“Psikiyatristler de terapiye ihtiyaç duyar”

lkemizde de çok satanlar arasına giren “Bir Psikiyatristin Gizli Defteri” şimdi Doğan Kitap’tan yeniden yayımlanıyor. Kitabın yazarları psikiyatrist Dr. Gary Small ile bu kitap haricinde yayımladıkları yedi kitap daha olan eşi ve ortak yazarı Gigi Vorgan. Kaliforniya Üniversitesi’nde Temel Sinir Bilimi ve İnsan Davranışı Enstitüsü Uzun Yaşam Merkezi’nin direktörü ve psikiyatri hocası olarak çalışan Dr. Small “Bir Psikiyatristin Gizli Defteri” ve mesleği üzerine sorularımızı yanıtladı...

Kitabınız Türkiye’de en çok satanların arasına girdi. Diğer ülkelerden aldığınız tepkiler nasıldı?

Hikayeler dünyanın birçok yerindeki okuyucuda karşılık buldu ama özellikle Türkçe çevirisi çok etkili oldu. Bu coşkulu tepkiden çok mutluyuz, yeni baskının piyasaya çıkışı için çok heyecanlıyız.

Kitabı zihinsel hastalığı olan ve kendinde yardım alma gücü bulan kişilere adıyorsunuz önsözde...

İnsan davranışının uçları beni her zaman büyüledi. Psikiyatrist olmamda büyük etkisi var bunun. Gigi ile konuştuğumuzda da bu hikayeleri paylaşmamın insanların zihinsel hastalıkları daha iyi anlamalarını ve işe yarar olduğunu görmelerini sağlayacağını düşündük.

Kitaptaki 15 hikayeyi nasıl belirlediniz?

En sıra dışı olanları seçtik. Birbirlerinden farklı olmalarını da gözettik ki rahatsızlıkları ve tedavilerini olabildiğince geniş bir yelpazede sunabilelim.

Bir yabancıya hayatımızın özel detaylarını anlatmamıza ne sebep oluyor?

Ruhsal hastalıkların pek çok farklı sebebi vardır. Kimi çocukluktan kalan bir travmayla mücadele etmeye çalışırken kiminde genetik yatkınlık, aile geçmişi etkili olabilir. Sorunlarımız gündelik yaşantımıza etki ediyor; iş/okul hayatımıza, ilişkilerimize müdahale ediyorsa o noktada bir rahatsızlık haline gelir. Duygusal sıkıntımızın hayatımızın gidişatını bozacak seviyede olması da bizi yardım istemeye iter. Terapiye giden, gitmeyi düşünenler bilmeli ki sırlarını, endişelerini bir profesyonelle paylaşmaları aşılmaz görünen o sorunlara yeni bakış açıları geliştirmelerine yardımcı olur.

Vücut ve zihin bağı

Hikayelerden birinde acildeki bir kadın hastayı çıplak halde amuda kalkmış olarak buluyorsunuz. Ortaya çıkıyor ki fiziksel bir rahatsızlık etkili durumunda...

Vücudumuz ve zihnimizin bağı insanların fark ettiğinden çok daha kuvvetli. Önemli fiziksel hastalıklar anksiyete ve depresyon riskini artırıyor. Düşük kan şekeri kişinin gerçeklikle algısının kısa süreli kopmasına yol açabiliyor. Korku, suçluluk, üzüntü, öfke gibi duygular vücudumuzda ağrı, nefes darlığı gibi semptomlara sebep olabiliyor. Bir duygu kabul edilemez hale geldiğinde, zihnimiz o duyguyu ani bir körlük ya da felç gibi şiddetli bir belirtiye çevirebiliyor. Hikayelerin bir kısmı zihnin vücut üzerindeki bu mükemmel gücünü ortaya döküyor.

Psikiyatristler yardıma ihtiyaç duyduğunda ne yapar?

Pek çok psikiyatrist kendi kişisel terapisine de ihtiyaç duyar. Hatta bazı psikiyatristlerin alana yönelme sebebi kendi terapi tecrübeleri ve onlardan öğrendikleri oluyor. En iyi terapistlerin birçoğu kendi psikolojik sorunlarıyla uğraşmış ve başarmış kişilerdir.

“Yazar olarak başarımın sırrı eşim”

Mesleğinizin iyi bir yazar olmanıza katkısı var mı sizce?

İşim insan zihni üzerine bana çok şey öğretti ve bunları insanlarla paylaşmaktan zevk alıyorum. Tabii bu başarıda kitabın ortak yazarı ve eşim Gigi Vorgan’ın hakkını vermem gerek çünkü bir yazar olarak başarımın sırrı olarak onu görüyorum.

30 yıllık mesleki geçmişiniz var. Hâlâ sizi şaşırtan vakalar oluyor mu?

İnsan davranışı beni büyülemeye devam ediyor. Kariyerim boyunca çok fazla sıra dışı, ilgi çekici olaya tanık olsam da neredeyse her gün bana sürpriz olacak yeni durumlarla karşı karşıya kalıyorum.

Kitabın psikolojik tedavi görme algısı üzerine etkisi nasıl oldu?

Dünyanın dört bir yanından okurlarımız sıkıntılarıyla ilgili yardım almak için kitaptan ilham aldıklarına dair e-posta ve mektuplar yolladı.