'Ayak'landılar!

Aralarında Nike ve Adidas gibi büyük ayakkabı üreticilerinin de bulunduğu 170’den fazla şirket, Çin’e uygulanacak ek gümrük vergileri konusunda ABD Başkanı Trump’a hitaben bir mektup kaleme aldı.

Mektupta, Trump’a söz konusu vergiyi uygulamama çağrısı yapılarak, “Ayakkabı sektöründe Çin’e uygulanan vergisinin yüzde 25’e çıkarılması, müşterilerimiz, şirketlerimiz ve Amerikan ekonomisi için yok edici olacak” uyarısında bulunuldu.

Misilleme geldi

Çin Başbakan Yardımcısı Liu Hı’nın Washington’da katıldığı ticaret müzakerelerinden eli boş dönmesinin akabinde ABD Başkanı Donald Trump, ticaret müzakerelerinin başarısız geçmesini gerekçe göstererek, 8 Mayıs’ta 200 milyar dolar değerinde Çin menşeli ürüne uygulanan gümrük tarifesini yüzde 10’dan yüzde 25’e çıkardığını açıklamıştı.

Pekin yönetimi, Trump’ın açıklamalarını vergi hamlesine misilleme olarak hafta başında ABD’den ithal edilen 60 milyar dolar tutarında 5 binden fazla kalem ürüne yüzde 5 ila yüzde 25 düzeyinde gümrük vergisi getirildiğini bildirmiş, vergilerin 1 Haziran’dan itibaren yürürlüğe gireceğini duyurmuştu.

Çin, mart ayında yaptığı meclis toplantılarında bu yılki ekonomik büyüme hedefinin yüzde 6 - 6.5 civarında olacağını duyurmuştu. Pekin yönetimi bu adımla ekonomik büyüme hedefini son 30 yılın en düşük seviyesine çekmişti.

Çin, ABD’nin Çinli şirketlere yönelik Huawei benzeri yaptırımlara hazırlanmasına tepki göstererek, bu ülkeye “adil ve eşit tutumda bulunması” çağrısı yaptı. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lu Kang, Pekin’deki basın toplantısında, ABD’nin Çinli video gözlem şirketi Hikvision’a Huawei benzeri yaptırıma hazırlanmasına ilişkin, “Son zamanlarda defalarca ABD’nin devlet gücünü kullanarak, Çin dahil diğer ülkelerin şirketlerini baskı altına almasına ve karalamasına karşı çıktığımızı ifade ettik” dedi.

‘Adil olun’ çağrısı

Çin’in tavrının tutarlı olduğunu belirten Lu, “Ülkeler arası ticaret ve yatırım ilişkisi karşılıklı saygı ve fayda temelinde olmalı” ifadesini kullandı.

Lu, Çinli şirketlerin piyasa kurallarına ve uluslararası normlara uyması gerektiğini söylerken, “diğer ülkelere de Çinli şirketlere adil olması ve ayrımcılık yapmaması” çağrısında bulundu.