İngiltere’yi terör korkusu sardı

Geçtiğimiz yıl pek çok terör saldırısıyla sarsılan İngiltere’yi, yeniden terör korkusu sardı. Bu şüphe, bizzat İngiltere Güvenlik Bakanı Ben Wallace tarafından gündeme getirildi.

Güvenlik Bakanı Wallace, ülkeye yönelik kimyasal veya biyolojik silah içerikli muhtemel bir terör saldırısı ihtimalinin giderek arttığını öne sürdü. Londra’daki güvenlik konferansında konuşan bakan, “Düşmanlarımızın, hırsları uğruna, tek sınırlarının hayal güçleri olduğu suikastler öngörüyorum. Ben burada konuşurken, teröristler, bizleri sokaklarımızda öldürmek için yeni yollar keşfetmekle meşguller. Tam teçhizatlı kimyasal ve biyolojik silahlı saldırılar yaklaşıyor. Teröristler, cephanelerini geliştirmekte ve bununla ilgili çalışmalar yürütmekte. Bizler, bu ihtimalin sokaklarımızda yaşanacağı güne karşı hazırlıklı olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Savaş meydanı!

İngiltere Polis Teşkilatı’nın Karşı-Terör Birimi’nin başında bulunan Neil Basu da, aynı konferansta yaptığı açıklamada, benzer tehlikeye dikkati çekti. Wallace’ın kimyasal ve biyolojik tehditlere ilişkin uyarılarını değerlendiren Basu, “Bu tip şeyler normalde savaş meydanlarında kullanılır. Bir zamanlar savaş meydanlarında kullanılan şeyler, şimdilerde ülke topraklarında kullanılacak bir hale getirilmek isteniyor” diye konuştu. Bakan Wallace tarafından gündeme getirilen iddiaların ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan Basu, “Ve bu tehditlere karşı koyabilecek hazırlıkları yaptığımızdan emin olmalıyız” dedi.

İngiliz güvenlik birimleri, DAEŞ adına Irak ve Suriye’de savaşmak için giden vatandaşların, beraberinde savaş taktikleriyle dönmelerinden endişe duyulduğunu sıkça dile getiriyor. Ülkede geçtiğimiz yıl meydana gelen terör saldırılarında 36 kişi hayatını kaybetmişti. Bununla birlikte İngiliz güvenlik güçleri, kuvvetle muhtemel suikast olarak nitelendirilen ve büyük zarara yol açabilecek yaklaşık 17 saldırının önlendiğini duyurmuştu.

Bellingcat grubunun kurucuları iddialarını bir basın toplantısıyla açıkladı.

Skripal olayında yeni iddia

Eski Rus ajan Sergey Skripal ve kızı Yuliya’nın mart ayında İngiltere’nin Salisbury kentinde zehirlenmesi olayıyla ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. İngiliz araştırmacı blogger grubu Bellingcat, Skripal ve kızını zehirleyen iki şüpheliden biri olan Aleksandr Petrov’un, Rus istihbarat servisi “GRU” için çalışan bir askeri doktor olduğunu ve gerçek adının Aleksandr Yevgenyeviç Mişkin olduğunu ileri süren bir rapor yayınladı. Raporda “Bellingcat olarak Aleksandr Petrov takma adıyla Salisbury’e giden ikinci şüphelinin aslında GRU için çalışan Dr. Aleksandr Yevgenyeviç Mişkin isimli eğitimli bir askeri doktor olduğunu tespit ettik” ifadelerine yer verildi. Buna göre, Arhangelsk doğumlu “Mişkin”in, tıp çalışmaları döneminde GRU tarafından işe alındığı ve 2010 yılında “sahte bir kimlikle” Moskova’ya yerleştirildiği de iddialar arasında yer aldı. Söz konusu iddiayla ilgili Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise, bundan sonra basında yer alan haberler hakkında açıklama veya yorum yapmayacaklarını ifade etti.