Bilim dünyasının öncü kadınlarından Maria Sibylla Merian'ın Darwin'den 150 yıl önce yaptığı çizimler hala güncelliğini koruyor. Maria Sibylla Merian, popüler bilim dünyasında pek tanınmayan bir isim. Ancak Darwin’den 150 yıl önce yaptığı çalışmalarla etnomoloji ve botanik alanında bir öncü olarak nitelenmeyi hak ediyor. İsviçreli-Alman bir ailenin kızı olan Merian, henüz küçük bir çocukken çiçek resimleri çizmeye başladı. Büyüdükçe dikkati böceklere yöneldi. Evin bodrumunda tırtıllar besliyor, onların dönüşümünü gözlemliyor ve notlar alıyordu. Zaman içinde kelebekler, güveler ve tüm böcekler ilgisini çekmeye başladı. Bu meraklı çocuk, büyüyünce bir sanatçı, botanikçi ve entomolojist olacaktı. En çok bilinen ve 1705 yılında basılan eseri “Metamorphosis insectorum Surinamensium,” 2016 yılında yeniden yayınlandı. Darwin’in Türlerin Kökeni kitabından 150 yıl önce yazılmış olan bu çalışma, entomoloji alanında çığır açıcı çizimler içeriyor. Merian’ın çiçek çizimlerinin yer aldığı ilk kitabı “Neues Blumenbuch” 1679 yılında yayınlandı. Bunu “Der Raupen wunderbarer Verwandlung (Tırtılların Muhteşem Dönüşümü)” adlı kitap izledi. Yazar Andrea Wulf’a göre bu kitap o güne dek bu alanda yazılmış olanlardan çok farklıydı. Merian, türleri düz bir zeminde göstermek yerine onların bitkilerle ilişkisini de çizmişti. Tüm bilim insanlarının canlıları olabildiğince dar kategorilerde tasnif etmeye çalıştığı bir devirde o, tam tersi bir yolu izlemiş, türleri geniş doğal ortamlarında ele almıştı. Herkes ayrım noktalarına odaklanmışken, onun çabası bağlantıları bulmak yönünde idi. Merian bir ressam ve bir entolomolojist olarak bilinen bir isim haline geldi. Böcekleri kendi doğal yaşam ortamlarında gözlemlemek istiyordu. Sonunda kız kardeşi ile beraber uzun bir gemi yolculuğu ile Güney Amerika’nın kuzeydoğu sahillerine, Surinam’a gitti. Merian ve kızkardeşi Surinam’da iki yıl kaldılar. Bu süre boyunca böcekler, hayvanlar ve bitkiler üzerine çalıştılar, çizimler yaptılar. İşte ünlü “Surinam’ın böcekleri” kitabı böyle ortaya çıktı. Merian’ın çalışması o zamana kadar genel kabul görmüş pek çok teoriyi altüst etti. Bunların içinde böceklerin çürüyen maddeden kendi kendine oluştuğuna dair yaygın teori de vardı. Merian’ın yıllar boyunca biriktirdiği ve çizimlere, kitaplara döktüğü bilgi sadece doğa hakkında bilinmeyen bazı noktaları aydınlatmakla kalmadı, aynı zamanda bilim ve tıp dünyasına da çok önemli katkılar yaptı. 1717 yılında 69 yaşında iken ölen Merian’ın çizimleri hem koleksiyonerler hem de bilim insanları arasında hala popülerliğini koruyor.