Azil soruşturması Trump’ı zorluyor

ABD Başkanı Donald Trump, hakkında devam eden azil soruşturması nedeniyle oldukça sıkıntılı günler geçiriyor. Önceki gün, soruşturmanın kilit isimlerinden biri olarak öne çıkan ABD’nin Avrupa Birliği Büyükelçisi Gordon Sondland ifade vermiş ve bu ifadede Trump’ı zora sokacak ayrıntılar yer almıştı.
Dün de, eski Beyaz Saray danışmanı ve Rusya uzmanı Fiona Hill ile David Holmes ifade verdi. Hill ifadesinde önemli bilgiler paylaşırken, Trump’ın bazı söylemlerini boşa çıkaracak bir tanıklık yaptı. Hill, Trump’ın iddialarının aksine, Ukrayna’nın 2016 Başkanlık seçimine bir müdahalesi olmadığını açıkladı. Hill, ABD’de gerçekleştirilen başkanlık seçimine Ukrayna’nın değil Rusya’nın müdahalesi olduğunu ve bunun kanıtlarla sabit olduğunu ifade etti.

Bu ifade, Trump’ın tersi yöndeki açıklamalarıyla çelişti. Hill, bu yalan söylemin Rus gizli servisi tarafından yayıldığını açıkladı. Holmes ise ifadesinde, kendisine Trump’ın Ukrayna’yla ilgili olarak sadece “Biden soruşturması gibi büyük şeylerle” ilgilendiğinin söylendiğini anlattı. Holmes da, başka tanıklar gibi, Trump’ın avukatı Rudy Giuliani’nin Ukrayna’daki olası soruşturmayla bizzat ilgilendiğini belirtti.

ABD’nin Avrupa Birliği Büyükelçisi Gordon Sondland’in önceki günkü ifadesinin ABD’de yarattığı etki de sürüyor. Trump’ın, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e, Joe Biden ve oğlu Hunter Biden’ın ülkedeki yolsuzluk faaliyetlerini araştırması konusunda kendisine bizzat bir şey söylemediğini belirten Sondland, buna rağmen Trump’ın kişisel avukatı Rudy Giuliani’nin bu konuda kendilerine baskı yaptığını ifade etmişti. Sondland, Trump’ın bu kapsamda Giuliani üzerinden Ukrayna’ya baskı yaptığını hatta “Biden’e soruşturma açılmadığı sürece Zelenskiy’nin Beyaz Saray’a gelemeyeceğini” söylediğini ileri sürdü. Sonland’in bu sözleri Amerikan basınında büyük ses getirdi.

Büyük harfle not almış!

Öte yandan Trump’ın, Sondland’ı televizyondan dinlerken keçeli kalemle notlar aldığı ortaya çıktı. Beyaz Saray’da gazetecilerin karşısına geçen Trump, büyük harflerle yazdığı bu notları okudu. Notlarda, “Hiçbir şey istemiyorum. Hiçbir şey istemiyorum. Quid pro quo (Verilen bir şey karşılığında alınan bir şey) istemiyorum. Zelenskiy’e doğru olan şeyi yapmasını söyle. ABD Başkanı’nın son sözü bu” ifadeleri yer alıyor.

Daha önce de yazım hatalarıyla gündeme gelen Trump’ın, Zelenskiy’nin adını yanlış yazması da dikkat çekti. Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile temmuzda telefon görüşmesi yapmış, görüşmede Trump’ın, Zelenskiy’e, rakibi Joe Biden ve ailesini soruşturması durumunda ABD’nin ülkesine yardım edeceğini söylediği iddia edilmişti. ABD Kongresindeki Demokratlar da bu iddia üzerine azil soruşturması başlatmıştı. Temsilciler Meclisi’ndeki İstihabrat Komitesinin önümüzdeki günlerde, delillerin azil için yeterli olup olmadığı yönünde bir karar vermesi bekleniyor. Karar bu yönde olursa süreç Senato’ya taşınacak.

Soruşturdukça oyu artıyor!

ABD’de yapılan bir anket, azil soruşturmasının devam ettiği kasım ayında Başkan Donald Trump’ı onaylayanların oranının 2 puan arttığına işaret etti. Gallup’ın bin 15 yetişkin ABD’li üzerinde yaptığı anket sonucuna göre Trump’a onay oranı yüzde 43’e yükseldi. Ankete katılanlardan yüzde 48’i Trump’ın azlini desteklediğini vurgularken, yüzde 50’si Başkan’ın azline karşı çıktığı yönünde fikir bildirdi. Öte yandan raporda, 1970’lerde azil soruşturması açılan eski ABD Başkanı Richard Nixon’ın azil soruşturmasının ardından onay oranlarında ciddi bir azalma gözlendiği anımsatıldı.