Ege ‘Hedef, yelkende dünya markası’

‘Hedef, yelkende dünya markası’

09.09.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

Bu yıl 56 teknenin yarıştığı Arkas Aegean Link Regatta’yı kente kazandıran Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bernard Arkas “Hedefimiz, dünyada cazibe yaratacak bir projeye imza atmak” dedi

‘Hedef, yelkende  dünya markası’

Çeşme sezonuna yelken yarışı damga vurdu. Bu yıl 3’ünsü düzenlenen Arkas Aegean Link Regatta’da 56 tekne rüzgara karşı yelken açtı. Dört gün süren yarışı 500 bin kişi izledi. Birinciliği Arkas-M.A.T. Sailing Team göğüsledi. Bu ay sonunda da İzmir Körfezi’nde aynı heyecan devam edecek. İzmir’i yelkenle buluşturan isim Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bernard Arkas, her iki yarışın da Çeşme ve İzmir tarafından sahiplenilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi. Arkas, “Türkiye’de değil, dünyada cazibe yaratacak bir organizasyon yapmayı hayal ediyorum” dedi.

Haberin Devamı

- Bu yıl katılımı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Her geçen yıl sayı artıyor. Çeşme, rüzgar açısından dünyada yelken ve yat yarışı yapılabilecek en iyi parkurlardan biri. 56 tekne ve 500’ün üzerinde yarışçıyı ağırladık. Her yıl tekne sayısının artmasından mutluyuz. Hedefimiz, 100 tekneye ulaşmak. Yavaş yavaş bu sayıya ulaşacağımıza inanıyorum.

- Yelken yarışının Çeşme’de olması turist yoğunluğu sağlıyor mu?

Yarışçılar, onların aileleri ve artık yabancı misafirlerimiz de geliyor. Elbette bu Çeşme’nin tanıtımına fayda sağlıyor. Bazı şeyler iki, üç yılda olmuyor. Yavaş yavaş oluyor. Baktığımızda yurtdışındaki yarışlar 30-40 yıllık, geçmişi olan yarışlar. Ama biz bu ivmeyle aradaki farkı 5 senede kapatırız diye düşünüyorum.

Haberin Devamı

- Yelken yarışlarında hayaliniz nedir?

Katılımcıların çoğalmasıyla yalnızca Türkiye’de değil, dünyada cazibe yaratacak bir organizasyon yapmayı hayal ediyorum.

- Bir hedefiniz vardı organizasyonun kendi ayakları üzerinde durması yönünde, oldu mu?

Oldu. Emek dışında finansal bakımdan da kendi kendini döndürür sınırındayız. Kimseye yüklenmeden, biz de teknik ve maddi destek vererek ilerliyoruz. Tek kişinin sırtında değil bu. Tek bir kuruma ya da kişiye bağlı olmaktansa büyümeyi de yayarak gerçekleştiriyoruz. Bu organizasyonu sürdürülebilir kılmak istiyorum.

Sürdürübilir olmanın formülü nedir?

Bunun bir şirketin yarışı değil beldenin, şehrin yarışı olmasını istiyorum. İzmirlilerin yarışı olması lazım, Çeşme’nin yarışı olması lazım ve özdeşleşmesi gerekiyor. Şehir yönetimleri değişse de bu sahiplenirlik benden sonra da devam edecek. Ben olayın iki tarafındayım. Şirket olarak bana da destek olunması için başka projelerle ilgili dosyalar geliyor. Ama ben bir şeyin yapılıp kişilerin onun parçası olmaya davet edilmesi gerektiğinden yanayım. Dolayısıyla böyle de oluyor. Destekçilerimiz Türkiye’nin ve dünyanın güzel şirketleri oldukları için herkes isminin yan yana olmasını gururla istiyor.

Bu konuda destekçiler çok önemli değil mi?

Hem de çok. Ege Açıkdeniz Yat Klubü, Çeşme Marina, Çeşme Belediyesi, TYF işbirliği içinde bir güç oluşturmuştuk. THY’nin ana sponsorluğuyla gücümüze güç kattık. UBS de geçen yıldan beri yarışı destekliyor. Destekçilerimiz Türkiye’nin ve dünyanın güzel şirketleri oldukları için herkes isminin yan yana olmasını gururla istiyor. Gerçekten sponsorlarımız gurur duyabileceğimiz isimler.

Haberin Devamı

- İyi tekne mi yoksa iyi takım mı kazanır?

Ben tekneden çok takıma önem veriyorum. Tekne alınır, para meselesidir. Tekneye çok para harcayıp da bir şey yapamayan çok örnek var. Biliyorsunuz bizim teknemizi M.A.T. üretti. Bir İzmirli üretici ve mümkün olduğunca İzmirli üreticilerle çalışmak istiyoruz. İzmiri’i seviyoruz. Ben, sırf bizim için bir yarış teknesi yapmalarını istemiyorum. Onların da ticari olarak başarı elde edebilecekleri bir tekne üretmelerini istiyorum.