Telefonlar çiçek açtı

Bir yandan bir statü sembolü, imaj yaratıcı olan cep telefonlarının "dış görünüşleri" için de bir o kadar çaba sarf ediliyor. Nokia'nın geçtiğimiz günlerde Floransa, New York ve Hong Kong'da basına tanıtılan yeni koleksiyonu L'Amour, teknolojinin yanı sıra cesur bir tasarımla -çiçek açmış olarak- geliyor. Strateji geliştirme bölümünden Katja Kjelosen iki yıl önce yeni moda akımlarını inceleyerek işe başladıklarını söylüyor: "Uzakdoğu'dan Ortadoğu'ya kadar medeniyetleri ele aldık. Altın renginin sıcaklığını kullandık. Artık modaya hakim olan otantik çizgiler ve renkler bizim telefonlarımızda da görülecek. Prada'nın, Diesel'in koleksiyonlarında da çiçekler var." Yeğenimin hayatında hiç kol saati olmadı. Kendisi 16 yaşında. Hiç telefon defteri, not defteri de olmadı. Çalar saat, hesap makinesi hiç kullanmadı. Cep telefonu var çünkü. Dolayısıyla fotoğraf makinesi, radyo ve müzik seti ihtiyacı da yok. İşte böyle bir nesil var artık" diyor Nokia'da halkla ilişkilerden sorumlu Douglas Dawson, Floransa'da Nokia'nın yeni koleksiyonu L'amour'un tanıtım yemeğinde. "Arkadaşım çok pahalı bir telefonunu kaybetti ama asıl üzüldüğü şey iş ajandası, özel notları ve fotoğraf arşivinin yok olmasıydı" diye devam ediyor başka biri. "Konuştuğu aletin kaybolması ikinci plandaydı." Çiçek motifleri ile süslenmiş telefonların erkekleri korkutacağını hiç düşünmüyor Kjelson, daha klasik koyu renk modeli kadınların seçebileceği gibi, çiçekliyi de tercih edecek erkek sayısının da çok olabileceğini belirtiyor. L'Amour 11 yıldır Nokia'da çalışan, mobil telefon bölümünün başkan yardımcısı Alastair Curtis'in gerçekleştirdiği ikinci koleksiyon. "Bundan önceki artdeko, beyaz, Garbo yıllarının esintisiydi. Bu ise çok değişik; daha yumuşak, altın renkli, duygulu..." diye anlatıyor. Çok cesur, deneysel, sofistike, neşeli gibi sıfatlarla tanımlıyor bu yeni telefon koleksiyonunu. "Hiç beklemiyorsunuz telefon üstünde çiçek görmeyi; gülümsetiyor, neşe veriyor. Risk alıp müşteri skalasını genişletmelisiniz. Müşteri denemeyi seviyor" diye sözlerine devam ederken elindeki telefonu okşuyor. En çok hangi modeli sevdiği sorusuna da şöyle cevap veriyor: "Şüphesiz en son yaptığımız en beğendiğim oluyor ama mesela 8800'ü sayabilirim" 2006'nın ilk yarısında piyasaya çıkacak olan L'Amour koleksiyonu Türkiye için iddialı modeller sunuyor. Nokia Mobil Telefon Kampanya Koordinatörü Ayçin Bayraktaroğlu "Teknolojide nasıl varsak; modada, dizaynda, trendde de lider olmak istiyoruz. Amaç değişik bir alanda lider olmak. Bu, marka için önemli bir yatırım" diyor. Cesur bir koleksiyon "Eski el sanatları tekniklerinin günümüze yansıması bize ilham verdi. Günümüzde giyim dünyasında hatta mobilya tasarımlarında etnik motiflere rastlıyoruz. Tasarımcıların eski gelenekleri ve teknikleri günümüze aktarmaları harika bir şey. Örneğin Marc Jacobs'un elişi dantelleri..." Tanja Fisher "Sanırım tüketicilerin L'Amour koleksiyonuna reaksiyonları çok iyi olacak çünkü günümüzün moda ve tasarım trendlerine çok uygun. 90'lı yıllarda moda ve tasarımda minimalizm vardı ama artık maksimalizme dönüş var. Tasarımcılar renkli, zengin, ince detaylı ve dekoratif tasarımlara yöneldiler." Liisa Puolakka