Cumartesi "Saç"malayan futbolcular

"Saç"malayan futbolcular

18.06.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Saçmalayan futbolcular

malphan@milliyet.com.tr David Bowie futbolculardan önce, 1970'lerdeki "glam rock" döneminde bu model saçıyla sahnelere çıkıyordu aslında. Ziggy Stardust hallerini hatırlasanıza. Tabii onun saçları, ağır pırıltılı makyaja bulanmış bir yüzü çevreliyordu. Bugün hâlâ Doğu Avrupa ülkelerinde bu model saçla top koşturan futbolcular var. Ama mazide kaldı "futbolcu saçı". Yine de genel olarak "korkunçtur" futbolcuların saçları. Şimdi artık futbolcuların türlü türlü saç modelleri var. Çoğu kazıtıyor, kimi önlerini uzatıp örüyor, kimi toptan örüyor. Bir zamanlar Michael Jackson gibi giyinen gençlik bugün David Beckham'a benzeme derdinde.Dünya Kupası'nın yapıldığı Almanya'dan binlerce kilometre mesafedeki Hindistan'ın en büyük kenti Kalküta'da bile berberler, ellerinde futbolcu fotoğraflarıyla gelen, saçlarını ikonları gibi kestirmek isteyen gençlerle dolmuş. Dükkanların sahipleri salonlarının duvarlarını futbolcuların posterleriyle bezemiş. En çok rağbet gören Beckham ile Michael Ballack'ın saçıymış. Futbolcu saçı diye bir şey vardı bir zamanlar. (Muavin saçı diye de bilinir. Lombak'taki Macerayı Seven Adam'ın saçı da böyledir.) Hani şu önü kısa, arkası aslan yelesi gibi uzun olan model. Rıdvan Dilmen sahalarda başını sağa sola salladıkça saçları uçuşurdu. Rıdvan'dan sonra bu model Türkiye'deki futbolcular arasında popüler olmuştu. Futbolcuların hepsi imaj peşinde. Formalarıyla fark yaratamadıkları için saçlarıyla dikkat çekmeye çalışıyorlar. Özellikle de Dünya Kupası'nda. Burası onlar için bulunmaz, en geniş kitlelerin izlediği bir sahne. Ve eğlence endüstrisinin yıldızları artık onlar. Sahalardaki becerilerinin yanında, stilleriyle kutsanıyor ya da eleştiri oklarının hedefi oluyorlar. Halk artık onların hayatıyla, şarkıcıların ve film yıldızlarınınkiyle olduğundan daha fazla ilgileniyor. Onlar da artık sahnenin tozunu yuttular ve sahnedeki performansları kadar görünümleri de önem arz ediyor. 2006 Dünya Kupası'nda dünyanın dört bir yanındaki izleyiciler yüksek sınıf futbol izleyecek kuşkusuz. Ancak ilginç kişilikler ve renkli yıldızlar da eksik kalmayacak. Yeni dünyanın yeni yıldızları Kimi oyuncular dünya futbolunun büyük sahnesinde saç modelleri sayesinde dönem dönem diğer oyuncuları gölgede bıraktı. 1974-Afro saçlı ve bıyıklı Alman futbolcu Paul Breitner. 1994-Uzun kızıl sakallı ve bukleli ABD'li Alexi Lalas (rock yıldızına benziyordu, nitekim futbol kariyeri bittikten sonra üç albüm yaptı). 1998-Romanya takımının oyuncuları takım ruhunu pekiştirmek için saçlarını sarıya boyattı2002-Brezilya'nın golcüsü Ronaldo kafasını kazıtmış, sadece önde biraz saç bırakmıştı.2002-Sadece Ronaldo değil, Alman defans oyuncusu Christian Ziege ve Türk oyuncu Ümit Davala da son mohikanlar gibi dolaşıyordu.2002-Saçına gereğinden fazla önem veren İngiliz takımının kaptanı David Beckham Uzakdoğu'ya berberini de götürdü. Dünden bugüne Beyaz üç haftadan beri NTV'de "Biri Bana Anlatsın" diye bir sohbet programı yapıyor, izlemişsinizdir. Dört-beş konuk geliyor, ondan bundan konuşuyorlar. Biz "Beyaz Show" ve "Pişti"den alıştık tabii onu hep takım elbiseli (ve renkli kravatlı, cebinde mendiliyle) haliyle görmeye. Yeni programda sayfiye kıyafetleriyle çıkıyor karşımıza. İlk hafta mavi spor bir gömlek giydi, ikinci hafta pembe polo yaka bir tişört. İlle de takım elbise giyecek diye bir şey yok tabii ki... Ama bunun bir haber kanalında yayınlanan ve "Beyaz Show"dan daha ağırbaşlı bir program olduğu düşünülürse, programın direği olarak Beyaz'dan pembe tişörtten biraz daha fazlasını beklemek tuhaf olmasa gerek. Beyaz bu haliyle, yazlık sitede havuz başına arkadaşlarla sohbete inmiş bir adamı andırıyor. Bir sırtında kazağı eksik. Bir de sırtına kazak attı mı, tamamdır! Uzun tırnaklı olma arzusu ilk olarak Çin'deki Ming hanedanı (1368-1644) döneminde ortaya çıktı. Aristokrat kadınlar ağır iş yapmadıklarının bir göstergesi olarak tırnaklarını 25 cm'e kadar uzatırlardı. Tırnaklarını korumak için de onları altın ya da gümüş kılıflara koyarlardı. Çinli erkekler de erkeksilik göstergesi olarak ve kötülüklerden korunmak için tırnaklarını uzatırdı. Bugün hâlâ uzun tırnak merakımız sürüyor ve bu sayede manikürdü, pedikürdü derken milyarlarca dolarlık bir endüstri geçiniyor.Bülent Ersoy Çinli aristokrat kadınların geleneğini hâlâ sürdüren kadınlardan. Kendisi "Popstar" yarışmasının jüri üyelerinden, biliyorsunuz. Geçenlerde bir programda yarışmacılardan biri şarkı söylerken kendini tutamayıp ayağa fırladı. Sonra çocukcağız yorumları dinlerken Ersoy "Benim gibi, bir adımı yarım saatte atan bir kadını bile ayağa kaldırdın" dedi. İşte kendi söylüyor; bırakın ağır iş yapmayı, kolay kolay yerinden bile kalkmayan "ağır abla" o. Hal böyle olunca uzun tırnakları muhafaza etmek de zor olmuyor tabii. Ancak bunlar bir de "french" (Fransız manikürü) dediğimiz türden, üstü beyaz, altı şeffaf renkli tırnaklar. Tabii Ersoy'inkiler french'ten çok "french ötesi". French ötesi tırnaklar