Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yıllarca Fransa’da yaşayan sosyalist Hıfzı Topuz hayatını anlattığı kitabında diyor ki “1960’da UNESCO’da çalışıyordum. 27 Mayıs Devrimi oldu. Olayı Paris’ten coşkuyla izliyorduk. İçim içime sığmıyordu. Yıllık iznimi alarak, atladım arabaya, İstanbul’a geldim. Melih Cevdet Anday, Sadun Tanju gibi arkadaşlarla devrimin tadını çıkartıyorduk.”

Aziz Nesin ve Milli Birlik Komitesi’nden darbeci subaylarla her akşam toplanan Hıfzı Topuz ve arkadaşları özgürlüğün gelişini kutluyor...

Ve günler sonra çıkış vizesi alamayınca düş kırıklığı yaşadığını anlatıyor...

Haberin Devamı

Başbakan Menderes ve iki bakanın idamıyla sonuçlanan bir darbeye devrim diyebilen, darbenin tadını çıkartan ve 93 yaşına gelen Hıfzı Topuz hâlâ da pişman değil.

***

Can Dündar’ın Alman televizyon kanalı ZDF’de yaptığı konuşmasını seyrettiğimde Hıfzı Topuz’un söylediklerini hatırladım...

Büyük bir çelişki kuyusuna düştüklerini fark etmiyorlar dahi...

Bir yandan ırk, mezhep çatışmalarının fitilini ateşleyen sözler sarf ediyor, diğer yandan demokrat olduğundan söz ediyor.

Ve Türkiye’deki demokrasinin tehlike altında olduğunu belirtiyor.

Düşünüyorum da, insanların kafalarına bir yerlerden taş mı düşüyor? Ki böylesine, muhakemesini kendini rezil etme pahasına yitiriyor...

Bu ülkedeki sosyalistlerin kafası “Romantik Devrimci” Nâzım Hikmet’in kafası gibi çalışıyor diyeceğim ama Türkiye’de hiçbir zaman sol olmadı.

Attilâ İlhan’ın “Bizde Rus solcusu yoktur, hepsi Fransız solcusudur. Aristokrat gibi yaşayıp işçi haklarından dem vurmuşlardır...” dediği gibi, kendi içerisinde yığınla çelişki barındıran sosyalistlerin kafası bu yüzden oldukça karışık.

Ve adeta muhasebe fukaraları.

***

Can Dündar da Nâzım’ın izinde gidiyormuş gibi yapıyor ama “tamamen duygusal” olduğunu da bilmeyen kalmadı.

Biz vize alırken yedi sülalemizi soran Avrupa ülkeleri ne hikmetse PKK’lılara, terör örgütlerine ve suçlulara kapılarını ardına kadar açıyor...

“Dingonun ahırı” sanıyoruz ama biz gidince her taraf kapı duvar oluyor...

ZDF kanalında 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsü için tek kelime etmiyor bile. Tankların halkın üzerine ateş açmasından, uçakların bombalamasından da...

Haberin Devamı

Prof. İlhan Varank ve Erol Olçok sosyalist olsaydı şimdi dünyanın her yerine heykeli dikilirdi.

PKK’nın elebaşısını bile nerdeyse Mandela yapıyorlardı!

Kandil Dağı’ndaki eşkıyalarla röportaj yapanları, sanki bilge adam konuşuyormuş gibi sürmanşetten eşkıyaların sözlerini yayımlayanları da unutmadık daha.

***

Muhafazakâr basın da bu ihanet oyununa dahil olmuştu.

Ne acıdır ki muhafazakâr basının da içinde pislenmiş bir büyük damar var.

Keçecizade Fuat Paşa’nın yabancı devlet adamlarına bir yemekte “Siz içeriden biz dışarıdan yıkamadık gitti şu Osmanlı’yı” dediği günlerin sanki tekrarını yaşıyoruz.

Ne diyelim, herkesin düş’leri de düş kırıklığı da farklı oluyor.

Bizim de “Her kap içindekini sızdırıyor” sözü aklımıza düşüyor!