Trump’a karşı ‘direniş’

ABD’de Trump yönetiminin içinde yer alan üst düzey bir yetkili tarafından New York Times için kaleme alınan makale büyük ses getirdi. İsmini açıklamayan yetkili, makalede ABD Başkanı Donald Trump’a karşı yönetim içinde oluşan ‘direnişi’ yazdı. “Trump yönetimi içindeki direnişin bir parçasıyım” başlıklı makalede, yönetim içindeki bir grubun ‘Trump gidene veya görevden alınana kadar gündemini ve ülke için kötü sonuçlar doğurabilecek eğilimlerini sessizce engellemek için çalıştığı’ yazıyor.

“Trump’ın tam olarak anlayamadığı şey, kendi yönetimindeki birçok üst düzey görevli gündeminin bazı kısımlarını ve en kötü heveslerini bozmak için özenle çalışıyor. Bunu biliyorum çünkü ben de onlardan biriyim” ifadelerine yer verilen makalede, buna karşın bu direnişin yönetimin başarılı olmasını istediği kaydedildi. Makaleye kaleme alan yetkilinin bir Cumhuriyetçi olduğu “Bizimkisi soldan çıkan bir ‘direniş’ değil. Biz yönetimin başarılı olmasını istiyoruz” sözleriyle ifade ediliyor.

‘Azledilmesini düşündük’

Başkanın devlete zarar veren hareketleri olduğuna dikkat çekilen makalede, “Bu nedenle Trump yönetiminden bazı kişiler Trump’ın görev süresi bitene kadar yanlış hareketlerini engellerken demokratik kuruluşlarımızı da korumaya yemin ettik” ifadelerine yer verildi. Makalede, Beyaz Saray’daki bir grup danışmanın, Trump’ın azledilmesi için ‘başkanın görevini yerine getirebilme ehliyeti olmadığı hükmünü’ içeren ABD anayasasının 25’inci ek maddesini gündeme getirmeyi düşündüğü ama sonunda vazgeçildiği de iddia ediliyor.

Üst düzey yetkili, makalede ABD’lilere de seslenirken, Beyaz Saray’da hala ‘yetişkinlerin’ olduğu yönünde telkinde bulunuluyor. Bununla birlikte Trump döneminde özellikle dış politika konusunda oluşan iki başlılığa dikkat çekiliyor. Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un gibi isimlerle yakın olmasına karşın yönetimin geri kalanının ABD’nin geleneksel müttefikleriyle yakın bir ilişkiyi sürdürdüklerine dikkat çekiliyor. Makalede, Trump’ın düşünce, piyasa ve insanların özgürlüğüne gereğince saygı duymadığı gibi basını da “halkın düşmanı” olarak nitelemesi eleştiriliyor. Makale, kıdemli gazeteci Bob Woodward’ın Beyaz Saray’da Trump’ın kararlarının engellenmesi için çevrilen entrikaları anlattığı kitabın bölümlerinin Washington Post gazetesinde paylaşılmasından bir gün sonra yayımlandı.

Söz konusu makaleye Trump’tan da yanıt gecikmedi. Trump Beyaz Saray’da şeriflerle görüşmesinde makaleyi “korkak bir makale” olarak niteledi ve New York Times’ı da bu yazıyı yayınlaması nedeniyle eleştirdi. Twitter üzerinden yaptığı açıklamalardaysa ilk olarak sadece “İhanet?” ifadesini kullanan Trump, daha sonra attığı tweet’te “Eğer bu sözde üst düzey yetkili gerçekten varsa ve New York Times’ın başka bir düzmece kaynağı değilse, eğer bu korkak kişi gerçekten varsa, New York Times, ulusal güvenlik gerekçesiyle bu kişiyi hükümete ihbar etmeli” dedi. Trump konuyla ilgili paylaştığı son tweet’inde “Derin devlet ve sol ile onların maşası Yalan Haber Medyası çılgına döndü ve ne yapacağını bilemiyor. Ekonomi hiçbir zaman olmadığı kadar parlak” ifadelerini kullandı. Trump ayrıca “Bataklığı kurutuyorum ama bataklık savaşıyor” dedi.

Trump’ın makaleyi yazan kişinin bulunması için Beyaz Saray’da yetkililere talimat verdiği ifade ediliyor.

Pence ve Pompeo: Biz değiliz

Makalenin yayımlanmasının ardından yazarın kim olduğuna yönelik büyük bir merak oluşurken, Trump yönetiminin üst düzey yetkilileri makaleyi kaleme almadıkları yönünde açıklamalar yaptı. ABD Dışişleri Bakanı, Hindistan ziyareti esnasında yaptığı açıklamada makaleyi kendisinin yazmadığını belirtti ve yazının yayınlanması nedeniyle gazeteyi eleştirdi. ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ise, sözcüsü aracılığıyla yaptığı açıklamada, ‘isimsiz yazılar yazmadığını; New York Times ve yazarın bu yalan makaleden dolayı utanmaları gerektiğini’ belirtti.