Diyadin olayında şok iddia!

Tutanağı, çocukları öldüren polislerin tuttuğuna dikkati çeken Aydemir ailesinin avukatı Adnan Arslan ise, "Çocuklar çatışma için orada olsaydı Glock marka tabanca değil, kaleşnikof ve başka teçhizatları olurdu. Tutanak inandırıcı değil" itirazını yöneltti.

Buna karşılık tutanakta çocukların sivil kıyafetli olduğu ve çatışma yaşanmadığı da belirtildi.

Glock iddiası

Diyadin Savcılığı'nca PKK'lıların İlçe Jandarma Komutanlığı'na yönelik saldırılarından sonra çıkan çatışma sırasında fırın işçisi Orhan Aslan

(17) ve Muhammet Aydemir (15) isimli çocukların öldürüldükleri olayla ilgili soruşturmada olay yeri inceleme tutanağı, olaydan 2 gün sonra dosyaya girdi.

Edinilen bilgiye göre iki çocuğun öldürüldüğü çatışmaya katılan özel harekatçı polislerin imzaladığı tutanakta, PKK saldırısından sonra çıkan çatışmalar sırasında devriye atarken iki kişinin kaçarak fırının yanındaki depoya saklandıkları belirtildi. Tutanakta iki kişinin, "teslim ol" çağrısı yapılmasına rağmen ses çıkarmadıkları ve bunun üzerine polisin iki kişinin üzerine doğru ilerlerken Muhammet Aydemir'in Glock marka tabancasını çektiği ileri sürüldü. Polis, 15 yaşındaki Aydemir'in tabancayı kendilerine doğrultması üzerine ateş ederek iki kişiyi öldürdüklerini tutanağa geçirdi. Olaydan sonra polisin öldürülen çocuklara örgüt militanlarının giydiği dağ kadrosu kıyafeti giydirmeye çalıştığı iddia edilmişti. Tutanakta ise iki çocuğun "dağ kadrosu" kıyafeti değil, sivil kıyafetler giydikleri de belirtildi.

Çatışma olmamış

Avukat Arslan, tutanağı operasyona katılan, çatışmaya giren kolluk görevlilerinin tuttuğuna dikkat çekerek "15 yaşındaki çocuğun elinde Glock marka tabanca olduğu iddiası inandırıcı değil. Bu çocuklar çatışmaya girecek kişiler olsalar, Jandarma Komutanlığı'na saldırı yapılan bir ortamda üzerlerinde kaleşnikoflar, teçhizatlar olurdu.

Üstelik tutanağı doğru kabul etsek bile birinin elinde tabanca var, diğerinde bir şey yok. Üstelik tabanca ateşlenmemiş bile. Yani bir çatışma yok ortada. Kaldı ki, böyle bir silahlı saldırı sırasında çalıştıkları fırının önünde olmaları ve sonra da fırının deposuna doğru kaçmaları da hayatın olağan akışına aykırı" dedi.

Arslan, olay yerindeki bir işyerinin güvenlik kamerasında çekilen görüntülerde çocukların fırının önünde olduğu ve çatışma çıkması üzerine depoya saklanmak için koştuklarının görüldüğünü de belirterek "Bu görüntüler gerçektir ve olayın nasıl olduğunu ortaya koymaktadır"diye konuştu.