“İyi fotoğraf çekmek işin son kısmı, önce size güvenmeleri gerekiyor”

Murat Akçay 1984 Samsun doğumlu. Fotoğrafçılığa olan merakı lise yıllarında Samsun’da bir lunaparkta fotoğrafçılık yapan akrabasının yanındayken başlamış. “Benim için her şey kendiliğinden gelişti. Resmen tarifini bilmediğim bir yemeği yapmaya kalkıştım” diyor. Dünyaca ünlü pek çok müzisyen ve müzik grubuyla çalışma fırsatı yakalayan fotoğrafçının şüphesiz en büyük başarılarından biri Maroon 5 grubunun dünya turnesi için başlattığı fotoğraf yarışmasını kazanan tek Türk fotoğrafçı olması...

Bir fotoğrafla başlayan ve size büyük başarı getiren Maroon 5 maceranız var. Neler yaşadınız?
Maroon 5 grubu dünya turnesinde, isimlerine gönderme yaparak 5 fotoğrafçı aradığını ve bunu “Aşk” konulu bir fotoğraf yarışması ile yapacağını duyurmuştu. Bunu gören arkadaşlarım “Tam senlik bir yarışma, katılmalısın” dediler. Başlarda hiç ilgimi çekmedi ama son gününde yarışmaya katılmaya karar verdim ve daha önceden kafamda belli olan bir konsepti fotoğrafladım. Bitmesine dakikalar kala fotoğrafı yolladım. İlk aşamada internet oylamasında birinci gelen fotoğrafım, ikinci aşamada grup üyeleri tarafından da seçilince dünya turnelerinde onların fotoğrafçılığını yapan tek Türk oldum. Tanışmamız İstanbul’a geldiklerinde oldu. Coğrafi uzaklık sebebiyle sık görüşemiyoruz ama internet üzerinden, menajerleri ve grubun baş gitaristi James ile konuşuyoruz.

“Instagram gibi mecralar bir nesli zehirledi”

Yarışmaya katıldığınız fotoğrafta anlatmak istediğiniz neydi?
Aslında bu fotoğrafımla ilgili çok fazla değişik yorum aldım. Ama gelen enteresan yorumlar da dahil tüm yorumların arasında tek bir ortak kelime vardı. O da “Aşk”. Her ne kadar biz farkında olmasak da fizyolojik etmenler âşık olmamızda büyük bir rol oynar. Bir bakış, bazen bir dokunuş... Ama bence aşkta esas unsur ruhtur. Bu yüzden fotoğrafımda röntgen filmleri ile insan bedeninin fizyolojik tepkimelerini betimledim. Aynı zamanda cansız mankenler kullanarak da herhangi bir diyalog olmadan vücutların birbirine bağlanmasındaki asıl nedenin ruhları besleyen aşk duygusu olduğunu vurgulamak istedim.

Maroon 5, Moby, Pitbull, Bedük, Yalın, Athena ve daha birçok müzisyenle çalışmışsınız. İnsanların hayranlıkla izlediği müzisyenlerle, gruplarla çalışmak nasıl bir şey?
Göz önünde olan insanlarla çalışmak için karşı tarafın size güvenmesi gerekiyor. Elinizdeki makine bir anda başka bir anlayış ortaya çıkarabilir. Fotoğrafı çekmek işin en son kısmı. Ben fotoğraf çekerken çok mutlu oluyorum ve bunu karşı tarafa da yansıtabildiğimi düşünüyorum. Bu nedenle, o insanlarla çalışmak gerçekten çok keyif verici oluyor.

Eline bir fotoğraf makinesi alan herkes “Ben fotoğrafçıyım” diyor. Bu biraz mesleğe haksızlık olmuyor mu?

Instagram gibi dijital mecraların bir nesli zehirlediği kesin... Bu gibi programlarla birçok kişinin heyecanlanıp profesyonel bir fotoğraf makinesi aldığına şahit oldum. Herkesin bir şekilde fotoğraf çekiyor ve bunu sınırsızca paylaşıyor olması ister
istemez görüntü kirliliğine yol açıyor.

“En çok Zeki Müren’i fotoğraflamayı isterdim”

“Keşke fotoğraflarını çekme imkanım olsa” dediğiniz sanatçılar var mı?
Zamanda geriye gidebilseydik Grup Vitamin, Zeki Müren ve Barış Manço’yu fotoğraflamayı çok isterdim. Tarkan, Hande Yener ve Murat Boz’un sahne şovları da çok başarılı. Çok iyi fotoğraflar çıkabilir. Yabancılarda ise Mutemath, Metallica, Tool, Deftones gibi grupları fotoğraflamak isterdim.