Yarışa katılan diğer pilotlar

Bu yıl ilki düzenlenen, Türk pilotlara mahsus otomobil yarışı Seat Cup Türkiye artık start almaya hazır. Sekiz etaplık yarışmanın altı etabı yurtiçinde, iki etabı yurtdışında gerçekleşecek. Birinci etap bugün İspanya'da, Madrid'in 30 km. güneyindeki San Sebastian De Los Rayes'de bulunan Jarama pistinde 15 pilotun katılımıyla başlıyor. Genel klasmana göre puanlamanın yapılacağı yarışta, en hızlı tur derecesini yapan pilota +1 puan verilecek.
"Türkiye'de şimdiye dek düzenlenen en iddialı yarış" denilen Seat Cup'ın katılımcıları arasında 18 yaşında bir üniversite öğrencisi de, üst üste birincilikler almış pilotlar da var. Biz 11'iyle buluştuk. İşleriyle kariyerlerini nasıl dengelediklerinden ailelerin tepkilerine kadar pek çok konuda sorularımıza yanıt verdiler.

Erdem Çenesiz: 32 yaşında. Seramik fabrikası sahibi. 1997 yılından bu yana yarışıyor. Çeşitli kategorilerde Türkiye pist şampiyonluğu var.
Osman Güney: İşadamı. 35 yaşında. 1998 yılından beri yarışıyor.
Taner Şengezener: 31 yaşında. 2000 yılında Türkiye ralli şampiyonu oldu. Yarışın favorileri arasında gösteriliyor.
Ömer Erdem: 33 yaşında. Merkez Dağıtım Pazarlama genel müdürü. İlk yarışını 1999 yılında acemi bir pilot olarak Palio Cup'a katılarak gerçekleştirdi. 2001 yılında hem ralli hem de Türkiye pist şampiyonu oldu. İş hayatındaki yoğunluk nedeniyle yarış pistlerinden iki yıl uzak kalan Erdem, Seat Cup Türkiye yarışları ile pistlere dönüyor.

Ertan Nacaroğlu (35)
Bir gün bir otomobil dergisini karıştırırken orada rallide havada uçan, yan dönmüş bir otomobil gördüm. Çok ilgimi çekti. Türkiye'de de bu otomobil yarışlarının olduğunu öğrenince ben de başladım. Birkaç ufak kaza geçirince bir uğur taşısam iyi olur diye düşündüm. Ama bir etkisini görmedim ve bıraktım.
Bu iş mesleğim olsun isterdim ama bundan para kazanan pilot sayısı çok az. Onlar da co-pilot olarak kazanıyorlar. Çünkü Türkiye'de firmalar arasında ciddi rekabet yok. Team Active adında bir motorsporları takımım var. Formula 3 otomobillerimizle yarışmak isteyen pilotlara servis veriyoruz.
Sekiz yarışın hepsinde birinciliği hedefliyorum. İşte de eğitim veriyorum, otomobil kullanıyorum. O yüzden vakit ayırma konusunda zorluk çekmiyorum.

Veysel Kadayıfçıoğlu (35)
Armatörüm. Herkesin bir hobisi var, benimki de bu. En büyük zevkim araba yarışlarına katılmak. Geçen yıl başladım. İçlerinde en çıtır olan benim bu yüzden. Daha önce neden başlamadım diye çok üzülüyorum.
İş hayatımı çok olumlu yönde etkiliyor. İşlerime daha rahat konsantre oluyorum. İddialı değilim. Arkadaşlarla aynı atmosferi paylaşayım yeter. Eşim destekler ve yarışlarımı da izler. Yarıştan önce de heyecanlı olurum. Daha tecrübeli arkadaşlarıma ne yapmam gerektiğini sorarım.

Ozan Şer (28)
İşadamıyım. Sanayi ve duty free mağazacılığıyla uğraşıyorum. Bu hobimin kendi işim olmasını istemezdim çünkü çok ciddiye almak istemiyorum. Şirketimde yönetici olduğum için istediğim gibi zaman ayırabiliyorum. Ama şirketi yönetmek daha kolay. Karım başta karşı çıkıyordu ama geçen sene birinci olunca evhamlanmaktan vazgeçti.
Geçen sene yarışmaya başladım. İlk katıldığım yarışta herhalde durumu çabuk kavrayarak birinci bitirdim. Bu sene ne olacağını bilmiyorum. Bu biraz hissetmekle alakalı. Hissetikçe arabaya uyum sağlıyorum. Seat Cup çok ciddiye alınması gereken bir yarışma.
İlk yarışta değişik pistte yarışacağımız için çok endişe duyuyorum. İlk yedinin içinde olmayı planlıyorum. Ertan Nacaroğlu bence ilk üçün içinde kesin olacak isimlerden biri.

Hakan Güven (38)
İnşaat sektöründe çalışıyorum. Marshall Boya'nın Anadolu yakası distribütörüyüm. Yarışçılık benim için bir hobi. Çalıştığım şirket beni çok destekliyor Zaten dört yıldır onların sponsorluğunda yarışıyorum.
Pist yarışlarının en büyük avantajı fazla vakit ayırmamızın gerekmemesi. Sadece hafta sonları çalışıyoruz.
Her pilot yarışa başlarken iddialıdır. Ben de iddialıyım. Ama iyi giderken herhangi bir mekanik arızadan dolayı yerimiz birden değişebiliyor. Şampiyonada iyi bir derece alacağıma inanıyorum. Yanımda özel uğur taşımam. Yarış öncesi konsantre olurken arabamın içine girip üç-beş dakika zaman geçiririm. Gergin olmam ama kimseyle de konuşmam. Yarışlarda odak noktası ayak baş parmağımız ve beynimiz arasında gidip geliyor. O yüzden konsantrasyonumuzu çok iyi sağlamamız lazım. Ne kadar soğukkanlı olursak o kadar iyi.

Şerif Yardımcı (53)
Fransa ve İtalya'dan aldığım eski yatları satıyorum. Motorsporlarına 1973'te 23 yaşındayken başladım. Otomobili ve otomobil kullanmayı çok severdim. Bu iş bence genlerden geliyor. Babam DP'nin bakanlarındandı ama o da gençliğinde Ford'un düzenlediği bir yarışa katılmıştı. Şimdi kızım Selin ve oğlum Celal de Formula 3 pilotu.
Karım bu konuda çok evhamlanıyor. Oğlum bir yarışta takla attı. Karım da evde takla attı ama bu iş beni hayata bağlıyor. 53 yaşındayım, yarıştıklarım 25-26 yaşında. Bu işe o yüzden benim doktorum, hastanem diyorum. Onlara vereceğim parayı buraya harcıyorum. Müthiş bir adrenalin var; bu beni çok rahatlatıyor.
Seat Cup'ta iddialıyım. Bu pilotlar hiçbir zaman aynı anda yarışmadı. Mutlaka ilk beşte olmam lazım. Yarıştan önce herkesle ilişkimi keser ve arabama hep erken giderim. Ayrıca kaç kilometre olursa olsun pisti mutlaka yürüyerek gezerim.

Ali Gülan (45)
Ben en tecrübelilerinden sayılırım. Senelerce karting yaptım. Uluslararası yarışmalara katıldım. 5 yıldır Formula 3'te yarışıyorum. Birinci olamadım ama ikinciliklerim var. Esas olarak inşaat sektörüyle ilgileniyorum. Aytaç Biter'le dünya ralli şampiyonasına da girdik. Hedefimiz bu sene de girmek.
Ben işimden fedakarlık yapıyorum. Spor daha ağır basıyor. Diğer otomobil sporlarını da yapıyorum. Herkes gibi ben de iddialıyım. Arkada kalmak kimsenin hoşuna gitmez.
Oğlum 08.02.1988 doğumlu.
O rakamlardan esinlenerek arabamın numarasını 8 seçtim. Eşim beni kösteklemiyor diyelim.

Kenan Yılmaz (42)
Avukatım. İşim de çok monoton sayılmaz, her an doluyum. Ama ben bunu hayatta kendim için yaptığım yegane şey olarak görüyorum. Çünkü bir tarafta ailem, işim var. Her zaman işin içinde birileri var ve onlar için yaşıyorsun. Motorsporlarını beni deşarj eden ve yoğun iş tempoma dayanmam için sunulan bir olanak olarak görüyorum. Dereceye girmesem bile o bir hafta çok keyifli geçiyor, dereceye girersem daha da keyifli oluyor.
32 yaşında başladım. 10 senedir yarışıyorum. Her zaman otomobilleri çok severdim. Babam da otomobilciydi, onun cesaretlendirmesiyle arabayı da erken kullanmaya başladım. Uno Cup'a katılmıştım, orada birinci olunca gerisi geldi.
İddiasız olursam bu işi yapamam. Her zaman ilk üç ya da beş için yarıştım. Ama buradaki bütün yarışçıların çok başarılı bir geçmişi var. Bence ilk on çok kuvvetli. Her yarışta farklı bir birinci görebiliriz burada. İlk beşe girersem çok büyük başarı olarak göreceğim.
Karımın en büyük desteği bu işe mani olmaması. Çünkü sevdiğin birini orada görmek zor bir şey. Yarışlarıma çok gelmez ama geldiğinde de beni destekler.

Mert Aytuğ (20)
14 yaşından beri yarışıyorum. Bir sezon Palio Cup'ta yarıştım. Geçen sene Formula 3'e katıldım ve dördüncü oldum. Sabancı Üniversitesi hazırlık sınıfındayım. Hobi olarak başladım ama profesyonelliğe doğru gidiyorum. İddialıyım, herkes gibi benim de hedefim ilk beşe girmek. Bence başaracağım.
Herkesi etkilediği gibi beni de etkiliyor. Röportaja bile okuldan izin alıp geldim. Cumartesi ders çalışıyor, pazar da yarışa katılıyorum. Özel hayatımı fazla etkilemiyor. Kimi alışveriş yapar eğlenir, ben de böyle mutlu oluyorum.
Yarışlardan önce durgun olurum. Kimseyle konuşmam. Tek başıma yarışı düşünürüm. Ailem, özellikle de babam çok destekliyor. Bana "Küçükken araba yarışçısı ya da baterist olmak isterdim, seni de araba yarışçısı yapmak istiyorum" diyor. Kardeşimi de bateriye yönlendirdi.

Aytaç Biter (39)
Toshiba'nın genel müdürüyüm. Ali Gülan sayesinde motorsporlarına başladım. 2001 yılında tanıştık. Otomobillere meraklı olduğunu ve yarıştığını öğrendim. Benim de eskiden beri otomobillere ilgim vardı. Bir gün piste gelmemi teklif etti. Gidiş o gidiş. Üç senedir yapıyorum. Geç başladığım için pişmanım.
Ben ralli sezonlarını kovalamayı düşünmedim. Yarışlar hafta sonu olacağı için kabul ettim. Bu bana bir tatil gibi geliyor. İş hayatımı olumlu etkiliyor. Tamamen her şeyi sıfırlamış oluyorum. Çünkü sadece yarışa konsantre oluyorum. Ben tatilde bile iş için cep telefonumu açık tutarken yarışlarda kapatıyorum.
Hem iddialıyım hem değil. Diğer pilotlar bana göre çok daha tecrübeli. Daha önce Formula 3'te yarıştım ama bu ondan daha farklı. İlk 10'da başlayıp sonra da ilk üçü hedeflemeyi düşünüyorum.
Eşim karşıydı çünkü tehlikeli olduğunu düşünüyordu. Sonra onu piste götürdüm ve gezdirince ikna oldu. İspanya'daki yarışa beraber gidiyoruz. İzlediğini bilmek beni daha temkinli olmaya itiyor.

Mürşit Ünat (40)
Bir otomobil kiralama firmasının ortağıyım. Öğrencilik yıllarımda seyirci olarak başladım. O zamanlar maddi imkanlarım elvermiyordu. Daha sonra otomotiv işine girince Tofaş'la bir iş ilişkimiz oldu. Onlar Palio Cup'ı düzenliyorlardı. O zamanlar ismi duyulmamış pilotları almıyorlardı, ben torpille girdim. İlk sene sonuncu oldum, ikinci sene ortalardaydım, son sene şampiyonluğa adaydım ama dördüncü yarışta kaza yapıp kaybettim.
Karım ne destekliyor ne de köstekliyor. İşin doğrusu çok sevmiyor. Ama benim hobim bu ve başka bir hobim yok. Arada bir yarışlarıma gelir. Orada olması beni etkilemez.

Engin Kap (41)
Bir ilaç şirketinde genel müdürüm. Motorsporları hobimdi. Çok değişik alanlarda fiziksel güce dayalı motorsporları yaptım. İş hayatım önde geliyor ama böyle bir denge kurmam şart.
İşime çok pozitif etkisi olduğunu söyleyebilirim. Hafta sonu için bile olsa işin o yoğun atmosferinden çıkıp başka bir şeye konsantre olmak insanı rahatlatıyor. Aynı zamanda bu fiziksel bir aktivite. Vücut olarak da insan kendini şarj edilmiş gibi hissediyor.
Hırslıyım ama stresli değilim. Bugüne kadar gördüğüm en profesyonel yarışlardan biri. Çok heyecanlı geçecek. İddialıyım ama neredeyse herkes benden daha tecrübeli. İlk beş içinde olmayı ümit ediyorum. Çocuklarım çok destekliyor. 9 yaşında oğlum var ve yarışlara çok meraklı. Bu işle ilgilenip ilgilenmemeyi ona bırakıyorum.