Cumartesi MotoGP'den kalanlar...

MotoGP'den kalanlar...

29.04.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yarışı bu yıl açılan "kanepe tribün"den izledim ve büyük zevk aldım. MotoGP'ciler önümüzdeki yıl gelecekler mi bilinmez ama biz yine de bekleyeceğiz...

MotoGPden kalanlar...

mozel@milliyet.com.tr En eğlendiğim anlar olarak, 250 cc mücadelesi, 800 cc'de Pedrosa'nın da yarış dışı kaldığı kaza, birinci giden Valentino Rossi'nin virajı alamayarak hafif pist dışına çıktığı anı sıralayabilirim. Rossi'nin başına gelen bu aksilikten sonra birinci de belli olmuştu: Ducati'nin Casey Stoner'ı... Kimseye söylemeyin, bu yıl belki de son kez İstanbul Park'ta düzenlenen MotoGP'ye gitmedim, evde izledim. Tam çıkıyordum ki üzerime bir önceki hafta Dünya Superbike Şampiyonası'nın Valencia ayağındaki koşuşturmanın yarattığı yorgunluk çöktü; heyecanı kanepemin üzerinden yaşamaya karar verdim. NTV'nin hem stüdyodan hem de özellikle fuar alanından yaptığı yayın güzeldi. Burcu Esmersoy'un Ducati ile pisti turlamasına imrendim doğrusu; "Girişimde bulunsaydım, mesela ben de bir pilotun arkasında pisti turlayabilir miydim?" diye düşündüm. Ama olsun yarış kanepeden de eğlendirdi.Şüphesiz bu yıl İstanbul Grand Prix'si sonucundan çok, öncesinde ve sonrasında yaşanan tartışmalarla anılacak. Seyirci sayısının yeterli düzeye ulaştığını söylemek zor. Güzel, güneşli günlere rağmen üç günde toplam 45 bin kişi izlemiş ki bu, geçen yılın canlı seyirci sayısına yakın bir rakam. Ducati ile pist turu Formula 1'in patronu Bernie Ecclestone'un İstanbul Park'ın işletmesini alması da motosiklet çevrelerinde rahatsızlık yarattı. Motosiklet Federasyonu Asbaşkanı Süleyman Memmun, NTV'ye rahatsızlığını dile getiriyordu; "Burada yerel yarışlar düzenlemek istiyoruz, yerel yarışçılar yetiştirmek istiyoruz" diyerek... O bunları derken ben de kendi kendime "Geçen üç yıl boyunca İstanbul Park'ta kaç pist yarışı düzenlendi, kaç yarışçı yetiştirildi?" diye sordum...Bu arada Motosiklet Federasyonu Başkanı Bekir Yunus Uçar'ın gazetelerde okuduğum, önümüzdeki yıla ilişkin karamsar açıklamaları da MotoGP'nin bir daha İstanbul'a gelmeyebileceği konusundaki korkuları pekiştirdi.Aşağıdaki satırlarda Motordelisi'nde hd002 nikiyle yazan arkadaşın bazı olumsuzlukları sıraladığı MotoGP değerlendirmesine yer vererek konuyu kapatıyorum: Kaç yarış düzenlendi? Geçen senelerde motorların girip park etmesine izin verilen portatif tribün arkasındaki park alanlarına bu sene kimseyi sokmuyorlardı; hatta oraya çekilmiş birkaç Bulgar-Romen motorun kaldırılıp gotürüldüğüne şahit oldum. Ülkenizden ve organizasyonunuzdan nefret ettirmek için ne güzel bir yöntem degil mi? Yarıştan bir hafta önce asmaya başladılar MotoGP posterlerini, Taksim Meydanı'na filan... Posterde iki tane motor var; sanırım Google'da imaj aratmaya girip "motor" yazmışlar o fotoğrafları bulmak için. Birinci fotoğrafta Superbike motoru var, üstünde arrow egzoz ile, diğerinde de 125cc'lik motor. Komik, trajikomik... Geçen senelerde Repsol Honda'nın üstündeki sponsor logolarını photoshop ile silip üzerine İstanbul Belediyesi armasını basmışlardı. Motorları kaldırdılar İstanbul'da ay başındaki motosiklet fuarı Moto-Show 2007'nin en büyük standlarından biri İtalyan otomobil markası Alfa Romeo'ya aitti. Standın büyüklüğü, fuar ortasındaki konumu bazı motosikletçilerin "Truva Atı" benzetmesine bile neden olmuştu. Durun arkadaşlar öyle değil; Alfa Romeo'nun motosiklet yarışlarına ilgisi ve sponsorlukları yıllardır bilinir. Dünya Superbike Şampiyonası'nın da ana sponsorlarından olan Alfa Romeo'nun bir teknesi de iki hafta önce Valencia açıklarında yapılan "America's Cup" yarışında yelken açmıştı. Anlayacağınız Alfa Romeo yarışın her türünü, yarıştırmayı ve motosikleti seviyor. Milano doğumlu bu iddialı İtalyanın logosu da ayrı bir tartışma konusu... Logodaki haç ve ağzında çocuk olan yılan figürü, markanın doğum yeri Milano'yu simgeliyor. Daha doğrusu arma kentin kurucularından Visconti ailesinin armasından esinlenmiş. Alfa Romeo'nun motosikletle flörtü Bir İtalyan daha; motosikletin "m"sinden haberim yokken bilirdim Moto Guzzi'yi. Çocukluğumda daha çok İtalyan filmi izlediğimden midir, nedendir bilmiyorum ama motosiklet benim için Moto Guzzi ile özdeşleşmiş bir kavramdı. İlk dönemlerimde de bilinçaltıma klas bir marka olarak işlenmiş Moto Guzzi'lerden bir tane edinmenin yollarını aramış ancak parça konusunda yaşayabileceğim olası sıkıntıları düşünüp vazgeçmiştim.1921'de doğan Moto Guzzi, Ferco Motor tarafından 2005'ten bu yana Türkiye'ye de getiriliyor. Bu yıl payımıza düşenlerse Norge 1200, Griso 1100, Breva 750 ve 1100... Griso ve Breva'ların tasarımları, yolda tüm gözleri üzerinize çekecek kadar etkili. Ferco satış sonrası hizmet garantisi de veriyor. İtalya'nın resmi motosikleti: Moto Guzzi En aktif motosiklet topluluklarından Motordelisi, aylardır provalarını yaptıkları "Deli Doktoru" isimli oyunu 15 Nisan'da Şişli Kültür Merkezi'nde sahneledi. MrEnduro nikli Volkan arkadaşımızın girişimleriyle kurulan Motor Delisi Tiyatro Kulübü'nün (MDTK) ilk oyununun galası izleyiciler ve oyuncuları fazlasıyla tatmin etti. "Deli Doktoru"nu ikinci kez yarın Göztepe Halis Kurtça Kültür Merkezi'nde sahneleyecek olan MDTK önümüzdeki haftalarda bir de İzmir turnesi planlıyor. İzmirli motordelilerinin de bir tiyatro kulübü kurduğunu hatırlatalım. Motordelisi arkadaşlarımı kutluyorum. "Motordelisi" sahneye çıktı