Cumartesi İlk defa!

İlk defa!

18.09.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

İlk defa

Bu yazıyı salı günü yazıyorum. İki gün sonra boşanma mahkemem var. Siz bu yazıyı okurken, yüzünü beş yıldır görmediğim iblis kocadan ayrılmış ve o iğrenç soyadından kurtulmuş olabilirim. Bu takdirde artık kendi adımla da yazabilirim. Hele şu işler bitsin seyir eyleyin sarı kızınızı. Hatta sarı canavarınızı...Sabahın altısı... Yatağın bir ucunda karakalem yazıyorum. Az ötemde anacığım uyuyor. İlaçlarını verdim. Sırtında ağrı kesici bantlar yapışık. Son beş yıldır para kazanma telaşımdan, görüşemedik bile doğru dürüst. Yani hasret gidereceğiz birbirimizle. Eh bunun da hesabını birileri verecek demek ki. Hele erken teşhis için gereken doktor parasını birilerinin benden gasp ettiği düşünülürse! Ve de kanunlarımız bu parayı bu birinden alamıyorsa yıllardır...Peki şimdi kim tutar beni? Kim önümde durabilir? Kaybedecek şeyi kalmayan insanın gazabından kimler nasıl koruyabilir kendini? Bunu zaman gösterecek. Ben ki şu çenemi bir tek şey için kapatırdım, o da annemi üzmemek için! Onun o Yengeç burcu, İstanbul asili hassas yüreği heyecanlanmasın diye... Duydukları karşısında dehşete kapılmasın, "Bu deli kız yine başını belaya sokacak, sana mı kaldı adamların kanunsuz işlerini, ihanetlerini, mazideki hatalarını yüzlerine vurmak, mağdur insanlara arka çıkmak?" demesin diye...Başbakanımız da benim gibi mağdurları korumaya almış bu arada. Geçim derdi bir yandan, hastalıklar bir yandan pek ilgilenemedim ama beni karıştırmasın isterim şu şeriat hazırlıklarına. Fazla söz etmeyeceğim ben, zinayı kanunlaştırmadan önce dikkatlice bakacağı organımızın yüreklerimiz ve aç midelerimiz olması gerektiği kanaatindeyim. Kadın olarak isterim ki, önce bizi kocalar karşısında güçlü kılacak imkanlar yaratsın. İş imkanları, kurslar, tazminatlar, konut gibi. Yoksa biz kadınlar metreslerle, kumalarla baş etmesini biliriz. Alt tarafı ihanet eden adamı kapının önüne koyar, çoluk çocuğumuzu bundan önce nasıl geçindiriyorsak yine taş taşır bakarız evelallah. Ama çocuklarımızın insan gibi yaşaması için, zinadan önce çıkartılacak kanunlara ihtiyacımız var. Örnek veriyorum. Bir; tahsili yarım bıraktırılıp, kaçırılıp nikah kıyılan kadınlarımız. İki; babadan kalan tek evini kocaya veren -iyi günde kötü günde palavrasına inanarak-, daha sonra kapıya konan kadınlarımız. Üç; koca kahvede, kendisi tarlada çalışan kadınlarımız. Dört; kaynana ve sülalesine yıllarca hizmet verirken, olan el becerisini bile geliştiremeyen kadınımız. Beş; sürekli dayak yiyen, sözlü hakarete uğrayan, aşağılanan (Sayın başbakanımız bilseniz öyle fena bir şeydir ki bu) ve dayakla, kezzapla sakat bırakılan kadınlarımız. Sizden ricam bizi bu konularda güvenceye alın. Yaşadığımız onca felaket yanında aldatılma -bir başka kadınla kocanın yaptığı o her türlü şey her ne ise- inanın bizi fazla yaralamaz. Siz yeter ki bu adamı bir saniyede kapının önüne koymanın yolunu gösterin bize. Güvencesini verin. Çoluk çocuk hayata devam etmenin şartlarını yaratın. Çıkaracağınız kanunla ilgili olarak, haftaya Sarıkızın başlığı şöyle olacak mesela: "Zina yapıyorum, hadi gelin beni mahkum edin!" İmza Sarıkız... Evet kanuna göre, ben şu anda eski kocamın evinde yaşıyorum ve bunun adı zina yapıyor oluyor. Hâlâ nikahlı olduğum koca varımı yoğumu alıp 100 milyar liramı gasp ettiği ve beni haciz memurları ile baş başa bırakıp (ayrıca arandığı 18 suç nedeniyle) yıllarca ortalardan kaybolduğu ve böylece ortada kaldığımdan, en önemlisi -bu yüzden- oğlumun başına gelen ciddi sorunları halledebilmek için bendeniz eski kocanın evinde "zina yapmaktayım"! Her ne kadar bu eski kocadan da nefret etsem de, yüzünü doğru dürüst görmesem de, evde yardımcı kadın, iki çocuğu, oğlum, nişanlısı, eski dul bir arkadaşım (yatılı), hasta annem ve akrabalar komün halinde yaşasak da, üstelik yaşlılıktan ve yorgunluktan canım çıkmışken evet ben şu anda size göre "fena bir zina" içindeyim. Şimdilerde milyon dolarlar kazanan ve kurduğu şirkette kendini işçi gösterdiği için ben dahil hiç kimseye borcunu ödemeyen iblis kocadan paramı alıp bana vereceğinize, siz beni zinadan mahkum ediniz. Böylesi daha kolay çünkü. Not: Yukarıdaki yazı, daha doğrusu "vatandaş Sarıkızın" feryadı, bir hafta önce kaleme alınmıştır. Yani "zinanın TCK kapsamından çıkarılma" kararından önce. Ama ısrarla söylüyoruz, biz kadınların mağduriyeti bir tek bu konunun halli ile giderilemez. Yazara e-mail Bu hafta ilk defa annem yazımı okumayacak. Belki bundan sonra da... O halde özgürüm! İstediğim her şeyi yazabilirim. Onu korkutan, üzen, telaşlandıran her türlü konuyu burada apaçık bir bir sıralayabilirim. Onu incitme korkusu yok artık. Bu demektir ki başkaları korkmaya başlasın. Hatta kitabımı da yayımlayabilirim. Tüm yaşadıklarımı... En ince ayrıntısına kadar, isimler ve belgeler vererek üstelik.