Cumartesi Matbaa tarihimizin ilk ürünleri satılıyor

Matbaa tarihimizin ilk ürünleri satılıyor

12.04.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

Portakal’ın yarınki müzayedesinde, Osmanlı Devleti’ne matbaayı getiren İbrahim Müteferrika’nın bastığı ilk 17 kitap satışa çıkacak

Matbaa tarihimizin ilk ürünleri satılıyor

Portakal Sanat ve Kültür Evi yarın saat 14.00’te Conrad İstanbul otelinde bir müzayede düzenliyor. “Şevket Rado Hat ve Kitap Koleksiyonu” başlıklı müzayede iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Şevket Rado’nun kütüphanesinde bulunan birbirinden değerli kitaplar ve usta hattatların eserleri yer alıyor. İkinci bölümde ise farklı özel koleksiyonlara ait, 19’uncu yüzyıldan günümüze değişik ressamların 100’e yakın tablosu açık artırmaya sunuluyor.
Portakal’ın sahibi Raffi Portakal’a göre müzayedenin en gözde eserleri Hüseyin Zekai Paşa’nın “İncirli Natürmort”u ve İbrahim Müteferrika’nın bastığı kitaplar olacak. 

Haberin Devamı

 Müzayedede Şevket Rado koleksiyonundan neler olacak?
Şevket Rado’nun kitap ve hat koleksiyonu var. Bunun en mutena parçası İbrahim Müteferrika koleksiyonu. Gerçekten bir matbaacının, gazetecinin, üniversitelerin sahip olmakla övünecekleri bir eser. Dünyada böyle bir koleksiyon hiç tek parça halinde satılmadı.

Şevket Rado ile nasıl tanıştığınızı anlatır mısınız?Emin Barın hocanın atölyesindeki toplantılarda tanıştık. Oraya 1970’lerden itibaren gitmeye cüret ettim. Orada kimlerle karşılaşmadık ki? Emin Barın başta olmak üzere Mithat Sertoğlu, Cenap Yazansoy, Şevket Rado, Hüseyin Gündüz... Şevket bey oraya hat koleksiyonunu getirip ince elekten geçenleri kendisinde tutmuş. Onları çok iyi muhafaza etmiş. Hatta bir kitap yayımlamış. Ben de oralardan tanıdım.

Haberin Devamı

Şevket Rado’nun eserlerini katalog haline getirmişsiniz...
Evet, Rado’nun tüm kitap koleksiyonunu, tüm hatlarını, levhalarını bir katalogda toparladım. Bu çok önemli çünkü kalıcı bir şey olacak, referans niteliği taşıyacak, yarın öbür gün bir fiyat bilgisi verecek insanlara.
Katalogda eserlere artı bir değer vermeden ama onları değerini de götürmeden olduğu gibi sunmaya özen gösterdik. Hiç sıfat yakıştırmıyoruz; çok güzeldir, şaheserdir, koleksiyonluk bir eserdir demiyoruz. Bizim de farkımız bu.

“Yeniler için acı olabilir ama bir şey satmak bizim için gururdur”

Şevket Rado’nun özenle muhafaza ettiği eserleri satmak size ne hissettiriyor?
Dışarıdan yeni bu işe başlayan biri için belki acıdır bir şeyler satmak ama bizim için gururdur. En iyi şeylere benim kanalımla sahip olunmasından mutluluk duyuyorum.

“Babamın müşteri ve eser arasındaki ilişkisi hâlâ gözümün önünde”

Aile geleneğiniz size mesleğinizle ilgili neler kattı?
Babamla bunu konuşma fırsatımız hiç olmadı ama usta-çırak ilişkisinde ustayı izleyerek büyüdüm. Biliyorsunuz, bir ana dili var bir de baba dili. Baba dili benim yarattığım bir sözcük. Baba dili bir usta-çırak ilişkisinde ondan bilgi almaksa, onun müşteri ve eser arasındaki ilişkisi hâlâ gözümün önündedir. Onda beğendiğim şeyler var, beğenmediklerim var. Kızım da öyle olacak.

Haberin Devamı

Bu aile geleneği devam edecek mi?  Kızım istiyor. Ben kendisini yönlendirmedim, serbest bıraktım. Yavaş yavaş müzayedelere başladı. Her müzayedede daha fazla eser satıyor.

Satışa sunduğunuz koleksiyonlarda kendinize eser saklıyor musunuz?
Ben bu koleksiyondan ve diğer koleksiyonlardan eğer şartlar uygun olursa çok sevdiğim bir şeyi kendi koleksiyonuma katmak isterim. Bir eser alırsam, bunu zaten kürsüden söylüyorum.

Şevket Rado kimdir?

1913’te Üsküp’te doğdu ve Balkan Harbi nedeniyle İstanbul’a geldi.
Osmanlı Türkçesini Dil Devrimi öncesinde öğrendi. Şevket Rado 1950’li yıllarda bir hat ustası olan Prof. Dr. Emin Barın’ın cilt atölyesinde hat meraklılarının yaptıkları toplantılara katılmaya başladı.
“Türk Matbaacılık Tarihi” ve “Türk Hattatları” isimli iki araştırma kitabı yazdı.
Akşam gazetesinde çalıştı.
Doğan Kardeş ve Aile dergisinde çalıştı. 
1956-1978 yılları arasında aktüalite dergisi olan Hayat’ı yayımladı.
Ses, Resimli Roman, Ayna, Hayat Spor ve Hayat Tarih dergilerinin yayım işlerini yürüttü.