Dünya Dünyanın gözü Hollanda seçiminde

Dünyanın gözü Hollanda seçiminde

13.03.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Türkiye ile Hollanda’nın yaşadığı krizin ardında Hollanda’daki seçimin ve seçime hakim olan aşırı sağ söylemlerinin olduğu ifade ediliyor. Başını aşırı sağcı Geert Wilders’in çektiği politikalarının başarısı, merkez partileri de bu yönde siyasete itti

Dünyanın gözü Hollanda seçiminde

Normal şartlarda dünya çapında çok yakından takip edilmeyen Hollanda’daki seçimler, aşırı sağcı Geert Wilders’in yükselişi ve Trump’ın ABD Başkanı olmasının Avrupa’ya etkisini göstermesi açısından oldukça önemli bir hal aldı. Hollanda’nın Türkiye ile yaşadığı krizde de, seçim ortamındaki aşırı sağ söylemin büyük rol oynadığı ifade ediliyor. ABD’de emlak milyarderi Donald Trump’ın sağ popülist söylemlerle başkan seçilmesi AB üyesi ülkelerde sağ kesimin güçlenmesine yol açtı yorumlarının yapılmasına neden oldu. Aşırı sağın Hollanda’daki yüzünü ise Geert Wilders oluşturuyor. İslam karşıtı söylemleriyle bilinen Wilders, ülkesinin AB’den ayrılması gerektiğini savunuyor.

Haberin Devamı

Oylar birbirine çok yakın

Hollanda’da 15 Mart’ta yapılacak seçimlerde bütün anketlere göre Türkiye karşıtı söylemleriyle de bilinen aşırı sağcı Geert Wilders’in Özgürlük Partisi (PVV) favori olarak gözüküyordu. Ancak son haftalarda gerçekleştirilen anketlerde Başbakan Mark Rutte’nin merkez sağ oluşumu Özgürlük ve Demokrasi için Halkın Partisi’nin (VVD) az bir farkla da olsa tekrar öne geçtiği görüldü. Buna karşın seçimin çok çekişmeli geçeceği ve galibi küçük oy farklarının belirleyeceği görülüyor. Maurice de Hond kurumunun yaptığı haftalık ankete göre, birinci sırada gelen Başbakan Mark Rutte’nin VVD Partisinin 25 vekil çıkarması bekleniyor. Uzun süredir birinci sırada yer almasına rağmen son haftalarda ikinciliğe düşen aşırı sağcı Geert Wilders’in liderliğindeki Özgürlük Partisinin (PVV) ise 23 vekil çıkaracağı tahmin ediliyor. Bu da, kazanmasa dahi Wilders’ın Hollanda’nın gelecekteki siyasetinde oldukça söz sahibi olacağının göstergesi. PVV, Hollanda’nın “İslam’dan arındırılması”na dayanan programında ülkedeki camileri kapatmayı, Kur’an-ı Kerim’i yasaklamayı ve sığınmacılara verilen oturma izinlerini iptal etmeyi vadediyor.

Haberin Devamı

PVV partisiyle kesinlikle koalisyon yapmayacaklarını belirten Rutte’nin, Hollanda vatandaşı Türk gencine “defol git” demesi, gazeteye “kurallara uymuyorsan ülkeyi terk et” ilanı vermesi VVD’nin oylarının artmasına sebep oldu. Bu aşırı sağcı girişimlere son örnek ise Türkiye ile yaşanan kriz oldu. Rutte’nin partisinin son haftalarda anketlerde birinciliğe yükselmesi de bu popülist tonuna bağlanıyor. Seçim öncesi propaganda gündemini aşırı sağcı politikalar belirledi, ana akım partiler de Wilders’e kayan oyları toplamak için göçmen karşıtı söylemlerde bulunuyor.

Koalisyon gözüküyor

Çarşamba günkü seçimde hiçbir partiye tek başına iktidar şansı verilmiyor. Wilders’in partisi birinci gelse de çoğu parti işbirliği yapmayacağını söylediğinden hükümet olma ihtimali pek bulunmuyor. Rutte birinci gelirse yeni bir koalisyon oluşturması gerekecek. Hükümeti kurmak için 150 kişilik parlamentoda 76 milletvekiline ulaşmak gerekiyor.