İstediğiniz konser olsun!

20 yıl önce kurulan Noir Desir; Bertrand Cantat (Vokal), Denis Barthe (davul), Jean-Paul Roy (bas) ve Serge Teyssot-Gayden (gitar) oluşuyor. Endüstride kendi kurallarıyla oynayan bir grup oldukları için isimleri bu kadar geç duyuldu. Pazarlama taktiklerini, cahil müzik yazarlarını reddediyor, her zaman grupça röportaj vermekte ısrar ediyorlar. Müzikleri ise büyük Fransız anarşist şair, besteci ve şarkıcı Leo Ferre ile Jim Morrisonın ürettiklerinin bir karışımı gibi. Müziklerinde sözlerinin önemi büyük. Doğrusu Fransızca bilenler, konserin ve Noir Desirin etkileyici müziğinin tadına daha çok varacaklar. Bu konseri kaçırmayın. Bilgi için: (0212) 292 73 68, www.biletix.com Yaklaşık iki yıldır organizasyon şirketlerinin Museu İstanbula getirmeye çalıştığından haberdarım ama Noir Desirden umutlu değildim doğrusu. Ama 20 yılın ardından 2001de öyle büyük bir çıkış yaptılar ki onları da beklemek farz oldu. Şimdi herkes Muse gelecek diye çıldırırken, yıllar sonra kaçırdığınıza üzülebileceğiniz bu konseri hatırlatmayı görev bilirim. 12 Nisan gecesi Maslak Venuede Fransa müzik tarihinin en büyük gruplarından biri olan Noir Desir çalacak. Grubu tüm Avrupa bu yıl dillere dolanan "Le vent nous portera"yla tanıdı. Ama adlarını yalnızca bu parçayla anmak onlara haksızlık ve bence özellikle de saygısızlık olur. Çünkü Manu Chaonun da gitar çaldığı "Le vent nous portera"nın yer aldığı son albümleri "des Visages des Figures" grubun -remiks ve best oflarla birlikte- onbirinci albümü. "Yeni Elvis bu grupta" diyorlar Grubun ilk albümü "Showbiz" dünyada bir milyona yakın sattı. İkinci albümleri "Origin of Symmetry"nin yalnızca İngilterede 300 bin sattığı biliniyor. Tek başlarına stadyumları doldurabiliyorlar ve İngilterenin en önemli müzik dergisi NME onları "21. yüzyılın ilk büyük gitar rock grubu" diye tarif etti. Daha ne diyeyim? İstanbul Promotions organizasyonu ve Carlsberg sponsorluğuyla yapılan bu konser de yarın gece Maslak Venuede. (Biletix Çağrı Merkezi (0216) 454 15 55 ve www.biletix.com ) Pariste yaşayan Kübalılardan kurulu rap grubu Orishas da Fujifilm Music Week-Ends kapsamında iki konser için geliyor. Daha önce de İstanbulda iki kez çalan toplulukla ilgili ayrıntılı bilgiyi haftaya bu sayfada bulabilir, o zamana dek biletlerinizi Babylondan temin edebilirsiniz. Uzun zamandır beklenen genç İngiliz grup Muse bu konserler arasında çoğunluğun birinci, benimse ikinci favorim. Museun başarısında Matt Bellamy gibi hem çok yetenekli hem de karizmatik ve de lafını sakınmayan bir soliste sahip olmalarının payı büyük. Bellamynin aklımda kalan son incisi "Eminim bir gün Madonna iki arkadaşıyla birlikte bana oral seks yapmak isteyecek ama önce 10 milyon albüm satmam lazım"dı. Kendisinden "21. yüzyılın Elvisi" (Kanımca Elvis gibi biri daha doğmayacak ama...) diye söz ettirecek kadar yaratıcı ama böyle de çenesi düşük tabii.