Cumartesi "Her askere klima takmak mümkün değil"

"Her askere klima takmak mümkün değil"

12.04.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

"Meteoroloji mezunu spikerler artmalı"

Her askere klima takmak mümkün değil



     

     Hava başka, iklim başkadır!
     İyi hava, kötü hava yoktur! Yağmur, kar aniden bastırmaz! Karşımda Türkiye’nin meteoroloji alanında en önemli isimlerinden biri var. Zaten röportaj boyunca o hoca, ben de hocanın birinci sınıf öğrencisi gibiyim. Bir farkla: Daha rahatım. Ara sıra esprilerine gülüyorum, hatta bir ara çok gülüyorum. İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu öyle sıkılmış ki yanlışlardan, tekrar tekrar anlatıyor. Haklı. Sırayla anlatalım, hoca bize kızmasın...
     
     Vizyon ve misyon yok
     Mikdat Kadıoğlu’nun şikayeti Türkiye’de herkesin uzman gibi davranması. Eleştirilerinin bir kısmı zaten Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü üzerine. "Atatürk zamanında kurulmuş ama hiç meteorolojiden anlayan biri getirilmemiş başına. Bu yüzden hava tahmininden öteye gidilemiyor. Vizyonu ve misyonu yok, görevi belirsiz. Devlet kurumlarını ticarileştirme politikasından Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü de etkilendi. İklimle ilgili çalışma yapmak istesem bilgi için para ödemem gerekiyor. Diğer yandan müdürlüğün de problemleri var, günde 30 tane rapor hazırlanıyor. Orman yangınlarından turizme kadar. Oysa her kurumun, bakanlığın kendi içinde meteoroloji birimlerinin olması gerekli. Onlar meteorologları ile birlikte, müdürlükten aldıkları ayrıntılı hava tahmini üzerinde çalışmalılar."
     Prof. Kadıoğlu, Türkiye’deki yasal düzenlemelerin de yetersiz olduğu görüşünde. Dünya üzerindeki 31 afetten 28’inin meteorolojik olaylarla ilgili olduğunu ama bunlar hakkında düzenlemeler bulunmadığını söylüyor: "Mevzuat hazretleri, bence Türkiye’nin bir numaralı afeti olan kuraklığı bile afetten saymıyor. Türkiye yarı kurak iklim bölgesinde ama biz kuraklık diye bir afet tanımıyoruz. Bırakın Avrupa’yı, İran’da bile kuraklık izleme merkezleri var... Mevzuatta meteoroloji mühendisliğine de yer verilmemiş. Şu anda Türkiye’de 250 meteoroloji mühendisi çalışıyor. Yani 300 bin kişiye bir mühendis düşüyor."
     Hava tahminlerinde kullanılan ifadeler de Mikdat Kadıoğlu’nun eleştirilerinden payını alıyor. "Aniden bastıran yağmur yağışı deniyor. Yağmur aniden bastırır mı? Doğaya aykırı bu. Atmosfer çok kaotik bir ortamdır. ‘New York’ta bir kelebeğin kanat çırpışı, biraz sonra İstanbul’da fırtınaya neden olabilir’ diye bir söz vardır, doğrudur. 21 Haziran takvime göre yazın başlangıcı. Birkaç gün yağmur yağsa hemen ‘Yaz gecikti’ denir. İnsanoğlu ilkbahar, yaz demiş ama havanın bundan haberi yok. Astronomik bir takvim bu. Havanın sana sözü mü var? Bütün hava olaylarını dörde bölemezsin."
     
     "Amerika’daki sınıf arkadaşlarımın yarısı askerdi çünkü meteorolojik bilgiler silahların dizaynından askerlerin nasıl giyineceğine kadar pek çok şey için önemlidir. ‘Aniden bastıran kar yağışları’ demek cephede işe yaramaz. Sıcaklık Irak’ta Amerikan askerlerini olumsuz etkileyebilirdi. Klimaya alışıklar ve her askere bir klima takmak mümkün değil. ABD buna göre hazırlandı. TSK’da da asker gibi düşünen meteoroloji mühendislerinin olması gerekiyor."
     
     "Artık bazı TV kanallarında hava durumunu meteoroloji mezunları sunuyor. Biraz benim sayemde oldu bu ama yeterli değil, artmalı. Amerika’da beş dakika sürer bu haberler. ‘30 yıl önce bugün sıcaklık şu dereceye çıkıp rekor kırmıştı’ gibi bilgileri de aktarırlar. Böylece bizde olduğu gibi kimse ‘Havalar çıldırdı’ demez. Ayrıca su ve iklim hakkında da ayrıntılı bilgi verip yorum yaparlar."
     
     Haziran, temmuz ve ağustos aylarında Türkiye genelinde yüzde 40 ihtimalle mevsim normallerinin üzerinde yağış olması bekleniyor. Sıcaklık ise mevsim normallerine yakın seyredecek. Yani bu yaz da diğer yazlara benzeyecek.