Ligin sonu yaklaşıp ilk dört arasındaki yarış iyice kızıştıkça her maça bir sıfat takılıp “dönüm maçı”, “kırılma noktası” falan deniyor ya... Kasımpaşa-Fenerbahçe karşılaşması, “sıfatı” bugün bulunacak maçlardan biriydi...
Öyle ki son dört haftayı galibiyetle kapatıp ön tarafın hata yapmasını bekleyen Fenerbahçe’nin kazanması Galatasaray-Beşiktaş ve Osmanlı-Başakşehir maçları düşünüldüğünde zirveye biraz daha yaklaşma şansını doğuracaktı... Belki de sarı-lacivertli ekibi bir anda şampiyonluğun en ciddi ortaklarından biri yapacaktı.
İşte bu anlayışla sahaya çıkan Fenerbahçe bizim bildiğimiz Fenerbahçe değildi... Futbolun hem savunma hem hücum tarafını iyi oynayabilen Kasımpaşa önünde ilk 30 dakika savruk, çok fazla pas hatası yapan, hücumda organize olmakta zorlanan bir takım izliyorduk. Rakibe rahat pozisyon yaratma imkanı vermeleri, kanatları yeteri kadar kontrol edememeleri de cabasıydı. Ev sahibi hemen hemen her atağını rahatlıkla olgunlaştırıyor, kenar ortaları ile sürekli tehlike yaratıyordu...
Dirar’ın yokluğunda forma giyen Alper Potuk’un verimsiz, Aatıf’ın ise hareketsiz, durağan oyunu da Kocaman’ın sistemini ciddi arızaya uğratan etkenlerdi. Kasımpaşa da önde baskı yaparak rakibinin rahat oyun kurmasına olanak vermeyince işler çıkmaza girmişti ki, Hasan Ali’nin müthiş bindirmesi ve sıfırdan Souza’da yaptığı “al da at” asisti Fenerbahçe’yi hiç beklemediği anda öne geçirdi. Bu golden sonra Cüneyt Çakır beş metre önünde Trezeguet’in topu eliyle düzeltmesine penaltı verse belki de maç orada kopacaktı...
İkinci yarıya Kasımpaşa yine tempolu ve baskılı başladı. Fenerbahçe rakibinin üzerine gelmesine izin verip, pas bağlantılarını kesemeyince kalesinde ciddi tehlikeler yaşadı. Bunların bir tanesinde Skrtel’in ters vuruşu eşitliği sağladı. Skor 1-1’e gelince fazla kaybedeceği bir şey olmayan Aykut Kocaman takımın iki kötü ismi; Alper ve Aatıf’ı kenara alarak yerlerine Janssen ve Valbuena’yı soktu. İlk defa risk almaktan kaçınmadı... Zaten aksi muhtemelen daha fazla eleştiri toplardı...
Bu iki değişiklik Fenerbahçe’nin üzerindeki kara toprağı hemen attı... Hücümda daha organize olan, Kasımpaşa’nın geriye yaslanmasını sağlayan sarı-lacivertliler çok geçmeden Şener ile yeniden üstünlüğü yakaladı. Ardından “iş bitirici” özelliğini yine gösteren Valbuena fişi çekti... Son saniyede Janssen ile gelen gol ise sadece averaj hesaplarına katkı yaptı...
Fenerbahçe’de dün Mehmet Topal ve Souza takımın en gayretli, en dikkatli, en istekli oyuncularıydı. Yine enerjisi ve sayısız bindirmesiyle Şener ile yaklaşık 55 dakika yarılmış kafasıyla mücadele etmek zorunda kalan ama sahaya yüreğini koyan Skrtel de alkışı ve övgüyü fazlasıyla hak etti...
Fenerbahçe oltayı denize attı... Bugün şansına ya istavrit düşecek ya da palamut... Artık bahtına ne çıkarsa...
