Davos yapar da İzmir yapamaz mı?

Hem milyonlarca Türk burada yaşıyor, hem de gerçekten de birçok girişimcimiz giderek daha çok adından söz ettiriyor artık.Önümüzdeki günlerde İstanbul'da Türk ve Alman iş dünyasını buluşturan bir zirve yapılacak. BVMW Türkiye Temsilciliği'nin organizasyonunda 6-7 Ekim'de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın himayesinde Yapı Kredi Bankası ve HypoVereinsbank'ın ana sponsorluğunda Türk ve Alman KOBİ'lerinin bir araya geleceği geniş çaplı bir eşleştirme zirvesi düzenleniyor. Ana hedefi eşleştirme olan etkinlikte ticari ortak arayan Türk ve Alman KOBİ'leri bir araya getirilecek.BVMW Türkçe adıyla Almanya Orta Ölçekli İşletmeler Birliği...BVMW Almanya'nın en önemli işadamı birlikleri arasında yer alıyor. 55 bin doğrudan üyesi ve 150 bin şirketi kapsayan bir işveren ağı ve sağladığı 4.3 milyon istihdamla Alman ekonomisinde önemli bir ağırlığa sahip olan, siyasal olarak bağımsız, kar amacı gütmeyen bir birlik. Birliğin Almanya genelinde 209 şubesi bulunuyor.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açılış konuşmasını yapacağı zirve işbirliği yapmak için ticari partner arayışında olan firmalar için önemli bir fırsat.Ürün çeşidinizi artırmak, şirketi yeni pazarlara açmak veya ortaklaşa yeni alanlara adım atmak içinBu tür zirveler ekonomik hayatımızın olmazsa olmazları.Ben İzmir'in vizyonunda da bu tür buluşmaların olması gerektiğine inanıyorum.Evet...Fuarlar ve kongrelerle bu kenti hareketlendirelim ama ekonomi zirveler sayesinde de adımızı uluslar arası organizasyonlarda duyuralım.İsviçre'nin şirin kayak merkezi Davos, belirli dönemlerde dünya ekonomisinin başkenti haline gelebilir.Viyana, Helsinki, Kopenhag, Brüksel de yine önemli imzalara ve buluşmalara ev sahipliği yapan kentlerden biri olmuştur. 6-7 Ekim'de İstanbul'da yapılacak Alman Türk Kobi zirvesinde olduğu gibi farklı ülkelerin girişimcilerinin bir araya gelebilmesi için İzmir uygun bir ortamdır.İzmir'e direkt seferlerin bu kadar sıklaştığı bir dönemde kentin geleceğinde bu tür zirveler de mutlaka yer almalıdır. Almanya Türkiye için önemli bir ülke. Güngör Uras önceki günkü yazısında "Halk 'endeks'e değil, okul harcaması ve ramazana bakar" demiş.Ve devam etmiş."Bir ekonomide 'piyasalar' önemlidir ama, piyasalar tek başına karın doyurmaz. Karın 'üretimle doyar.' Üretim olacak ki insanlar iş bulsun. Üretim olacak ki, ürünlerin geliriyle karın doysun. Üretim olacak ki insanların geliri artsın.... İşte bunun için, diyorum ki, dün açıklanan enflasyon rakamları 'piyasalar'ı, parayla oynayanları daha fazla ilgilendirir. Halk için önemli olan, çarşı pazarda mal ve hizmetlerin fiyatındaki gerçek artıştır."Bana da okuyuculardan gelen mail ve fakslar aynı şeyi söylüyor.En azından ben de çok iyi biliyorum ki; yıl başında aldığı peynirin, zeytinin fiyatı enflasyonun çok üzerinde."Çekirdek enflasyon" hesabı yapanlar biraz da halkın enflasyonunun kaç olduğunu biraz araştırsınlar. dsipahi@milliyet.com.tr Halk için endeksin anlamı nedir?