Ekonomi Dericiler, Rusya'yı Hadise ile sallamak istiyor

Dericiler, Rusya'yı Hadise ile sallamak istiyor

07.11.2009 - 11:01 | Son Güncellenme:

.

Dericiler, Rusyayı Hadise ile sallamak istiyor

Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Hazar, Rusya’da Hadise ile tanıtım yapacaklarını, bu sayede iyi bir çıkış yapmayı hedeflediklerini kaydetti.

Deri sektörüne ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Hazar, Türk deri firmalarının, Türkiye’de istediklerini bulamadıklarını, hedeflerinin Avrupa ve Rusya’da ellerinde tuttukları pazarı korumak ve bu pazarları geliştirmek olduğunu söyledi.

Almanya, İngiltere, Fransa ve Rusya’da deri ürün satışında önemli bir paya sahip olduklarını dile getiren Hazar, Rusya’daki deri firmalarının deri üretimine girmeye çalıştıklarını, ancak deri üretiminin emek yoğun bir sektör olması ve bu emek güçlerinin olmaması nedeniyle bunu başaramadıklarını ifade etti.

Deri üretiminde Türkiye’nin dünyada yedinci, Avrupa’da ikinci sırada olduğunu anlatan Hazar, şunları kaydetti: "Rusya’da ise deri konusunda rakipsiziz. Dünyada İtalyanlar bu işin başını çekiyor. İtalyanlar’ın bizden tek üstün tarafları tasarım. Ancak biz de artık tasarımlarımızı kendimiz yapıyoruz. Tasarımlara verdiğimiz ağırlık artık Türkiye’yi taşıyacak duruma geldi. Türk tasarımcıları artık Avrupa ile yarışıyorlar. Kazandığımız paraları bu işlere de ayırarak tasarımcılarımızın önünü açtık.

Üst giyim görsel bir şey. Bunu kalkıp da internetten pazarlayamazsınız.

İnsanlar görmek istiyorlar ve derinin tanıtımını yapacak kişilerin de o ülkenin gençlerinin sevdiği insanlar olması lazım. ABD’de Cindy Crawford ile bir tanıtım yapmıştık ama beklediğimizi alamadık. Kadın meğerse 20 yıl önce meşhurmuş. Artık bu hatayı yapmak istemiyoruz. Cindy bize pahalı bir ders oldu. Şimdi Rusya’da Hadise ile iyi bir çıkış yapmayı hedefliyoruz. Cindy Crawford tanıtımı bize 500 bin dolara mal oldu. Hadise, şu an gündemde ve dünya starı olma yolunda. Rusya’da Hadise ile çok ilgi çekeceğimizi düşünüyoruz." Hazar, "Hadise, baştan aşağı moda kokuyor. Çizme ve ayakkabıyı da çok iyi taşıyor. Biz hep şikayet ederiz marka değiliz diye. Bu da ülkemizin markalaşma yolunda bir adım olacak. Deri bizim, ürün bizim, sunuşu yapan da bizden biri olsun istiyoruz" diye konuştu.

Türkiye’nin deri ihracatının yüzde 30-35’inin Rusya’ya yapıldığını ve Rusya’da deri pazarının yüzde 60’ına hakim olduklarını belirten Hazar, krizde Rusya’ya yapılan deri ürün ihracatının yüzde 30 civarında düştüğünü, bu düşüşü Hadise ile yapacakları reklam filmi ve konser çalışmalarıyla toparlamak istediklerini söyledi.

"DERİ MONTUN AĞIRLIĞINI 250 GRAMA KADAR DÜŞÜRDÜK"

Haberin Devamı

Ramazan Hazar, 12-14 Kasım 2009 tarihleri arasında düzenlenecek İstanbul Deri Fuarını da sektörün vitrini ve en iyi ürünlerini tüm dünyaya sergilemek için önemli bir fırsat olarak değerlendirdi.

Fuarda ekonomik kaygıdan çok İstanbul’un moda merkezi olması isteklerinin ağır bastığını dile getiren Hazar, şöyle konuştu: "Milano’ya gittiğimizde görüyoruz. Şehirde her zaman bir hareketlilik ve her zaman turist var. Bunun sebebi, şehirde daima bir kongre veya fuar olmasıdır.

İstanbul neden böyle bir merkez olmasın? Fuara katılım geçtiğimiz yıla göre hemen hemen aynı. Aslında iki yıl önceye kadar daha büyük alanlarda yapıyorduk, 20 bin metre kareleri bulduğumuz olmuştu ama iki yıldır 10 bin metre kare alanda gerçekleştiriyoruz. Krizden dolayı bir düşüş var ama bu düşüş sadece bizde değil, tüm dünyada... İtalya’da da fuar 7 salonda yapılırken 2 salona düştü.

Bu yılki fuarın, sektörün sıçrama noktası olacağına inanıyoruz. Toplamda 150 katılımcı var. Bunların 50’sinden fazlası ise yabancı katılımcı. İtalya, İspanya, Almanya, Yunanistan, Finlandiya, Dubai, Hindistan, Pakistan, İngiltere, Arjantin ve Avusturya’dan firmalar katılıyor. Bir firmamız deri montu 500 grama düşürdüğünde olay olmuştu. Bugün 300 gramın üzerinde deri montumuz yok. Bizim İtalya’dan daha iyi olmamız lazım. Deriyi dokusuna da zarar vermeden inceltebildiğimiz kadar incelttik. Deri montun ağırlığını 250 grama kadar düşürdük. Bu şekilde sezonu 8 aya çıkarmak istiyoruz. Fuarın bu yıl daha verimli geçeceğini düşünüyorum. 500 milyon dolarlık iş bağlantısı bekliyoruz." -

Haberin Devamı

"TANITIMI BİZ YAPTIK AMA PİYASAYI ÇİN VE HİNDİSTAN KAPTI"

Hazar, yerli tüketimde henüz istedikleri seviyeye ulaşamadıklarını vurgulayarak, bu güne kadar yaptıkları tanıtımların sektöre katkısının fazla olmadığını bildirdi.

Deri Tanıtım Grubu’nun yaptığı tanıtımların, bekledikleri etkiyi göstermediğini dile getiren Hazar, şöyle devam etti: "Tanıtımı biz yaptık ama piyasayı Çin ve Hindistan kaptı. Halen de o furya devam ediyor. Bir çok firmaya gittiğinizde mağazalardaki derilerin Çin ve Hindistan malı olduğunu görürsünüz. Tanıtım, derinin moda olmasına vesile oldu ama piyasayı Çin ve Hindistan’a kaptırdık. Çünkü çok ucuza deri ürün satıyorlar.

Bizim ürünlerin standartları yüksek olduğu için onlara göre pahalı kalıyor.

Avrupa’ya yaptığımız ihracatın düşmesi ise tamamen krizin getirdiği etkilerdendir. Avrupa krize girince bizim ürünlerimiz pahalı geldi ve Çin, Hindistan ürünlerine yöneldiler ama krizin etkilerinin geçmesiyle tekrar bize yöneleceklerdir. Zaten bilinçli bir insanın Çin ve Hindistan’da üretilen deri ürünleri giymemesi lazım. Deri üretiminde kullanılan kimyasal malzemeler çok önemli. Kalitesiz bir üretimde kullanılan kimyasal malzemeler insan sağlığını da bozar."

Haberin Devamı

"DERİLER GÜZEL ÇIKARILSIN Kİ PARAMIZ ÜLKEMİZDE KALSIN"

Ramazan Hazar, devletin krizde önemli teşvikler verdiğini ancak KOBİ’lerin ve küçük esnafların bu fırsatları değerlendiremediklerini söyledi.

KOBİ’lerin, bu teşviklerden nasıl yararlanacaklarını bilmediklerini dile getiren Hazar, "Sonra kalkıp bazıları ’Devlet bir şey yapmıyor’ diyor. Devlet çok şey yaptı ama kaç kişi faydalanıyor derseniz 100 firmadan ancak ikisi...

İnsanlar müracaat etmekten korkuyor. Çünkü daha önce böyle bir şey görmemişler" diye konuştu.

Bazı sektörlerin, "Hassas sektör" olarak ilan edilerek, tanıtımına daha çok önem verilmesi gerektiğini savunan Hazar, şunları söyledi: "Devletin bazı sektörleri vitrin sektör yapması lazım. İtalyanlar mesela ABD’ye ayakkabı ve deri montla girmişler. Devlet yetkililerinin soğuk ülkelere giderken derici iş adamlarını yanında götürmesi ve devamlı bu konunun işlenmesi lazım. Tamam Afrika’ya giderken bizi götürmesin ama bir Rusya’ya, Norveç’e giderken bizi de götürmesi lazım. Bugün Başbakanımız Rusya’ya giderken iki tane derici iş adamını yanında götürse ve Vladimir Putin’e bir deri mont hediye etse bambaşka bir ortam yakalarız. Biz yüzde 100 Türküz. Türk iş adamıyız, Türk üretimiyiz, Türk işçiler çalıştırıyoruz. Bizim kazanmamız, Türkiye’nin kazanmasıdır." Ramazan Hazar, Kurban Bayramının da sektöre katkısı olduğunu belirterek, Türkiye’nin ham deride dışa bağımlı olduğunu, Kurban Bayramı sayesinde ise bu bağımlılığın bir ölçüde azaldığını söyledi.

Geçen yıl Levent Kırca ile kurbanın nasıl kesilmesi gerektiğini anlatan bir klip hazırladıklarını hatırlatan Hazar, "Belki bunu tekrar gösterime koyabiliriz. Çünkü Kurban kesilirken derinin güzel çıkartılması lazım. Bu gün özellikle koyun derisinde dışa bağımlıyız. İspanya, İtalya ve Yunanistan’dan alıyoruz. Deriler güzel çıkarılsın ki paramız ülkemizde kalsın" dedi.