli yüksek bir adamın kötü tasarımlar gördüğünde canı sıkılıyor mu merak ediyorum. Cevap hayır: “Dünyanın iyi ve kötü şeylerle dolu olduğunu kabullenmek gerek. Yoksa hayatımı moralim bozuk olarak geçirmek zorunda kalırım.”