Ege Haftalık...

Haftalık...

16.12.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

HAFTALIK’ta tartışılan konularla ilgili görüşlerinizi yazın, her Perşembe yayınlayalım

Haftalık...

TURİZM FUARI

Turizm zirvesi iyi değerlendirilemedi
YUSUF ZİYA ULUSOY: TÜRSAB’ın katkıları ve Turizm Bakanlığının destekleriyle ilimizde gerçekleştirilen Turizm Fuarı ile ilgili üç deneyimli gazeteci arkadaşımızın değerlendirmelerini büyük bir zevkle okuduk. Ne var ki, aynı kuşaktan ve aynı meslekten olan bu arkadaşlarımızın aralarında tam bir görüş birliğinin bulunmadığı bir gerçek. Bu noktadan hareketle turizm gibi günümüzde çok önemli bir ekonomik potansiyelin nasıl kullanılması gerekeceği hakkında da görüş ayrılıklarının bulunmasını doğal karşılamak gerekir.
Benim üzerinde durmak istediğim konu yapılan her iki toplantıya gerekli ilginin gösterilmemiş olması. Özellikle de belediye başkanlarının katılmamış bulunmaları.. Bendeniz aynı zamanda “Bergama’yı Sevenler Turizm Derneği İzmir Şubesi” kurucu başkanıyım. Geçen hafta sadece bu amaçla, Bergama’da neler yapılabilir diye ilgililerle toplantı yaptık. İlgimizi çeken iki şey oldu.

Başkanlar çağrılmadıki...
Birincisi turizm konusunda yeterince bilgi sahibi olmadığımız, ya da önemini kavrayamadığımız.
İkincisi de belediye başkanlarının bu toplantılara resmen davet lunmadıkları... Eğer gerçek bu ise öncelikle çağımızda turizmle ilgilenenlerin ya da ilgilenmesi gerekenlerin mutlaka bilinçlendirilmesi, eğitilmesi ve bu konuda çaba sarf edilmesi gerekir. Organizasyonu kim yaptı ise tüm belediye başkanlarına turizmle ilgilenen tüm sivil toplum örgütlerine davet yapılmalıydı. Kimse kendiliğinden oraya gitmeyi göze alamaz.
Bizim şubemizden bir arkadaşımız kendiliğinden giderek bizlere biraz çalışmalarla ilgili bilgi aktardı. Bilindiği gibi Bergama ilçemiz tarihi ve turistik yönden dünya çapında bir yerimiz. Ama bugüne kadar turizm pastasından ne alabildi ki? İşte biz dernek olarak neler yapabileceğimizin uğraşı içindeyiz. İlimizde yapılan Turizm Fuarı bizler için büyük bir fırsattı. Maalesef bu fırsatı iyi değerlendiremedik. Bu fırsat bir daha elimize geçer mi bilemiyorum?
Ama karamsarlığa gerek yok diye düşünüyorum. Çünkü biliyorum ki; her uzun yol bir ilk adımla başlar. Bu toplantıyla ilk adımlar atılmış oldu. İnşallah gerisi gelecektir. Yeter ki bu olaydan bir ders çıkarmasını bilelim.

Haberin Devamı

Kentin tanıtımı çok eksik

DİLEK ARAÇ: İzmir Turizmi için firma ve acente sahipleri kadar keşke yetkililer de çaba gösterse... İzmir’in tanıtımı çok eksiktir.
Bunun için ben ve sektördeki arkadaşlarım elimizden geleni yapıyoruz. Sorunları gidermeye, eksikleri kapatma gayretindeyiz.
Dünyanın her yerinde insanlar gidecekleri yeri internet aracılığıyla araştırıyor, öğreniyor. “İzmir tur” olarak araştırın site, bilgi, döküman bulamayacaksınız. Bu koşullarda nasıl tanıtım yapacağız?
Nasıl İzmir’in potansiyelini ve gidilecek yerlerini anlatacağız.
Turizm fuarı yapıyoruz, moralleniyoruz ama nedense arkası gelmiyor. Sayın Hamdi Türkmen, Erol Yaraş ve Erdal İzgi, artık konuşmaktan öte eyleme, uygulamaya yönelik bir şeyler yapalım. Turizm Bakanı’nın söylediği gibi hep birileri atışıyor, tartışıyor, zararı gören bizler oluyoruz. Sizler turizmcilerle daha uzun görüşemez misiniz? O zaman daha çok hak vereceksiniz. Saygılarımla.

Haberin Devamı

TRAFİK SORUNU
Mithatpaşa Caddesi niçin çift yön yapıldı?
ERHAN ÇAYAN: Mithatpaşa caddesi tek yön iken bir süre önce Konak’tan vali konağının ilerisine kadar çift yön yapıldı. Fahrettin Altay yönünden gelen dört sıra araçlar Göztepe’de tek sıraya düşmek zorunda kalıyorlar. Bir de buna Göztepe’den sahile çıkış olmamasına rağmen trafik polisi olmadığı için ısrarla çıkmak isteyip 3 -4 defa manevra yapan sürücülerin trafiği kilitlemesi sonucu akşam ve sabah saatlerinde o kısacık mesafe bir saatte alınabiliyor. Bu uygulamayı başlatanlar ‘nasıl gidiyor’ diye gelip bir baktılar mı acaba? Bu çift yön uygulaması sanki sayın vali beye yağ çekmek için yapılmış hissi veriyor. Sayın valimiz Göztepe kavşağından geri dönüp konağına gelmesin, yolu uzamasın gibi görünüyor. Normalde Göztepe her zaman tek yön olması gerekirken metro çalışması nedeniyle bazı yolların kapalı olduğu bir dönemde böyle bir uygulamayı başlatanlar bir kez daha düşünsünler. Ayrıca metro inşaatı nedeniyle yollar delik deşik.

SU TARİFESİ
Esnafa da indirim yapılsın

Haftalık...


AHMET GENCER: Su fiyatlarındaki artışı gündeme getirmeniz çok önemli. Çünkü kimse faturaların tutarsızlığına bakmıyor. Tüketim rakamları ve dolayısıyla ödenecek miktarlar her ay değişik geliyor. Ya sayaç okunmasında veya hesaplanmasında bir sorun olduğunu düşünüyoruz. Esnafın bugün şikayetçi olduğu elektrik ve su fiyatlarıdır. Büyükşehir Belediye Başkanı, turistik tesislere kademeli indirim yapacakmış. Esnafa indirim yapılmasın, taksitlendirme getirilsin ve az da olsa ödemede kolaylık sağlansın. Haftalık ekibi olarak bu olayın takipçisi olmanız İzmir açısından önemli.

Haberin Devamı

SİYASET
İzmir, sepetteki yumurta değil
ERSİN DURU: İzmirli her şeyin farkında bilincinde...Bu seçim çok farklı olacak, çünkü kendine güvenenler beklediği sonucu alamayacak. Siyasette beklentilere karşılık veremeyenlerin beklentileri hiçbir zaman gerçekleşmemiştir.
İzmir’in merkezi Alsancak semti olarak ben ve yakın dostlarım şunu tartışıyoruz: Destek, niye, kim için? Nedense mağduriyetimiz giderek artıyor. Ama ne yazık ki oy verdiklerimizle iletişim kuramıyoruz. Sandığa atılan oy her an değişebilir. Seçimde sevgi kadar tepki de önemlidir. İzmir’in demokrat yapısı içerisinde sol parti denilirken sağ partiler kazanmadı mı? Bu nedenle kimse İzmir’i sepetteki yumurta olarak görmesin. Sayın Kılıçdaroğlu’na verilecek mesajımızı siz saygıdeğer yazarlarımız olarak iletir misiniz!

Haberin Devamı

Neler söyleniyor, neler yapılıyor?
ÖNER AKGERMAN: Sayın Kılıçdaroğlu’nun sözleri bir kaç istisna dışında (özellikle esnafa bakış gözlükleri geçen yüzyılda kalmış bir model) olumlu ve net ifadeler diye yorumluyorum. Ancak, başkanlık mücadelesi günlerinden beri yakın izlemeye çalıştığım ve hedefe eriştikten sonra bile benimsediği yolda taviz vermeden ve önemli riskler alarak yürümesi bir lider için dikkat çekici olumlu gelişmeler! Böyle durumlarda, empatik yaklaşımla ilk aklıma gelen “Balık baştan kokar” yüce söze paralel “Kokmayan temiz bir baş gövdesiz ne işe yarar” düşüncesi beni endişelendiriyor.

Yerel yönetimler ilgisiz
Yukarıdaki ifademi bir örnekle açayım : Birçok benimsemediğim ve karşı olduğum düşünce ve davranışlarına rağmen çok takdir ettiğim tarafı bulunan sevgili ağabeyim Selçuk Yaşar’ın son zamanlarda ısrarla mücadele ettiği ve konu hakkında Sayın Başbakanla bile konuşarak kendisine dosya verdiği ‘Sorun’, CHP mahalli takımının nasıl yanlış ve haksız davranışlar içinde olduğunu gösteriyor ve eminim Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu gibi olaylardan hiç bir haberi olmuyor.
Örneğin; Balık Çiftliklerinin kira bedelini saptayan İl Özel İdare Komisyonunun tümü CHP’lidir.
Önemli riskler alınarak yapılmış yatımlara rağmen kira sözleşmesinin yenilenmesi zamanında sona eren sözleşmenin üç katı kira dayatmasını, sanayi erbabına ve ziraata destek vereceğini söyleyen Sayın Kılıçdaroğlu bilmemektedir. Kendi mensuplarının yaptığı hoyrat adaletsizliği bilmemesi veya daha önemlisi kendisine bu hususta bilgi verilmemesini yanlış bulduğumu ifade etmek isterim. Bu durumda yurdumuzda çeşitli bölgelerde balık çiftliklerinin kirası 300 lira ile 1300 lira arasında değişmekte, yalnız İzmir ili sınırları içinde 4000 lira kira bedeli uygulanmaktadır.

Söylenenler ve yapılanlar
Balık çiftliklerinin ihalesi denince sakın bu ihalenin birden fazla katılımcıyla yapıldığı sanılmasın. Yalnız tek firma katılmaktadır, o da mahal ile ilgili özel yatırım projesini yapan firmadır; veya kira süresi sona eren ve yeni kira mukavelesiyapmak isteyen yatırımcıdır. Yerel iktidarda olan bir siyasi partinin neler söyleyip neler yapmakta olduğunu dile getirmek istedim.

Haberin Devamı

Tire -Ödemiş bölgesine gelin, halimizi görün
HALİL ÖZYURT: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sanayiciler toplantısında “Tarım ve hayvancılıkla ilgili çağrıda bulunulsun, yeniden İzmir’e geleyim” demiş... Allah aşkına bunun için davet mi gerekir? Halkın yanında, halkçı olan lider atlar gelir, tarlaya girer, dama bakar, hayvanları görür, üretici ne yer , ne içer bakar ona göre iktidarda ise gereğini yapar, muhalefette ise mücadelesini başlatır.
Belki iyi niyetle söylüyor ama üç- beş saatte karşılıklı konuşarak neyi halledeceğiz ki? Bize göre bu seçim gezisi olur, seçim yatırımı yapılır. Sizlerin aracılığıyla gelsin Tire- Ödemiş bölgesine halimizi görsün. Süt üreticileri birliğine gitsin. Buraya Küçük Hollanda diyorlar, birçok üretim ve besi çiftlikleri var ama tesis sahibi dertli, çalışanı dertli. Mazotundan yem fiyatına her şey aldı başını gitti, ürettiğimizi satamıyoruz. CHP’nin milletvekilleri yok mu? İktidar partisinden kimse gelmiyor, onlar da herhalde yol uzak diye hareket etmiyor. Siz yazarlar olarak davetimizi yapar mısınız? Bu arada sizleri de bekleriz.

DSP, CHP’ye katılsın

KORAY DİNÇER: Sayın İzgi, siyaset çizginizin hala Demokratik Sol Parti’de devam ettiğini düşünüyorum. Acaba yanlış mı? Seçim öncesinde CHP’nin DSP’ye koşulsuz teklif getirmesini öneriyorsunuz. Siz eski bir partili olarak bunun öncülüğünü neden yapmıyorsunuz? DSP’nin oy oranı çok düşük ve örgütleri boş ama katılması ayrı güç kazandırır. Morali yükseltir. Yazılarınızda yer vermeniz bile farklılık yaratacaktır.

Hüsrana uğramayalım

SANİYE KOÇAR: Nedense partiler bir yarışa girdi. Kadınlar ve gençlere listelerde daha fazla yer verilecekmiş. Bunu Haftalık yazarları olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağzından anlatmışsınız. Siz inanıyor musunuz? Lafa geldi mi kadınlar baş tacı, vazgeçilmez kesim. Oy deposu olarak görülüyor. Listeler açıklanıyor yine hüsran. Seçim sonrasında hiç adından bile söz edilmiyor. Kadın derneklerinin başkanları sadece kendileri için çaba gösteriyor, bireysel oynuyor. Kimin samimiyetine inanacağız.