Ege Kulübün geleceğini kurtarmaya geldim

Kulübün geleceğini kurtarmaya geldim

16.07.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Kulüp yöneticiliği kadar, siyasi kimliğiyle de ön plana çıkan Karşıyaka Kulübü Başkanı Büyükoral, aklında sadece yeşil kırmızılı kulübün olduğunu belirterek, “Aileden sadece başkanlık yapmak için izin aldım” dedi ­

Kulübün geleceğini kurtarmaya geldim


Karşıyaka Onursal Başkanı Selçuk Yaşar’ın desteğini almadan girdiği yarıştan zaferle çıkan Cihan Büyükoral... Daha önce 1989-90 yılında başkanlık yaptıktan sonra, Karşıyaka’da farklı görevler üstlenen Büyükoral’ın işi bu sefer daha zor... Bir yandan kadro oluşturmaya çalışan Büyükoral, diğer yandan da takıma farklı sponsorluk arayışında. Kulüp başkanlığına adaylığını koyduğu zaman Onursal Başkan Selçuk Yaşar ile arasında diyalog eksikliği olduğunu iddia eden Büyükoral, KSK tarihinde yeni bir sayfa açmak istiyor.
Milliyet Ege Misafir Odası’nın bu haftaki konuğu olan Karşıyaka Başkanı Cihan Büyükoral, KSK camiasını kamuoyuna yansımayan tarafıyla değerlendirirken, başkanlık koltuğundaki 40 gününü de anlattı. Karşıyaka’nın bu yıl bir geçiş dönemi yaşadığını belirten Büyükoral, “Yönetime geldiğimizden beri değişim, değişim, değişim diyoruz. Benim bu hareketim Selçuk Yaşar karşıtı gibi duruyor. Fakat Selçuk Bey’den sonrasını düşünen yok. Peki sonra ne olacak? Sonrayı bir an önce düşünmek lazım” diye konuştu. Milliyet Ege Bölge Temsilcisi Hamdi Türkmen, Yazı İşleri Müdürleri Muhittin Akbel ve Uğur İşven’in yanı sıra, köşe yazarımız İsmail Özelçinler’in sorularını içtenlikle yanıtlayan Büyükoral, bakın neler anlattı:

Haberin Devamı


17 branştan 8 branşa

1989 yıllarında Karşıyaka Kulübü’nün başkanlığını yaptınız. Geçen bunca sene içerisinde kulüp nasıl yönetilmiş? Neler değişmiş?

Geçmiş dönemde kulübün başkanlığını belediye başkan yardımcısı yapmıştı. Hemen hemen iki sene hiç kulüple ilgilenmemiş. Ben saat 10.00 gibi kulübe gidip en az saat 19.00’a kadar mesai yapıyorum. Orada çalışanlarda şaşırıyor. Karşıyaka’nın işi çok büyük. 1989’da 13 branşta faaliyet vardı, şu anda 8 branşta faaliz. Yüzme şubesini açmaya çalışıyoruz. Kulüp yönetmek çok farklı bir şey. 1989-90 döneminde yöneticilik yaptım ama şu an çok farklı. Paralar büyüdü. Geçmişte üç transfer dönemi geçirdim. Futbolcular pazarlığa gelir, karşılıklı konuşurduk. O zaman içeriye bir menajer girdi. Futbolcuyu almaktan vazgeçtim, menajeri reddettim. Şimdi menajersiz futbolcu yok. 14 yaşındaki çocuğun bile menajeri var.

Haberin Devamı

Karşıyaka Kulübü’ndeki branşların azalmasını nasıl yorumluyorsunuz? Çoğaltılmalı mı, yoksa azltılıp başarı mı hedeflenmeli?

Karşıyaka’nın olmazsa olmaz branşları vardır; yelken, voleybol, basketbol, futbol gibi... Belki bir iki branş açılabilir. Kulübün kendi içinden bir istek gelirse düşünülebilir, onun dışında zorlamayla olmaz bu işler. Gönüllü kişilerle o branşların yönetimini oluşturmak gerekiyor.

Diyalog sorunu yaşadık

Onursal Başkanı Selçuk Yaşar’ın atadığı bir başkan görmedik 1979’dan bu yana... Siz büyük bir cesaret örneği gösterdiniz. Bu cesareti nereden aldınız?

Yönetime geldiğimizden beri ‘değişim, değişim, değişim’ diyoruz. Benim bu hareketim, Selçuk Bey karşıtlığı gibi gösterildi. Fakat Selçuk Bey’den sonrasını düşünen yok. Peki sonra ne olacak? Selçuk Bey ile aramızda bir diyalog eksikliği oldu. Arada irtibatı kuranlar, daha iyi bir diyalog sağlayabilirdi. Selçuk Bey ile seçim sonrası görüşmemizde, başkanlık sürecinde yaptığım bu hareketi ona izah ettim, “Siz ne yapardınız?” dedim. O da benim gibi davranacağını söyledi. Ben Divan Kurulu, Onur Kurulu üyesiyim, eski başkanım. Başkanlık seçimi sürecinde, “Ben başkan adayıyım” diyorum, arada irtibatı kuranlar ise, Selçuk Bey’e gidip başkan adayı yok diyorlar.

Haberin Devamı

Hedefe göre bütçe

Önümüzdeki süreçte Karşıyaka’da yönetimsel açıdan ne gibi değişiklikler olacak?

Bundan sonra artık Selçuk Bey ile duygusal anlamda konuşacağız, parasal anlamda konuşmak olmaz. Sonuçta onursal başkanımız. Bu yıl bir geçiş süreci, bundan sonra artık işler farklı yürüyecek. Basketbol hedefi söyleyecek, ilk 6 veya şampiyonluk diye... Biz de ona göre bütçe ayarlayacağız. Ona göre hesap yapacağız. Aynı şekilde bu formül, futbol için de geçerli. Her 3 ay için sponsorlarla beraber toplantı yapıp raporlar sunacağız. Şeffaf yönetim anlayışını getirdik. UEFA, şeffaflığı 2014’te istedi ama biz 2 sene erken davrandık. Kulüpten bağımsız bir şekilde maddi durumumuz sorgulanıyor. Artık “Baba verdi, böyle gitti” diye bir şey olmayacak.

Sponsor arayışlarınız ne durumda?

Selçuk Yaşar yıllardır Atatürk Organize Sanayi’deki kuruluşlara gidilip, destek verilmesini istiyor. Kimse oralı olmadı. Şimdi biz bunu sadece Organize Sanayi’ye değli, tüm Türkiye’ye yayıyoruz. Aslında aynı şeylerden bahsediyoruz. Aradaki bilgi eksikliği ve eski yönetimlerdeki eksiklikler, sanki farklı cephelerdeymişiz gibi gösteriliyor. Şeffaf bir ortam sağlamaya çalışıyoruz. Böyle bir ortamda hangi sponsorluk karşı çıkar? Sponsorlarla bütün görüşmelerimizde şeffaflığı, paranın nereye gideceğini anlatacağız.

Haberin Devamı

Sponsorlukta Türkiye’ye açılma projesinde sizin hükümetle, özellikle Ertuğrul Günay’a yakın olmanızın bir katkısı söz konusu mu?

Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay’ın yanında bir de Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım var. Binali BMey’in de destekleri oluyor. Tabii ki Ertuğrul Bey ile eski dostluğumuzdan kaynaklanan bir yakınlığımız var. Ben zaten başkanlık sürecinde Ertuğrul Bey’le düşüncelerimi paylaştım. Sponsorluk konsuunda sürekli Ankara ile temasımız var.

Şimdiden bir müjde verme durumu olabilir mi?

Sponsorlukla ilgili konuları bir kenara bırakalım. Onlarla ilgili çalışmalarımızda bakanlarımızla ilgili bir durum yok. Ancak bizim bir takım tesis arazi meseleleri, mülkiyet haklarımızla ilgili durumlarda bir müjdemiz var. Mesela bizim kendi stadımızın, bir projeyle 15 bin kişilik bir stada çevrilmesi konusunda uğraşıyoruz.

Haberin Devamı

Örnekköy’deki stat konusunda gelinen nokta nedir?

Şu an Alsancak ve TOKİ meselesi haline geldi bizim Örnekköy’deki stat... Biz öncelikle kendi stadımızı istiyoruz. Yalı’daki stadımızı, uygun bir projeyle 15 bin kişilik bir stada çevireceğiz. Statla tribünler arasında tartan bir pist var. Onu kaldırmayı düşünüyoruz. Avrupa’daki statları örnek aldık; Stamford Bridge, Old Trafford gibi. 2 mimar arkadaşımızla proje üstünde çalışıyoruz. Arkadaşlar daha önce Kadir Has Stadı’nı ve birkaç stadı daha yaptılar. Ben de bir inşaat mühendisi olarak projeyle yakından ilgileniyorum.

15 bin kişilik Karşıyaka stadı

Karşıyaka Stadı’nda nasıl bir proje hayal ediyorsunuz?

En kısa sürede başlamak için elimden geleni yapacağım. Malum, tesisleşmeye büyük teşvikler var. Bizim de bu durumu değerlendirmemiz gerekiyor. Stadın yenilenmesi ve genişletilmesi kapsamında belediye ile imarla ilgili bir durum yok. Avrupa’daki büyük kulüplerin statları gibi, Karşıyaka Stadı’nda tribünlerin önündeki tartan pist kalkacak. Akustik için tribünler değiştirilecek. Giriş çıkışlarla ilgili çalışmalarımızda var. Herhangi bir sorun gözükmüyor. Bir de Alsancak Stadı’nın TOKİ’ye devredilmesi konusunda itham altında kaldık. Alsancak Stadı’nın yıkılmasıyla ilgili durumda, “AKP’liler sessiz kalıyor” damgası yedik. Stat Örnekköy’e yapılacak, biz önce kendi stadımızın yapılmasına bakarız. Bana sordular, “Alsancak yıkılsın mı, yıkılmasın mı?” diye. Projeyi görmeden bir şey söylemek saçma olur, proje iyiyse yıkılabilir, hayır demem.

AK Parti’ye üye değilim

Cihan Büyükoral siyasi kimliğiyle de tanınan bir isim... Sizin için Aksolcu diyorlar.

Kesinlikle bundan sonra siyaset yok. Sadece Karşıyaka’nın başarısı için koşacak bir kulüp başkanı var. Zaten evden de kulüp için izin aldım, siyasete izin çıkmadı. Bir de beni rahatsız eden bir konu var, “Aksolcu” kavramı atıldı ortaya. Ben AKP’ye üye değilim ki..

Bana tepkiden çok büyük destek var

Karşıyaka Çarşı Grubu sizi istifaya davet etti. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Onun sebebi başka... O grupta belki birkaç arkadaşın hoşnutsuzluğu olabilir, onlar da ilerleyen süreçte görecekler. Ama Karşıyaka’da gezerken bana söylenenler; “Cihan başkan olmasaydı kim olacaktı? Cihan başkan destek veriyoruz, devam et” gibi şeyler... Transferin gecikmesinden dolayı bazı taraftarların hedefi olduk. Şunu söyleyeyim, son 16 senedir şampiyon olacağız deniliyor, olunmuyor. Son senenin durumu aşikar, 34 hafta hiçbir maç başı ödenmemiş, son maçta averajla ligde kalınıyor. Bu yönetimlere sabır gösterenler, 36 günlük bir yönetime nasıl sabır göstermiyor, normal bir şey mi bu? Değil. Çarşı’nın nabzını çok iyi yokluyorum, destekte bir eksilme yok, tam aksine artma var.