Cumartesi Seçimden önce son Anneler Günü, dikkat!

Seçimden önce son Anneler Günü, dikkat!

12.05.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

Herkesi anneler doğuruyor, bazılarını bizim için doğursalar da vallahi billahi denk gelemiyoruz biz onlara, zira gönüller ayran!

Seçimden önce son Anneler Günü, dikkat

www.ilhanuckan.com Faks: (0212) 505 63 88 Bir yandan seçime gidiyoruz, diğer yandan askerimiz milletimizin zaafını hack'ledi, başka bir yandan o parti bu parti "Haydi bayanlar eller havaya" tadında evlilikler, nişanlar -ve dahi imam nikahı da mevcuttur herhalde- yapıp duruyorlar... Bir yastıkta kocamayıp birbirlerini aldatacakları da muhakkak! Sanırsınız ki çocuklar ligi satranç turnuvası; "Yavrum işte o önündeki at kafalı olan taşa at deniyor, onu şu tarafa koyuver" gibisinden bir müsamere... Ya da kör gözüme poker! Herkesin eli açık, "Sen o kartı at, ben ötekini, oyunbozanlık etmeyelim" tadındayız... Aman ne zeka, ne atraksiyon!Veya daha da kötüsü, bir bilgisayar oyununda berbat bir yapay zekanın oynadığı, hep aynı köşede dikilip hep aynı şeyi söyleyen "NPC"ler (oyuncu olmayan karakterler) gibiler. Şimdi ne alakası var bunların annelerle demeyin. Onları bunları, herkesi anneler doğuruyor, bazılarını bizim için doğursalar da vallahi de billahi de denk gelemiyoruz biz onlara, zira gönüller ayran! Zaten artık anneler doğursa da çocukcağızlar babalarına "anne" demeye başlayacaklar ki, sosyal psikolojiye ve davranış modellemelerine baktığınızda tespiti göz yaracak kadar sivri... Dişiye evrildikçe hakikat rolden ibarettir. İşte meselenin özü bu. Anneler Günü'nün anlam ve önemine uygun bir yazı yazmak bana göre değil. Pek müsamere tadındayız zaten bugünlerde milletçe! Artık anneler erkek çocuk doğurduklarında "Nasılsa kendinden büyük, işi gücü yerinde bir kadın bulur da hayatı kurtulur yavrucuğumun" diye bakıyorlar bence... Ne kadar doğrudur orası umurumda değil ama Bülent Ersoy sonunda Armağan'ıyla evlenmiş de, çocuğun ailesi büyük bir heyecanla bu evliliğe destek vermiş haberlerini Anneler Günü'ne mühür niyetine basıvereyim istedim. Ah, ah, anneler artık jigolodan hallice içgüveysi doğuruyor da eminim onların da içleri kan ağlıyordur...Kimsede yaratıcılık, fikir üretmek falan derdi de kalmamış, zira kaçan para trenine bir yerden atlayıp daldan düşen çürükleri kapmak derdindeler. Partiler birbirinin aynı, şarkılar aynı, ödüller sahte, "en bilmem ne" listeleri yalan, amanın da tek şarkısını bilemediğimiz insanlar (Bakınız Alişan) şarkıcı, şarkıcılar hayranlarından sms'le oy toplar gibi politikacı... Velhasıl "En az Atilla Aydoğdu gibi çorbaya dönmüş bir yazı döküldü içimden" diye gocunsam da, "Yok canım, bu sadece şizoid bir yazı oldu" deyip, bir de Oray Eğin kahkahası attım mı... Annelerimizin ellerinden, bizim için doğmuş olan oğulcuklarının da lokum yanaklarından öperim... İlk Anneler Günü hediyemi de kayınvalideciğimden aldığımı övüne övüne yazarım... İşte Bilirkişi olarak yazıyorum: Haydi bayanlar eller havaya! İyi oyunlar herkese... Bugünkü yazımın ana fikri şu: Erkek Köşesi! Bir kadının sizi yönetmesine engel olmanızın tek yolu annesine ihtimam göstermenizdir. Kısa bir süre sonra iktidara yakın olmak yanılsaması yaratarak sizi el üstünde tutmaya başlayacağı için onu devreden çıkarıp kızının da her dediğine "evet" diyerek bildiğiniz her yoldan gidebilirsiniz... "Nasıl"ını, "neden"ini boş verin, deneyin, işe yaradığını ve asla yönetilmediğinizi göreceksiniz... Bir kadının sizi yönetmesine nasıl engel olursunuz? Kadın: Politikaya atılmayı düşünüyorum...Erkek: Zaten politika yapmıyor musun ki? * * *Erkek: İktidar olmak çok ağır bir yük!Kadın: Tabii, iktidarın hayali kendisinden daha ağırdır herhalde... Kılavuz Karga Oyunu! Sezen Aksu albümüne koysun diye Hande Yener'e son anda bir şarkı daha vermiş efendim... Herkesin albümünde Sezen Aksu şarkıları varken meselenin aslı "Sezen Sezen'e karşı" ve yorumcu yorumcukçuya... E, tabii alem buysa "diva" da Sezen Aksu oluyor haliyle... "Bu ülkede her şey tek tip" deyip uyuyan güzel akıllarımıza bir muck konduralım mı? Belki uyanırız...Bir de kendimi öpeceğim... Size haberim var, "Erkekleri Kullanma Kılavuzu" ve "Kadınları Kullanma Kılavuzu"nu kitapçılarda bulamayıp bana durmadan yazanlarınıza duyururum, en geç pazartesi gününden itibaren yepyeni halleriyle, güncellenmiş ve genişlemiş olarak kitapçılarda yaramazca yerlerine yerleşecekler... Diğer kitaplarım da çok yakında yine onlar gibi Artemis Yayınları'ndan geniş geniş halleriyle arka arkaya dizilecekler... Bu da öpücüklü duyuru oldu. Öptüm sizi ÇEKİNMEYİN, SORUN! DAHA İYİSİNİ BİLENİNİZ VARSA DA ANLATSIN! Merhaba... Stratejilerinizden faydalanmak istiyorum. Üniversitede çıktığım çocuk ilk sevgilimdi, her şeyi ilk onunla yaşadım ve unutamıyorum. O da farkında. "Evlenmeye hazır değilim" demişti ve biz ayrıldıktan altı ay sonra nişanlanmıştı, şu anda aylık aylık evli. Bana sürekli mail atıyor, "Konuşalım, arkadaş kalalım" diye. İstemediğimi söylüyorum fakat her seferinde ona yeniliyorum, hâlâ kendisini sevdiğimi bir şekilde eski günlere lafı getirerek itiraf ettiriyor, itiraf ettiğim zaman da "Karımı çok seviyorum" diyor. Sürekli ağlıyorum! Çıldıracağım! Vazgeçemiyorum da... Bana bir oyun lazım, lütfen yardım edin... "Karımı çok seviyorum diyor!" * * *Size lazım olan azıcık akıl canım! Bana yazdığınız mektubu size gelmiş gibi bir okuyun, bakalım ne cevap yazacaksınız? Yapılacak bir şey var tabii, o da daha altı aylık evliyken size yazdığı mesajları karısına gösterivermek! Kadıncağız uzun vadeli plan yapmasın o adamla... Siz de boş yere ağlayıp durmayın. Sevinin! Ya onunla altı aydır evli olan siz olsaydınız? Dedim ya, mesajları hemen karısına gösterin!