Cumartesi Kıskançlık testi!

Kıskançlık testi!

08.10.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

İlişkinizin geleceğini merak ediyorsanız, birlikte olduğunuz kişiyi kıskançlık testinden geçirin!

Kıskançlık testi

www.ilhanuckan.com Faks: (0212) 505 63 88 Kanal D'den "Canlı Canlı" programından geldiler. "Kıskançlık bir evliliği bitirir mi?" diye sordular. Bitirmez ama zaten "bahane" arayan biri için iyi bir malzeme olabilir. Çelik çomak konusunu ve kıskançlık meselesini merak edenler yarın gece detaylarıyla Kanal D'de seyredebilir. Şimdi konumuz "Kıskançlık testi"!Diyelim ki bir ilişkiniz var ama siz bu ilişkinin gelecekte nasıl bir seyir izleyeceğini merak ediyorsunuz... Muntazam devam ediyor mu, yoksa bitme yoluna girdi mi? Öğrenmesi çok kolay! Hemen birlikte olduğunuz kişiyi kıskançlık testinden geçirin!Yapmanız gereken şey basit bir "kıskançlık oyunu" sergilemeniz. Olur olmaz bir nedenden sevgiliciğinizi ya da kocacığınızı kıskandığınızı belli ediverin işte. Ama bu arada son derece dikkatle onun tepkilerini izlemeyi unutmayın.Evet, sonuç ne? Rahatsız olup "öf pöf" mü yaptı? Yoksa gülücükler mi saçtı? Şu kıskançlık testini aklıma Çelik getirdi. Efendim eski karıcığı yani Buket Saygı evliliklerinin ilk gününden beri o kadar kıskançmış ki, o yüzden dayanamamış, boşanmış Çelikçik! Tamam, boşandı rahatladı işte. Kadının paranoyasını kim bilir ne tetikliyordu, orası ayrı... Kıskançlık duygusu, kıskanılan kişide "ait olma ve sahip olma" duygularını tetikler. Eğer kıskandığınız kişi sizin yanınızda olmaktan memnunsa, size ait olmayı, sahip olmayı seviyorsa, başka hayatlar hayal etmiyorsa, emin olun kıskanıldığını fark ettiğinde keyifle kıkırdamadan duramaz.Ama yok, sizin yanınızda geçici bir süre için duruyorsa, öf pöf seslerini ta uzaktan, yakınmalarını da arkadaşlarından duyabilirsiniz. Bazen gazete ve magazin dergilerinden de okursunuz. Biraz düşünün, örnekleri çok... Kıskançlık testi "negatif" sonuç verenler sakın üzülmesinler. Hızlı davranıp testin hemen arkasından o kişiye resti çekerlerse her şey düzelir. Kıskanıldığını bilmek "sevilme garantisi" uyandırır insanda. Sevginizin süreceğine pek emin birinin şımarıkça kıskanılmaktan yakınmasına, gitme planlarına bahane aramasına en iyi gelecek şey önce davranıp onu kovmak, sevgisiz bırakmaktır elbette. Sonra kollarınıza koşunca ister geri kabul edersiniz, ister "Kapı açık, arkanı dön ve çık" diye eğlenip şarkı söylersiniz. Keyfiniz bilir. İyi oyunlar herkese... İşte Bilirkişi olarak yazıyorum: Petek Dinçöz, Can Tanrıyar'ın çapkınlık yaparken çekilmiş bir kare fotoğrafını getirene 10 bin dolar ödül verecekmiş. İyi bir PR çalışması. Hele konu bir şarkıcı ve magazinciyse... Ama Petek'in medyumluk reklamları, Kaya Çilingiroğlu'nu hedefe yerleştirmeleri neye hizmet ediyor? Hani bir reklam sloganı var ya "Kontrolsüz güç güç değildir" diye... Haftanın "reklamı"! Erkek Köşesi 1) Onu kışkırtacak şüpheli davranışlarınız olduğu için.2) Sizin ona olan aşkınızın devam edip etmediğini kontrol etmek amacıyla.3) Kafasında sizinle ilgilenen başka kadınlar olduğunu hayal ederek, doğal rekabet güdüsüyle size duyduğu aşkı canlı tutmak için.4) Daha dikkatli olun diye, yani gelecekte başınıza gelecekler konusunda uyarı mahiyetinde. "Sakın ha! Cıs!" gibisinden... Kadınlar neden kıskanır? ÇEKİNMEYİN, SORUN! DAHA İYİSİNİ BİLENİNİZ VARSA DA ANLATSIN! Size çok teşekkür ederim, aslında sizin yazılarınız benim çok işime yarıyor. Kadınları daha iyi tanıyorum. Sanki biz erkekler sizin yazdıklarınızı okumuyoruz! Kadınlar sizin gibi kişilerin kitaplarını okuyor ve benim gibiler karşılarına çıkınca apışıp kalıyorlar! "Aşk Oyunu Nasıl Oynanır?" isimli kitabınızı okudum, kız arkadaşımdan çaldım. Oradaki her şeyi bana uygulamaya kalktı! Sizin tavsiyenize uydu, telefonu suratıma kapattı. Aramayınca dumur oldu. Çok geçmedi mesaj geldi "Araman lazımdı" diye, çok güldüm. Sonra da telefonu suratıma kapattığı için benden özür diledi ve bir daha hiç kapatmadı. Yanlışlıkla olur diye bile çok dikkat etti. Amma güldüm ya, bu sadece basit bir örnek... Onun için size son kez teşekkür ediyorum. Diğer çıkacak eserlerinizi dört gözle bekliyorum, kendinize çok iyi bakın. Hakan Karakartal***Bu mektubu bayanlara uyarı olsun diye koydum köşeme. Bazı erkekler oyuna böyle uyandıklarını zannediyorlar. Ama asıl sorun onların oyuna uyanmaları değil, sizin başladığınız şeyi yarım bırakmanız. Yani birinin yüzüne telefon kapatırsanız asla mesaj göndermeyin. Beklerseniz aradığını da görürsünüz. Eninde sonunda dayanamayıp diğer hamleye yani sizi azarlama safhasına geçecektir. Velhasıl oyun adım adım devam ediyor. 3 Ekim AB pazarlıkları sırasında uzman kişilerin bir sözü vardı, izleyenler bilir: "Bir dakika fazla durmayı beceren kazanır." Oyunun farklı platformları olsa da kurallar değişmez. İstediğiniz sonucu alana kadar sakın yolunuzdan dönmeyin. "Telefonu suratıma kapattığı için benden özür diledi!" Mehmet Ali Erbil'in karıcığının kıskançlıklarından yakındığı haberleri dolaşıyordu bir süre önce. Şimdi de "Bir yanlışım olursa Tuğba arkasına bakmadan gider" diyormuş. Aslına bakarsanız farklı şeyler söylüyormuş gibi görünse de hâlâ aynı şeyi söylüyor. Erkekler çıkıp da "Karım bir şey yaparsam beni terk eder" demez, bunu kadınlar tehdit amaçlı söyler. Bir erkeğin söylemesi ise karısının kendisini ilk yanlışında başını ağrıtmadan terk etmesini onun aklına kodlamaya çalıştığını gösterir. Öpelim de bir yastıkta kocasınlar! Tuğçe Kazaz'la ilgili hatırlarsanız Cengiz Semercioğlu, Hürriyet'teki köşesinde "Tuğçe aşkı seçti" diye yazınca, "Hayır, Tuğçe aslında kariyeri seçti, kadınlar bir taşla bir sürü kuş vurabilirler" demiştim. İşte Tuğçe Kazaz komşuda ilk dizi teklifini almış. Seksi ve aptal bir hemşireyi canlandıracakmış. Tabii "Yabancı Damat"ın popülaritesinin ve üstüne bir de Tuğçe'nin Hıristiyan olmasının Yunanlıların onu bağrına basmasında bir payı vardır. Ne dersiniz? Öpelim mi? Öptüm sizi