Cumartesi Hava raporları daha özenli olmalı

Hava raporları daha özenli olmalı

17.01.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Hava raporları daha özenli olmalı

Hava raporları  daha özenli olmalı






Bugün sadece Trakya bölgesinde rüzgar var, yurdun diğer bölgelerinde yer yer etkili sis bekleniyor. Pazar günü Trakya, Marmara bölgesi ve Kuzey Ege'de kuvvetli lodos rüzgarları etkili olacak. Diğer bölgelerde sis yine etkili ancak her geçen saat batıdan esen rüzgarların etkisiyle sisin dağılacağı tahmin ediliyor.
Haftaya bu yağışlı havanın doğuya kaymasıyla başlayacak olan ülkemizin hafta içerisinde oluşacak kötü hava koşullarına hazırlanması gerekiyor. Adriyatik üzerinde iyice derinleşen alçak basınca bağlı hava, etkisini 19 ve 20 Ocak'ta kuvvetli kıble, lodos rüzgarları ve yağışla birlikte batıda, kar yağışıyla iç bölgelerde gösterecek. Kuvvetli rüzgar ve yağmur güney, iç Ege, Batı Akdeniz sahillerinde yeniden etkili hava ve deniz koşullarının oluşmasına neden olacak. Sahra'dan gelen tozlar da bunların etkilerinin daha da artmasına neden olacak.
Bunca yağmurdan sonra Antalya ve çevresi için böylesine bir öngörüde bulunmak istemezdim ama tedbirleri şimdiden almakta büyük fayda var. Modellere göre beklenen hava koşulları kıyı kenar çizgisi sınırlarını çok aşacak gibi, umarım yanılırım! 21 Ocak'ta bu kuvvetli hava akımı hızla doğuya kayacak ve yerini batıda kuvvetli poyraza bırakacak. Hava sıcaklıkları özellikle 22 Ocak'ta tüm yurtta hissedilir şekilde azalacak. Cuma günü batıda azalacak yağışlar biraz rahat nefes aldırırken yeni bir yağışlı hava batıdan yurdumuza yaklaşacak. Bu hava koşulları göz önüne alınırsa gelecek hafta yola özel arabayla çıkmadan önce bir kez daha düşünün derim.

Kumsala dikilen yapı uzun süre dayanmaz
Yağışlı hava geçen haftanın özelliğiydi. Maalesef modellerin öngördüğü şekilde kuvvetli lodos fırtınası özellikle Antalya ve Kemer sahillerinde etkili oldu, kumsallara kurulu yapıların tamamen yıkılmasına yol açtı. Sahillerde kıyı kenar çizgisi diye bir kavram vardır. Genellikle toplumda bu çizgi, özellikle açık denizlere bakan sahillerde geniş ve günümüzde parasal değeri yüksek bir alanda yapılaşmaya izin vermediği için anlamsız bulunur, çeşitli şekillerde bu sınırın ihlal edilmesi için çareler aranır, ne yazık ki bulunur da. Ama ne zaman güney sahillerini etkileyen geçen haftaki gibi şiddette bir fırtına olur, işte o zaman o çizginin anlamı ortaya çıkar. Çünkü bu çizginin çeşitli şekillerde ihlal edilmesini tabiat affetmez, yıkar geçer.
Toplumda yanlış bir izlenim vardır; kumsala yapılan yapıların, sağlam zannedilen mendireklerin denizin dalgalarına dayanabileceği varsayılır. İnşaat sektörünün en zorlandığı alanlardan birisi kumsallardır çünkü kumsal, denizin de etkisiyle neredeyse yaşayan bir alandır ve doğal olmayan herhangi bir şeyi üzerinde uzun zaman barındırmaz, sonunda yıkar. İşte Antalya sahillerinde olan da buydu. Özellikle Konyaaltı kumsalındaki yapılanmaların yaşama şansı yoktu ve de olmadı. n

Bazen bana hava tahminleri konusunda bilgi birikimine nasıl sahip olduğum sorulur. Bunun cevabı 15 sene çeşitli gemilerle yaptığım araştırmalar sırasında bilimsel ekip başı olarak 20-25 kişinin hayatından sorumlu olmamda yatar. Kaptanlarla birlikte, yaklaşan kötü hava koşullarına bakarak Akdeniz'in, Karadeniz'in ortasında "Sefere devam mı, tamam mı?" kararlarını verdim. Merak ettiğim bir olgu da "3-5, zaman zaman
6-7 kuvvetinde" esen rüzgarlar denilince o hava raporlarını verenlerin 3 ile 7 kuvveti arasındaki denizlerde kalmak durumunda olan denizcilerin karşılaştığı dalgaların büyüklükleri hakkında bilgilerinin olup olmadığıdır. Bizzat yaşasalardı herhalde daha dikkatli olurlardı.