Sorgu yok, destek var

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim ekibinde yer almak, siyasi kariyer yapmak için Parti Meclisi’ne (PM) girmek isteyen İzmirliler hüsrana uğradı. En az 6 olacağı düşünülen sayı 4’te kaldı. Milletvekilleri Oğuz Oyan ve Mehmet Ali Susam‘ın yanısıra eski üyelerden Alaattin Yüksel’le, Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu’ndan seçilen Hülya Güven koltuğunu korudu. Bu sonuç İzmir örgütünün yüzünü güldürmedi. CHP İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, gelen tepkileri, “Tam yetki verdik, sorgulamak doğru değil” sözleriyle yatıştırmaya çalıştı, şöyle devam etti:
“PM’deki İzmirli sayısının yediden dörde düşmesinden ben de mutlu değilim. Daha fazla temsil edilmek isterdik, ancak bu bir onarma kurultayı. Genel Başkan bizden tam yetki istedi, biz de verdik. Bu yetkiyi verdikten sonra sorgulamak doğru değil.”

Sav ekibi tırpan yedi
PM’deki İzmirli sayısının düşmesinde, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in Önder Sav ekibini biçmesi etkili oldu. Eski PM’de Sav’a yakın olan İzmir Milletvekilli Abdürrezzak Erten’le, Semra Tanülkü ve Mehmet Süne yeni yönetime giremedi. Erten, bu konuda yorum yapmaktan kaçındı. Tanülkü ise, “Saygı duydum, genel başkan kendi çalışacağı ekibi kurdu. Bekleyip göreceğiz. Ancak PM’deki İzmirli sayısının 7’den 4’e düşmesi beni çok üzdü. Bu teşekkür değil. Ayrıca İzmirli kadın sayısının birde kalmasına çok üzüldüm. Kadın olarak haklarımın savunulmasını istiyorum” dedi.
Süne de sayının azalmasının temsili de azaltacağı anlamına gelmediğini belirtti, yeni yönetimde yer alamamasını ‘bayrak yarışı’ olarak değerlendirdi ve “Sav ekibi olarak biçildiğimizi kabul etmiyorum. Bizim ekibimiz CHP’dir. Kırgınlığım yok. Ben CHP’nin çocuğuyum” diye konuştu.

Sağ gösterdi, sol vurdu
Kurultay öncesi katıldığı her programda ‘çarşaf liste’ isteyen eski genel başkan Deniz Baykal’ın, Gürsel Tekin’le PM’ye girmesini istediği kişiler konusunda anlaştığı öne sürüldü. PM’de Baykal’ın da istediğini aldığını gören İzmirli delegeler, “Baykal sağ gösterip sol vurdu” yorumunda bulundu.
Milletvekili Mehmet Ali Susam’ı da PM’ye Deniz Baykal’a yakınlığı taşıdı. İzmir örgütünde pek etkisi olmayan Susam’a kaset skandalı ve Önder Sav depreminin ardından Baykal’a yakın duruşunu bozmaması ve İzmir’de yıllardır başkanlığını yaptığı esnaf teşkilatının desteği güç verdi.

Ayhan hüsrana uğradı
Baykal’a yakın duran ve İzmir’de yıllarca yaptığı il başkanlığı nedeniyle örgüt gücü bulunan Selçuk Ayhan, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında yer almasına rağmen PM’ye giremedi. PM üyeliğine kesin gözüyle bakılan Ayhan’ın yer bulamaması kulislerde, “Baykal’dan kopması ona kontenjan hakkını kaybettirdi. Gürsel Tekin, İzmir’de örgütte güçlü olan birini değil, esnaf lobisi olanı tercih etti” şeklinde değerlendirildi.

CHP’den İzmir’de Kur’an açılımı!
Gaziemir Belediyesi’nin “Kuran-ı Kerim’in indirilişinin 1400. yılı için ilçe müftülüğümüze halkımız davetlidir” mesajı böyle yorumlandı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun son İzmir ziyaretinde örgüte, “Camii cemaatiyle yakın temas kurun. Onlar da bizim seçmenimiz. Meyhanelerde iktidar olamayız. Meyhanelerden en azından bu sıralar uzak durun. Keyif için herkes iki kadeh rakı içebilir. Bunu abartmamak lazım... Sabahın beşinde partilimizi meyhaneden çıkarken gören vatandaş bize oy vermez” sözleri örgütü harekete geçirdi.
Kılıçdaroğlu’nun bu talimatını ilk uygulayan CHP’li Gaziemir Belediyesi oldu. Partililerin ve vatandaşların cep telefonlarına, “Gaziemir Merkez Camii’nde Kuran-ı Kerim’in indirilişinin 1400. yılı için ilçe müftülüğümüzce düzenlenen programa tüm halkımızı davetlidir” şeklinde SMS geçildi. Bu mesaj, “Kılıçdaroğlu’nun uyarıları dikkate alınmaya başlandı” diye yorumlandı.
CHP Gaziemir İlçe Başkanı Yüksel Demirsoy, bugüne kadar toplumun tüm kesimlerinin davetlerinde yer aldıklarına dikkat çekti, “Belediye başkanımız da bunun duyurulması için imkanlarını ortaya koyuyor. Bu yeni bir olay değil. Daha önce de bu tür mesajları çekiyorduk. İzmir’de iftar yemeği veren tek ilçeyiz. Türkiye’nin gerçekleri ni görmezden gelemeyiz” dedi.