Ege Dokuz Eylül değil sanki “film seti!”

Dokuz Eylül değil sanki “film seti!”

12.01.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

Tecavüz, ihale yolsuzluğu, miras suçlamaları, seçim skandalları... Dokuz Eylül’de son aylarda yaşananlar, nefes nefese takip edilen macera dizilerinden farksız...

Dokuz Eylül değil sanki “film seti”

İzmir’in en eski ve köklü yüksek öğretim kurumlarından biri olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) bilimsel araştırma ve başarılar yerine son zamanlarda skandallarla gündeme geliyor. Üniversite yaşananlar neredeyse her hafta reyting rekorları kıran televizyon dizilerini aratmıyor.
İlk olarak geçen yıl yapılan rektörlük ataması, gerginliklere ve sıkıntılara neden oldu. Prof. Dr. Mehmet Füzün, öğretim üyeleri arasında yapılan eğilim yoklamısında ikinci seçildiği halde Yüksek Öğretim Kurumu tarafından 6 Ağustos 2008’de rektör olarak atandı. Üniversite geleneğine uyulmadığı için öğretim üyeleri arasında huzursuzluk üst noktalara çıktı.

Karantina operasyonu
İkinci gerginlik ise Karantina Operasyonu sırasında yaşandı. İzmir’le birlikte 10 ayrı kentteki kamu kurumlarında düzenlenen yemek, güvenlik ve temizlik ihalelerinde usulsuzlük yapıldığı gerekçesiyle düzenlenen ‘Karantina 1” Operasyonu’na, üniversitenin de adı karıştı. Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. İbrahim Astarcıoğlu, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Rektöre miras suçlaması
Yüksek eğitim kurumunda yaşananlar bunlarla da sınırlı kalmadı. Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün, akrabaları tarafından “miras” nedeniyle dava edildi. Füzün, psikiyatri hastası akrabası Melahat Öktem’e, sağlıklı raporu alarak mirasını kendisine bıraktırmakla suçlandı. Nisan 2007’de ölen Melahat Öktem’in en yakınının kendisi olduğunu öne süren Rektör Füzün, “Her şizofrenin akli melekesinin olmayacağını söylemek yanlış olur. Adli Tıp’ın kararı önemli. Hukuka saygılı alacağım” dedi. Füzün, mirasın iki ev, bir de dükkan olduğunu söyledi.

Vekalet tartışması
Üniversitedeki son gerginlik ise tıp fakültesindeki seçimlerle ilgili olarak çıktı. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Dekan Prof. Dr. Hakan Abacıoğlu’nun 8 Şubat’ta dolacak görev süresi öncesinde, geçen aralık ayı içinde yapılacağı söylenen “eğilim belirleme” seçiminin yapılmaması hocaları ayaklandırdı. Seçim yapılmayacağı söylentileri üzerine fakülte kurulu üyeleriyle anabilim dalı başkanlarının randevu alıp Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün’le görüştüğü ortaya çıktı.
Rektör Füzün, bu konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Seçim yapıp yapmamak rektör inisiyatifinde. Ben de bu geleneği sürdürüyorum, sürdüreceğim. Yasal olarak rektörler kurumlara vekalet edebiliyorlar. Bir önceki rektörün dört dekanlığa vekalet ettiğini gördüm. Önceki rektöre gönderme yapmıyorum. Vekalet edip ondan sonra seçim yapmıştır. Hiçbir fakültede seçimi geciktirmedim ama tıp fakültesinin özel durumu var. Henüz kararımı netleştirmedim. Belki ben de bir süre vekaleten yönetebilirim. Kendim değil, duayen bir hocamız vekalet edecek” diye konuştu.

İcraatlarını değerlendirdi
Prof. Dr. Mehmet Füzün, rektörlük çalışanları ve basının önünde, atandığı 6 Ağustos 2008’den 31 Aralık 2009’a kadar geçen süreci değerlendirdi. Akademik yıl açılışına Başbakan Tayyip Erdoğan’ı davet etmesine ilişkin eleştiri yapıldığını hatırlatan Füzün, “Siyasi görüşünüz ne olursa olsun, Ben Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’nı davet ettim, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı’nı değil. Üniversitemin sorunlarını anlattım ve para kazandık” dedi.
Füzün, Rektörlük DESEM Salonu’nda yardımcıları, hastane başhekimi, daire başkanları, şube müdürleri ve diğer personelin katıldığı bir toplantı düzenledi. Füzün, yayın ve araştırma sayısı açısından iyi durumda olmadıklarını ifade etti. Rektör Füzün, banka promosyonu olarak 5bin 763 personele 750’şer lira verdiklerini, döner sermaye gelirlerinde yüzde 22.21 artış sağladıklarını söyledi.


Sanal aleme de yansıdı

Haberin Devamı

Üniversiteside yaşananlar sanal alemin de gözdesi... Meçhul birince hazırlanan “mametgunluk.blogspot.com” adresi tıklanma rekorları kırıyor. Buradaki “Uzman Kesici Tabip Mamet Hüzün, De-Dektör”ün Rektör Füzün olduğu iddia ediliyor. Özellikle Tıp Fakültesi’nde öğretim üyelerinin güne “Mamet’in günlüğü”nü okumadan başlamadığı söyleniyor. Pek çok öğretim üyesi, “Ne olup bittiğini bu blog sayesinde öğreniyoruz. Kim hazırlıyorsa bizi çok iyi biliyor” diyor. Resimde, Mamet Hüzün’ü tasviren kullanılan ‘primat’ görülüyor.



Tecavüz skandalı
Karantina operasyonuna DEÜ’nün adının karışmasının yankıları dinmeden bir başka skandal patladı. Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. İbrahim Astarcıoğlu’nun kardeşi, genel cerrah Dr. Hüseyin Astarcıoğlu, aynı klinikte görev yapan bir bayan doktora tecavüz ettiği gerekçesiyle ceza aldı. Yurtdışına kaçtığı ileri sürülen Hüseyin Astarcıoğlu, ceza nedeniyle üniversiteden de atıldı.