Ege Karşıyaka küllerinden doğacak

Karşıyaka küllerinden doğacak

15.05.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

TFF 2. Lig’de mücadele eden yeşil kırmızılılar, 38 yıl sonra küme düşmenin acısını yaşadı. Mali sorunlarla mücadele eden Kaf Kaf’ta Başkan Turgay Büyükkarcı, “Göreve vicdan sorumluluğuyla girdik. Karşıyaka’yı düzlüğe çıkarmak için elimizden geleni yapacağız. Bu süreçte de bütün camiadan destek bekliyoruz. Destek olmayacaklarsa sabote de etmesinler, yeter” dedi.

Karşıyaka küllerinden doğacak

İzmir’in köklü spor kulüplerinden biri olan Karşıyaka, bu sezon yaşadığı mali krizler, puan silme cezaları, futbolcu borçlarıyla mücadele etti. Usta oyuncularını bir bir kaybeden yeşil kırmızılılar, TFF 2. Lig’de de büyük bir çöküş yaşadı ve 38 yıl sonra TFF 3. Lig’e düştü. Milliyet Ege Spor’a konuk olan Kulüp Başkanı Turgay Büyükkarcı ve Başkan Vekili Gökhan Şensan, Spor Müdürümüz Mehmet Demirtaş, yazarlarımız Bülent Buda ile Fatih Tanfer’in sorularını yanıtladı. Kulüple ilgili önemli açıklamalarda bulunan Başkan Büyükkarcı, “Gecemizi, gündüzümüze katarak çalışıyoruz. Şirketleşme çalışmalarımız sürüyor. Bu kulübü el birliğiyle hak ettiği yere çıkaracağız” dedi.

Haberin Devamı

- Kulübün içinde bulunduğu sorunları biliyordunuz. Buna karşın neden başkanlık için aday oldunuz?

Turgay Büyükkarcı: Bu biraz vicdanla ilgili. Tarihin en büyük borcu var ortada. Malesef Karşıyaka Spor Kulübü’nün, Selçuk Yaşar’ın dışında doğru düzgün kendine ait hiç tesisi yok. Altyapısı yok. Bizim teslim aldığımız kulüp böyle. Bizim için sürpriz olmadı. Bizim bu işe tekrar soyunmamızın nedeni, vicdanımızın elvermemesiydi. Bütün yönetimdeki arkadaşlarımız gibi benim de Başkan Vekili Gökhan Şensan’ın da yoğun işleri var. Karşıyaka Kulübü’nün, Karşıyaka camiasının sıkıntılarını da biliyoruz.

- Kulüp, Mutlu Altuğ’u üst üste seçti bu nasıl oldu?

Gökhan Şensan: Bizi istemediler. Çünkü ben geldiğim zaman kimse orada oturup avanta bilet alamaz. Taraftar bedava biletle giremez. Avrupa seyahatlerine karısıyla, arkadaşıyla üç gün önceden üç gün sonraya bilet alıp otel rezervasyonları yaptırıp gidemez. O yüzden de Gökhan gelmesin de ne olursa olsun diyorlar. Biz yine oturalım. İstediğimizi yapalım. Gelen elimizi öpsün. 10 kişi protokole girelim. 5 kişi özel uçağa binelim. Bütün dertleri oydu. Fakat geldiğimiz şu noktada ne oldu? Gemi karaya oturdu. Deniz bitti. Yiyecek, içecek hiçbir şey yok. O yüzden biz şu anda biraz da olsa rahatız. Kimseye de bir hesap verme durumumuz yok. Ama kendi içimizde son derece sıkı bir disiplinle gidiyoruz. Total anlamda Mutlu Altuğ 57 bin lira borç açıkladı. Ancak devre bitmiş, futbolcular hak edişlerini kazanmış ama yasal takibe geçmemiş. Oyuncuların ilk devre maç başı paralarını ödememişsin. Onları borçtan saymıyor. Göreve geldik ertesi gün borç 4 trilyon arttı. Basketin tüm kaynaklarını son kuruşuna kadar yemiş. 7 trilyon bütçe varken 12-13 trilyonluk bütçeli takım yapmış. Esasında bırakın futbolu, basket takımı düşmüştü. Basket takımının 7 trilyon borcu var. Ben bundan iki sene önce Karşıyaka’da tüzüğü değiştirdim. Mevcut yönetimler içinde %3 borç artırmama kuralı koyduk. Ancak o süreçte kongreye gelen üç beş kişi ya da 50 kişi başka başkan bulamayız diye el kaldırınca yine seçildi. Mutlu Altuğ’un ilk döneminde 6,5-7 trilyonu geçti borcu. Şimdi bakıyorsun hiçbir gelir yok.

Haberin Devamı

Turgay Büyükkarcı: Genel kurul ibra ediyor. Biz etmedik. Öncelik bambaşka bir noktada. Oyların ikiye bölünmesinde. İbra ettin etmedin durumundan öte öncelikle bizim bir an önce şirketleşme yetkisini almamız lazım. Biz geldiğimizde -18 puan kesinleşmişti. Kovalchuk’u Antalya’da bulduk. Mahir Şükürov’u Azerbaycan’da bulduk. 3 gün yalvardık. Adam geldi bizi sabahtan akşama kadar ağlattı resmen kulüpte. 60 bin Dolar alacağı olmuş 460 bin Dolar. 220 bin Dolardan bir kuruş aşağıya inmiyor. 210 bin Dolara en son indi parayı, öyle ödedik.

Haberin Devamı

- Alacaklı olan kaç futbolcu var? Son durum nedir?

Turgay Büyükkarcı:80 civarında oyuncu vardır. Bunların içinde voleybolcu, basketbolcuda var. Bu bizim gördüklerimiz, görebildiklerimiz, takip ettiklerimiz ve yönetmeye çalıştıklarımız. Bunlar takipli. Yani hukuki yollara başvurmuş insanlar. Daha bir de başvurmayanlar var.

Gökhan Şensan: Son 4 oyuncu kaldı borcu ödenmeyen. Banahene’nin borcunu ayın 17 Mayıs’a kadar ödemezsek küme düşüyoruz. Banahene’yle 300’den 200’e doğru geldik. Kendi işin olsa dersin ki lanet olsun ver parayı çeksin gitsin. Burada son kuruşa kadar mücadele ediyorsun. Küme düşme var çünkü. Burayı geçtiğimiz zaman bu sene ligde kalırsak bu yabancı oyunculara borcumuz bir daha olmayacak. Yani kısacası gelecek sene, takım bütçesi 3 milyondan 6 milyona çıkabilecek.

Haberin Devamı

- Karşıyaka’nın kayyuma teslim edilmesi mümkün mü?

Gökhan Şensan: Onu mahkemeden döndürdük. Mutlu neden bu şekilde davranıyor? Çok net bir şekilde suistimaller var. Ama paraya da ihtiyacımız var. Biz resmi olarak noterden gel bunları ifade et, yerlerine koy, herhalde bir yanlışlık oldu diyoruz kendisine. Son derece de kibar bir üslupla söylüyoruz bunu.

Turgay Büyükkarcı: Biz iftira atmış olmayalım diye düşünüyoruz. Kendisine sözlü savunma hakkını verelim dedik. Olmadı. Gelmedi. Yazılı savunma istedik. Bir yazılı savunma yaptı evlere şenlik. Ben Karşıyaka Kulüp Başkanıyım bana hesap soramazsınız. Akıl sorabilirsiniz şeklinde bir cevap geldi.

Haberin Devamı

- Kulübün başına geçmeden önce böyle bir manzarayla karşılaşacağınızı tahmin edebiliyor muydunuz?

Gökhan Şensan: Ediyorduk açıkçası. Geliyorsun bakıyorsun borç birikti diyorsun. Çıkarıyorsun sözleşmeleri, hiçbirinin sözleşmesi yok, sigortası yok. Kulüpte çalışması yok. Girişi yok. Nerede bu adamlar? Nasıl ödeme yapıldı? Neye göre ödeme yapıldı? Orası çok komik işte. Bakıyorsun Mutlu’nun hesaplarına Mutlu, kendi şahsi hesabından x kadına, x adama para yollamış. Demiş ki bunları da gidere yazın. Herhangi bir fatura, evrak hiçbir şey yok. Benim de hesabımı alacaklandırın diyor.

Turgay Büyükkarcı: Biz buraya bunları bile bile geldik. Beni Çankırıspor Başkanı Sevda Karaali aradı. “Turgay Bey, eski başkan gitmiş onu aramak istemedim. Siz seçilmişsiniz, hayırlı olsun. Size sormak istiyorum. Benim 10 dakikada kovduğum insanlar, Karşıyaka Kulübü’nde aylarca nasıl çöreklenmiş merak ediyorum. Eski yönetime soramadım bunu. Size sormak istiyorum” dedi. Onun bile dikkatini çekmiş bir olay bu. Biz bunları anlatıyoruz. Belgelendiriyoruz. Bizim camiamızdan ne oluyor diyen yok. Bütün sıkıntı burada.

- Şirketleşme süreciyle ilgili bilgi verir misiniz?

Turgay Büyükkarcı: Saygı gereği, ticari ahlak gereği birisine mal satıyorsanız o malın değerini göstermek zorundasınız. Kulübü alacak kişiye borç 55 milyon lira diyerek satıp, sonrasında 65 milyon liraymış diyemezsiniz. Bu çok ahlaksızca bir şey. Şirketleşme sürecinde önce bizim bu borcu çıkarmamız lazım. Ama kulübün hesapları öyle allak bullak ki biz iki ay geceli gündüzlü çalıştık. Bunları kuruşu kuruşuna daha yeni çıkarıyoruz. Kulüpte maaş ödenmediği için muhasebe hiç tutulmamış. Adamlar kaçmış. Muhasebe yok, hukuk yok, beyanname yok, hiçbir şey yok. Geçen hafta Ankara’ya gittim stat işleri için. Kime gitsek müteahhidinden, spor müdürüne, milletvekilinden, Orman Genel Müdürlüğü’ne kadar herkes aynı şeyi söylüyor. Kardeşim iki senedir buraya uğrayan yok diyorlar. Gençlik ve Spor Müdürü şunu söyledi bana. Mutlu Altuğ ve Divan Başkanı buraya bir kere geldiler. Rahatça oturdular. Bugün sosyal medyada bizim için şunu söylemişler bunu söylemişler dediler ve 15 dakika sonra da kalkıp gittiler. Statla ilgili hiçbir şey konuşmamışlar. Görüntü vermek için gidiyorlar.

Gökhan Şensan: Şirketleşmede zaten basketbol şubesini Folkart istiyor. Sadece basketbol şubeyi alıyor. Futbol, voleybol hepsi sende kalsın diyor. Folkart, basketbol takımından başka da hiçbir şeye karışmıyor. Basketbol şirketleşirse futbola da yararı olabilir ancak bunların hiçbirinin garantisi yok. Sen şirketini adama satıyorsun ondan sonra diyorsun bizim üç tane dört tane daha yavru şirket var. Bunlar 4. Lig’de, 5. Lig’de. Bunlara da yardım et.

Turgay Büyükkarcı: Beş tane şirketiniz var diyelim. En pahalı en iyi şirketi satıp diğerlerinin borçlarını kapatırsanız, elinizde bir şey kalmaz. Bir seçenek budur. Ya da bu iyi şirketi tutarsınız, öteki şirketlerinizi teker teker düzgün bir hale getirirsiniz, parlatırsınız. Aynı basketbolda yaptığınız gibi onlardan da gelir sağlayabilirsiniz. Ama sağ olsun Mesut Bey çok iyi bir insan. Çok destek olmak istiyor. O olmasa çoktan kapatmıştık. Gelecek yıl şirketleşme olmazsa bu ihtimale karşı da önlemlerimizi aldık. Bunları şu anda açıklayamıyoruz. Ancak Karşıyaka’yı hak ettiği yere çıkaracağız.

- Bundan sonra ne yapacaksınız? Yeni projeler gündeminizde mi?

Turgay Büyükkarcı: Bundan sonra popülist olmaya hiç gerek yok. Tesis ve altyapı olmadan hiçbir şeyin yürümesi mümkün değil. İhtimali yok. Çünkü gelirler belli. Şirketleşme de olsa, Folkart’ta alsa, Pınar’da alsa, biz bunu yapmak zorundayız. Çünkü Karşıyaka’nın top oynayacağı sahası yok. Salon yok. Belediye bugün git dese oynayacağımız, antrenman yapacağımız alan yok. Önce bizim bu işi halletmemiz, altyapıyı kurmamız lazım. Bugün basketbol belki de tarihinin en kötü sezonlarından birisini yaşıyor. Bunları halletmemiz lazım. İkincisi kendimize bir salon yapmamız lazım. Salonun projesini çizdirdik. Geçen gün hem Ankara’ya götürdük hem de ben Basketbol Federasyon Başkanı Hidayet Türkoğlu’na götürdüm. Hidayet de geçtiğimiz pazar günü Cumhurbaşkanı’na dosyayı teslim etti. Bir kere bu yapılırsa içinde 4 tane antrenman sahası, , 50 odalı kendi oteli yapılacak. Kulübün malı olacak. Finansını devlet yapacak. Buradan gelen gelirler salon sporlarını, voleybolu, basketbolu 50 sene götürür. Teniste çok iyi bir arkadaşımız var Rıfat Bey diye. Tenis ve yelkende çok çalışıyor. İki tane kort aldık Örnekköy’den, 6 tane daha kort alacağız. O da teniste kendini ömür boyu kurtarabilecek duruma getirecek. Kısacası mali kısmı disiplin altına alacağız. Başka bir şansımız yok. Altyapıyı da düzelteceğiz. 5 milyon gideri olan futbolun, devletten gelecek 500 bin lirayla yürümesi zaten çok zor. Bir de bir şey var biz bu sene ilk defa önümüzdeki senenin tüm takımlarının bütçesini, kaynağını bulduk. Sigorta ve muhtasarla beraber bu planlarımız tutarsa kanamanın üstüne basıyoruz. Kanamayı durduracağız. Biz şu anda güçlüyüz. Bu bir seneyi atlattığımız zaman burada dünya değişecek. Biz bunu biliyoruz. 3 tane proje var. Salon, stat bir de bizim Sasalı projemiz var. Şimdi ona Foça’da bir proje daha eklendi. 3 tanesi futbolla ilgili bir tanesi basketbolla ilgili. Biz bu projelerin yüzde 50’sini yaparsak Dünya değişir. Sasalı’da 35 dönüm bir yer bulduk. Onunla ilgili projelerimiz sürüyor.

Gökhan Şensan: Burada bütün sıkıntımız ya da bilinmezliğimiz şu, voleybolu öngörebiliyorsunuz, takımın ne yapacağını biliyorsunuz. Basketbolda da kuracağımız bütçeyle bunu öngörebiliyoruz. Bütün sorun futbol. Şimdi futbolda sıkıntımız büyük. Birincisi transfer yapamıyoruz. İkincisi ben bütün Türkiye’den yaklaşık 40 tane oyuncuyu altyapıya kattım. 20-25 kişi bizle yatıyor kalkıyor. Çevre illerden ilçelerden de getirdik ki son maçlarda hep o çocuklar oynadı. Altay’dan, Buca’dan, Altınordu’dan daha önce o altyapılarda oynamış oyunculardan da topladık. Bu çocuklarla ben bir sene devinebilirsem ondan sonra Karşıyaka’ya durmak yok.

‘Menajerlerden kurtulmamız lazım’

Kulüpteki menajerlik sistemine nasıl bakıyorsunuz?

Her yerde ben Karşıyakalıyım diyen bir tane menajer var. Şimdi benim neye ihtiyacım var? Geçen seneden gençlerin hepsiyle 5’er sene kontrat yaptım. 8 tane futbolcum var. Bunlarla bu ligde devam etmek istiyoruz. Tabi ligin kendine göre gerçekleri var. Bizim verebileceklerimiz var. Adamlara diyorum ki senin geçen seneden kaç para alacağın kalmış. 250 bin lira diyor. Al sana 200 bin lira peşin, cebine koy bunu. Geçen sene kaç paraya oynadın? 250 bin lira maç başı peşinat oynadım diyor. Ne kadarını aldın diyorum. Yüzde 80’ini alamadım diyor. Bu şekilde yapmayalım ben sana 250 bin lira değil 200 bin lira vereyim ama 10’a bölünmüş bir şekilde maaş olarak vereyim bunu, iki maaş alamazsan kontratını feshedip git. Futbolcuları çağırıp diyorum ki şartlar bunlar, para bu. Futbolcu bana, abi benim seninle konuşmam yasak menajerle konuş diyor. Menajere gidiyorum, bunların bir tanesi 500 bin lira bir tanesi 600 bin lira 50 bin lira da ben menajerlik payı istiyorum diyor. Ben bu manejerlerle anlaşmam. Tesislerin içine de sokmam.

‘Herkes elini taşın altına koymalı’

Aslında konuşmamızın özü şu, biz bugün buradaysak, aldığımız bazı sözler var. Folkart gibi. Onlar bize güvenerek desteklediler. Biz ahlakımızı, enerjimizi ve doğru yapılanmamızı veriyoruz. Karşıyakalı inancını, güvenini yitirmiş durumda. Bizim veremeyeceğimiz hesabımız yok. Karşıyakalı kulübüne daha fazla sahip çıkmalı. Bu günler el birliğiyle aşılır.