20.10.2011 - 14:21 | Son Güncellenme:
Ulusal Geçiş Konseyi (UGK) yetkilisi Abdül Mecid, Muammer Kaddafi’nin başından ve her iki bacağından yaralı vaziyette ele geçirilmesinin ardından hayatını kaybettiğini doğruladı.
UGK yetkilileri, Kaddafi’nin Sirte yakınlarında NATO saldırısından kaçmaya çalıştığı sırada vurulduğunu ve yakalandığını ifade etti. Yetkililer, Sirte’de bir delikte saklanan Kaddafi’nin "Vurmayın, vurmayın" diye bağırdığını da kaydetti.
Öte yandan ABD, Kaddafi’nin ele geçirildiğini henüz doğrulamadı.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Beth Gosselin, Kaddafi’nin yakalanmasıyla ilgili haberleri gördüklerini, ancak henüz bunu doğrulayamayacaklarını ifade etti.
UGK’nin kısa süre içinde konuyla ilgili basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor.
KADDAFİ'NİN OĞLU DA YAKALANDI
Libya’da Sirte’de düzenlenen operasyonda Kaddafi’nin oğlu Mutassım’ın da ele geçirildiği bildirildi.
Libya televizyonu "Özgür Libya", Sirte’deki operasyonda Mutassım Kaddafi’yle birlikte iç güvenlik servisi şefi Mansur Dau ve Libya istihbarat servisi şefi Abdullah Senussi’nin de yakalandığını duyurdu.
Operasyonda ayrıca, Kaddafi rejiminin savunma bakanı Ebubekr Yunus Cebir’in de öldürüldüğü bildirildi.
Kaddafi’nin sözcüsü Musa İbrahim’in de ele geçirildiği UGK yetkilileri tarafından açıklandı.
TRABLUS'TA SEVİNÇ GÖSTERİLERİ YAPILIYOR
Libya’nın devrik lideri Muammer Kaddafi’nin yakalandığı haberleri başkent Trablus’ta büyük sevinç dalgasına yol açtı.
Libyalılar sokaklara döküldü, yeni milli marşlarını söylüyor. Başkentin merkezinde toplanan binlerce kişi zaman zaman tekbir getirerek, Kaddafi’nin yakalanmasından duydukları sevinci ifade ediyor.
BERLUSCONI: “KADDAFI ÖLDÜ, SAVAŞ BİTTİ”
LİBYA’nın devrik lideri Muammer Kaddafi’nin öldürüldüğü haberleri üzerine, dünya liderlerinden yorumlar gelmeye başladı. İtalya Başbakanı Berlusconi, “Savaş şimdi bitti” yorumunu yaptı.
Başbakan Silvio Berlusconi, Kaddafi’nin ölümüyle ülkedeki savaşın sona erdiğini vurgularken herkesin ölümlü olduğunu hatırlatmak için Latince’den alıntı yaparak, “İşte dünyanın ihtişamı böyle geçiyor” anlamına gelen "Sic transit gloria mundi" cümlesini kullandı. İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini, Kaddafi’nin ölümünün büyük Libya halkının zaferi olduğunu söylerken, ülkenin Savunma Bakanı Ignazio La Russa ise, Libya’nın yeni liderinin Mustafa Abdülcelil olmasını umduğunu söyledi.
YAKALANMA SÜRECİ BÖYLE GELİŞTİ
Libya’da Muammer Kaddafi karşıtı gösterilerin başladığı şubat ayından bu yana olayların gelişimi şöyle oldu:
15/16 Şubat: İnsan hakları savunucusu Fethi Tarbel’in tutuklanması Bingazi’de olayların çıkmasına neden oldu.
24 Şubat: Hükümet karşıtı güçler, Kaddafi’nin askerlerini yendi ve kıyı kenti Misrata’nın kontrolünü ele geçirdi.
26 Şubat: BM Güvenlik Konseyi, Kaddafi ve ailesine yaptırım uygulanacağını açıkladı.
28 Şubat: AB ülkeleri Kaddafi’ye karşı yaptırım kararı aldı.
5 Mart: Bingazi’de kurulan Ulusal Geçiş Konseyi (UGK), kendini Libya’nın tek temsilcisi olarak ilan etti.
AFRİKA ÜLKELERİ VE ARAP DÜNYASINDA EN UZUN SÜRE İKTİDARDA KALAN LİDERDİ
Libya’da bugün öldürüldüğü açıklanan Muammer Kaddafi, Afrika ülkeleri ve Arap dünyasında en uzun süre iktidarda kalan liderlerden biriydi.
Kaddafi, 1969 yılında Kral İdris’i kansız bir darbeyle devirip iktidara geldiğinde sadece 27 yaşında genç bir subaydı.
Muhaliflerine göz açtırmayan Albay Kaddafi, petrol zengini çöl ülkesinde tam 42 yıl boyunca kontrolü elinde tutmayı başardı.
1942 yılında Sirte’de doğan Kaddafi, Bedevi bir aileden geliyordu.
Bingazi Üniversitesi’nde coğrafya eğitimi aldı, ancak orduya katılmak için okuldan ayrıldı.
Kaddafi, iktidarı ele geçirdikten sonra Arap milliyetçisi ve İslam dininin ışığında emperyalizm karşıtı bir politika uygulamaya başladı. Libya’da küçük şirketlere izin verilirken, büyük çaplı şirketlerin sahibi devletti.
Gençliğinde Mısır lideri ve Arap milliyetçisi Cemal Abdül Nasır’a hayranlık besleyen Kaddafi, Libya, Suriye ve Mısır’ın bir federasyon çatısı altında birleşmesini istemişti.
İnsan hakları örgütleri, muhaliflerine baskı uygulamasıyla bilinen Kaddafi yönetiminin çok sayıda muhalifi cezaevlerine gönderdiğini ve bir kısımını da idam ettiğini belirtiyor.
Ebu Salim cezaevinde binlerce mahkumun bulunduğu, bir keresinde 1200 mahkumun sadece 3 saat içerisinde asıldığı iddia edilmişti.
Kaddafi, 1978 yılında Mısır ile İsrail arasındaki Camp David anlaşmasına karşı Arap muhalefetinin örgütlenmesinde de önemli rol oynadı. Daha sonra, İsrail-Filistin çatışmasının nasıl çözüleceği konusundaki aşırı görüşleri nedeniyle bazı Arap ülkeleri tarafından dışlanan Kaddafi, dış politikasını Arap ülkelerinden Afrika’ya doğru değiştirdi.
Tuhaf davranışlarıyla ve giyim tarzıyla tanınan Kaddafi, yurt dışı seyahatlerinde çok sayıda kadın asker tarafından korunan bir Bedevi çadırında kalıyordu.
Eylül 2009’da Kaddafi BM Genel Kurulu’ndaki ilk konuşması için ilk kez ABD’ye gitti. 15 dakika konuşması gerekiyordu, ama 1,5 saati aştı. BM Sözleşmesini yırttı, Güvenlik Konseyi’ni El Kaide benzeri bir terörist grup olmakla suçladı ve daha önceki sömürgeci yönetimlerin Afrika ülkelerine 7,7 trilyon dolar tazminat ödemesini istedi.
Kaddafi, Batı tarafından çok sayıda terörist grupla güçlü bağlantıları olduğu için suçlanıyordu. Bu gruplar arasında Kolombiya’dan FARC ve Kuzey İrlanda’dan İRA da vardı. Hatta zamanın ABD Başkanı Ronald Reagan, Kaddafi’yi bir defasında "çılgın köpek" diye niteledi.
Kaddafi, Pan Am şirketine ait bir yolcu uçağının 1988 yılında İskoçya’nın Lockerbie kasabası üzerindeyken düşürülmesi nedeniyle uluslararası camia tarafından yıllar boyu dışlandı. 270 kişinin öldüğü olayla ilgili sorumluluğu kabul etmeyen Kaddafi, sonunda Libya’nın olayla ilgisini ve kurbanların her birinin ailesine 10 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Kaddafi aynı zamanda ülkesindeki tüm kitle imha silahlarını kaldıracağını da taahhüt etti.
Bu olay, Kaddafi’nin yeniden Batılı ülkelere yakınlaşmasını sağladı.
Ancak Şubat ayında Bingazi’de kendi iktidarına karşı başlayan ayaklanmanın ardından, göstericileri tek tek yakalayacağına dair söz verdi.
SON GÖRÜNTÜSÜ OLDU: