Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'na iş dünyasından tam destek

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı tanıtım toplantısı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin yanı sıra iş dünyası temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan TBB Başkanı Hüseyin Aydın, bankacılık sektörü olacak ekonomik faaliyetlerin desteklenmesine odaklı çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, üretim, yatırım ve ticaret olursa Türkiye'nin kazanacağını bildiklerini ifade etti.

Aydın, şunları kaydetti:

"Ülkemiz kazanırsa, hepimiz kazanırız. Bu çerçevede biz, bankalar olarak ekonominin finansmanı için kaynak bulmaya ve kredi sağlamaya devam edeceğiz. Kıt olan kaynakların ekonomik olan birimler arasında en verimli şekilde dağılımı ana işimizdir. Tabi ki bunun makul fiyatlarda olması için çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

Bankalar olarak maliyetlerimizi daha da düşürerek, verimliliğimizi daha da artırarak, sektörel bazda ortak projelerle ölçek ekonomisinden yararlanarak, nominal faiz hadlerinin daha aşağı seviyelerde oluşmasına katkı sağlamayı sürdüreceğiz. Bankacılık sektörü olarak en önemli konularımız arasında yer alan enflasyonla mücadeleye destek vermeye devam edeceğiz."

"ENFLASYONLA TOPYEKUN MÜCADELE KARARINI SONUNA KADAR DESTEKLİYORUZ"

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan da büyük hedeflerin büyük sorumluluklar ile büyük fedakarlıkları istediğini vurgulayarak, hedeflerinin ve meselelerinin Türkiye olduğunu söyledi.

Analizlerini ve doğru bildikleri hususları her vesileyle paylaştıklarını belirten Kaan, "Ekonominin üretim, yatırım ve tasarruf sacayağı üzerine oturması şartı, temel düsturumuzdur. Bunun dışında, bizim bir temennimiz, daha doğrusu ısrarla savunduğumuz bir ilkemiz var. İki konuda millileşme; 'üretimde sermayede millileşme ve stratejik planlama' ile 'ticarette millileşme ve paramızın değerini koruma'. Bu ikilinin sıhhati sağlanırsa Türkiye’nin, yeni global iktisadi mimari içinde hak ettiği payı almasının önünde hiçbir engel yoktur. Biz, bu temenni için çalışırken, 11 Ağustos’ta Dolmabahçe’de, Sayın bakanımız tarafından genel felsefesi çizilen yeni ekonomik anlayış, bizleri memnun etti ve umutlandırdı. Ardından açıklanan Yeni Ekonomi Programı (YEp) ise Türkiye’nin iktisadi anlamda paradigma değişimini gösterdi ve netleştirdi." diye konuştu.

Kaan, değişim için gerekli fedakarlığı göstermek adına toplandıklarını bildirerek, enflasyon sarmalının hedeflerin önünde bir pranga gibi durduğuna dikkati çekti.

Enflasyonun tek başına ekonomik bir olgu olmadığını, sosyal kodlara da zarar verdiğinin altını çizen Kaan, şunları kaydetti:

"Değerini yitiren sadece para mı? Hayır! Alın teri, üretim azmi, yatırım hevesi, gelecek umudu. Eriyen para değil, eriyen milli servetimiz oluyor. Bu nedenle, Enflasyonla Topyekün Mücadele programı, bizim zaviyemizde bir destek çağrısıdır. Bu topraklar ve bu millet, memleketimizdir. Bizler, iş insanları olarak memleketimize varlığımızı borçluyuz. Şimdi kendi varlığımızdan fedakârlık etme vaktidir.

Türkiye’nin büyük sermaye güçlerinden biri olan MÜSİAD, üzerine düşen görevi yapmaya hazırdır. Ekonomi yönetimimizin enflasyonla topyekûn mücadele kararlılığını sonuna kadar desteklediğimizi, verimli üreterek, israfı önleyerek ekonomideki kısa süreli dalgalanmalara karşı sürdürülebilir, etkili bir mücadele için bugünkü ekonomik şartları dikkate alarak, 2018 yılı sonuna kadar devamında üyelerimizle elimizden gelen çabayı göstereceğimizi ifade etmek istiyorum."

"TÜRKİYE EKONOMİSİ, ZORLUKLARIN ÜSTESİNDEN GELECEK GÜCE FAZLASIYLA SAHİP"

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Erol Bilecik ise Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nın zorlu dönemden çıkış için en önemli hamlelerden biri olduğunu söyledi.

İş dünyası olarak hep birlikte bu programın başarısı için sorumluluk almaya ve görevlerini yerine getirmeye hazır olduklarını dile getiren Bilecik, enflasyonun Türkiye ekonomisi için kalıcı olarak sorun olmaktan çıkması gerektiği vurguladı.

Bilecik, enflasyonla mücadele için sıkı para politikasının uygulanması gerektiğini ve bu politikaları destekleyecek tasarruf tedbirlerini maliye politikasının sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.

Karşılaşılan tüm sorunlara serbest piyasa ekonomisi çerçevesinde yaklaşılması gerektiğinin altını çizen Bilecik, ekonominin temelinin güven ortamı ve istikrar olduğunu, sürdürülebilir güven ortamının dış ilişkilerdeki değerinin yüksek olduğunu anlattı.

Bilecik, etkili bir dış politikanın ekonomiyi de fazlasıyla güçlendireceğini belirterek, "Türkiye ekonomisi, tüm zorlukların üstesinden gelecek güce fazlasıyla sahiptir. Buna olan inancımız da tamdır. Türk iş dünyası olarak, bu konuda üzerine düşeni de yapmaya hazırız. Çünkü biz zorluklara antrenmanlıyız. Ayrıca bu zorlukları aşmak için yeteri kadar motivasyona sahip olduğumuz gibi, yeterli kabiliyete, enerjiye, hırsa ve beceriye sahibiz." ifadelerini kullandı.

AVDAGİÇ: ALINAN ÖNLEMLERİ GÜVEN ÇIPASI OLARAK GÖRÜYORUM

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bugün açıkladığı Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı ile ilgili olarak, “Alınan önlemleri, fiyatlar üzerindeki spekülatif ataklara karşı güven çıpası olarak görüyorum. Program reel sektörün artan maliyet enflasyonuna karşı kalıcı çözümler getiriyor.” ifadelerini kullandı. Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada programın özellikle gıda enflasyonu ve KDV iadeleri gibi ekonomideki kronik sıkıntılara karşı kalıcı çözümler getirdiğini belirtti.

Bunu memnuniyet verici bulduklarını aktaran Avdagiç, bu program ile piyasadaki çarpıtılmış algı ve yükseliş beklentisinin önüne set çekilmiş olduğunu dile getirdi.

Avdagiç, öngörülebilirliğin arttığını belirterek, "Gündemimizi faiz, döviz ve enflasyon üçlüsünden çıkarıp üretim, ihracat ve istihdama doğru değiştirmemizde bu adımlar çok önemli." değerlendirmesinde bulundu. Şu anda yeni bir fiyat dengesi kurulduğuna da değinen Avdagiç, programda yer alan önlemlerin hayata geçmesiyle talep ve arz yeniden makul bir fiyat seviyesinde buluşacağını vurguladı.

Avdagiç, ayrıca kurdaki geri çekilme devam ettikçe bu fiyatlamaya da yansıyacağını aktardı. Fiyat istikrarı sağlamanın toplumun tamamının görevi olduğunu belirten Avdagiç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sayın Cumhurbaşkanımız son yaşanan gelişmeleri ekonomik saldırı olarak niteledi. Dolayısıyla ekonomik saldırının olduğu yerde milli bir seferberliğin olması zorunludur. Sayın bakanımız Berat Albayrak’ın açıkladığı Enflasyonla Mücadele Programı da milli seferberliğin temel taşıdır. Zira hükümetimiz, firmalarımız, milletimiz topyekun elini taşın altına koymuştur. Elektrik ve doğalgaza yıl sonuna kadar zam yok, KDV iadesi ödemeleri yıl sonuna kadar yapılacak. Ayrıca zora girip işçi çıkarmayı planlayan işletmeler desteklenecek. Bunların hepsi iş dünyamız için çok kıymetli tedbirler. Biz de İstanbul İş dünyası olarak Enflasyonla Mücadele Seferberliğinde üzerimize düşeni eksiksiz yerine getireceğiz."

"KARARLI ŞEKİLDE YAPMAMIZ GEREKEN MÜCADELE, ENFLASYONA KARŞI OLMALIDIR"

İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da "Tüm paydaşların el ele mücadelesi enflasyona karşı set oluşturacaktır." ifadelerini kullandı.

Ülke olarak bugün ekonomik alanda en kararlı şekilde yapılması gereken mücadelenin enflasyona karşı olması gerektiğini vurgulayan Bahçıvan, şunları kaydetti:

"Çünkü temeli olan ve anlaşılabilir maliyet baskılarının çok ötesinde; adeta bir fırsat istismarına dönüşebilecek fiyat hareketleri, enflasyonist sürecin tetiklenmesinde çok olumsuz bir katkı faktörüdür. Öte yandan üretime dayalı bir ekonomiye odaklanmanın mücadelesini verdiğimiz bir dönemde enflasyonun yükselişe geçmesi, toplumsal refahımız için ulvi gördüğümüz bu mücadeleyi sekteye uğratacaktır. Bu nedenle içinde bulunduğumuz bu hassas dönemde ekonomimizin gerek kamu, gerekse özel sektör ana dinamiklerinin bu konudaki kararlı ve samimi duruşları; başta psikolojik olarak dahi olsa, kontrolsüz ve piyasaları tedirgin edecek bir riskin önünde set oluşturacaktır. Hazine ve Maliye Bakanımız Berat Albayrak'ın açıkladığı 'Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı' bu sorunla birlikte mücadeleyi içermesi açısından önemli. Enflasyonla mücadelede başarıya giden yolda tüm paydaşların el ele vererek dayanışma sergilemesini ekonomimiz ve üretim hayatımız için destekliyoruz."

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ise enflasyonla mücadelenin sürdürülebilir ekonomik büyüme bakımından büyük önem taşıdığını aktardı. Fiyat istikrarının sağlanmasının üretimin sağlıklı ve öngörülebilir bir şekilde sürmesi için vazgeçilmez bir durum olduğunu dile getiren Gülle, "Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak tarafından bugün açıklanan önlemlerin enflasyonla mücadele ve fiyat istikrarı konusunda ekonominin beklediği güçlü etkiyi yaratacağına inanıyorum.

Bu durum, Türk lirasında da istikrarın oluşmasını ve biz ihracatçılar açısından rekabet gücü sağlayan en önemli faktörlerden biri olmaya devam edecek. Açıklanan programın ihracat odaklı olmasını da bizleri ziyadesiyle mutlu etti. Programın başarıya ulaşması için tüm sektörlere ve hatta toplumun tüm kesimlerine önemli görevler düşüyor. Bunun bilincinde olan ihracatçılar olarak, biz de bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da üzerimize düşen sorumluluğu büyük bir azimle yerine getirmeye devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Dünya Erdemli Sanayici ve İşadamları Derneği (DERSİAD) Başkanı Mustafa Çınar da DERSİAD olarak Enflasyonla Topyekun Mücadele Programını destekediklerini ve üyelerini bu program kapsamında, yüzde 10 indirim ve katma değeri yüksek ürünlere yoğunlaşmaya davet ettiklerini belirtti.

Topyekün yapılacak bu mücadelede tüm iş insanlarının elini taşın altına koyması gerektiğini dile getiren Çınar, "Hepimizin önceliği vatandaşımızın kazanması ve ülkemizin birlik beraberlik içinde şahlanarak yoluna devam etmesi olmalı. Vatandaşın kazandığı yerde mutlaka ekonomi de canlanacaktır. " ifadelerini kullandı.

HİSARCIKLIOĞLU: ENFLASYONLA MÜCADELEYİ SAHİPLENECEĞİZ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, yazılı açıklamasında, Türkiye'de bir defa daha devlet-millet birlikteliğiyle topyekun bir iktisadi mücadele başladığını bildirdi.

Hazine ve Maliye Bakanlığınca hazırlanan ve Bakan Albayrak öncülüğünde başlatılan "Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı"nı makroekonomik istikrar için son derece önemli bulduklarını ve desteklediklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Artan enflasyon, girdi ve finansman maliyetlerimizi yükseltmekte, firmalarımızı olumsuz etkilemektedir. Enflasyonla mücadeleyi ne tek başına kamu ne de tek başına özel sektör yapabilir. Sorumluluk ve görev hepimizindir. Enflasyonla mücadele aynı zamanda işsizlikle, yüksek faizle ve artan girdi maliyetleriyle mücadeledir." değerlendirmesinde bulundu.

Türk özel sektörü olarak, devletle birlikte topyekun bir duruş sergileyeceklerinin ve ellerini taşın altına koyacaklarının altını çizen Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

"Bu çerçevede TOBB, odalar ve borsalarıyla, her milli konuda olduğu gibi bu konuda da milli bir dayanışma içindedir. 81 il ve 160 ilçedeki odalarımız ve borsalarımızla birlikte enflasyonla mücadeleyi sahipleneceğiz ve firmalarımızın en geniş katılımı için çalışacağız. İş dünyamızda bir diğer büyük sorun olan ve uzun süredir talep etmekte olduğumuz birikmiş KDV iade süreçlerini hızlandırma planı için de bakanımıza ayrıca teşekkür ediyoruz. İnanıyoruz ki kamu ve özel sektör arasındaki güçlü koordinasyon ve istişareyle içinden geçtiğimiz bu zorlu süreci geride bırakacak ve yeniden tempolu ve istikrarlı büyüme sürecine gireceğiz."

TESK: ESNAF VE SANATKAR CAMİASI OLARAK BİZ DE DESTEK VERİYORUZ

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nı son derece olumlu bulduklarını belirterek, "Topyekun mücadeleye esnaf ve sanatkar camiası olarak biz de destek veriyoruz." ifadesini kullandı.

Palandöken, yazılı açıklamasında, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nı desteklediklerini bildirdi.

Programı son derece olumlu bulduklarını vurgulayan Palandöken, şunları kaydetti:

"Programa esnaf ve sanatkar camiası olarak biz de destek veriyoruz. Tüm sektörlerde yapılan indirimler elektrik, doğal gaz ve akaryakıta da yansıtılırsa enflasyonla mücadele daha başarılı olur. Elektrik, doğal gaz ve akaryakıttaki indirim tüm işletmelerin maliyetini düşüreceğinden birçok mal ve hizmette daha yüksek oranda indirim yapılmasının önünü açacak. Bu indirimler enflasyonun düşmesine çok büyük katkı sağlayacak."

BARAN: ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ ETKİLEYECEĞİ İÇİN DE ÇOK ÖNEMLİ

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak koordinesinde açıklanan "Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı"nı desteklediklerini belirterek, "Enflasyonla mücadele sadece bugünü değil, çocuklarımızın geleceğini etkileyeceği için çok önemli. Bu nedenle biz de ATO olarak elimizi taşın altına koymaya hazırız." ifadesini kullandı.

Baran, yazılı açıklamasında, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nda kısa vadede enflasyonu aşağı ivmeye çevirecek, uzun vadede de kalıcı çözüm üretebilecek adımların yer aldığını bildirdi.

Enflasyonun kısa dönemde kaynak ve gelir dağılımını bozduğuna, uzun dönemde de büyümeyi engellediğine işaret eden Baran, "Enflasyonla mücadele sadece bugünü değil, çocuklarımızın geleceğini etkileyeceği için çok önemli. Bu nedenle biz de ATO olarak elimizi taşın altına koymaya hazırız." değerlendirmesinde bulundu.

Baran, enflasyonla mücadele için yüzde 10 indirim kampanyası uygulamasının tüketimin devamı açısından önemli olduğuna dikkati çekerek, 50 üründe yüzde 10'luk indirimin yapılmasının, enflasyon sepetinde ağırlığı yüzde 21 olan gıdada enflasyonun düşmesine yol açacağını kaydetti.

Gürsel Baran, gıda ürünlerindeki fiyat dalgalanmalarının önüne geçmek için uzun dönemli sonuçlar doğuracak gözetim mekanizmasıyla Hal Yasası'nın çıkarılmasının da enflasyonla mücadele açısından önemli olduğunu vurguladı.

Elektrik ve doğal gaza yıl sonuna kadar zam yapılmayacak olmasının genel olarak fiyatlar üzerinde etkisinin çok büyük olduğunun altını çizen Baran, reel sektörün KDV iadelerinin de yıl başından itibaren ödenecek olmasının oda üyelerince olumlu karşılandığını belirtti.

Baran, ATO üyelerinin fırsatçılık ve stokçuluk konusunda mücadeleye destek verdiğini vurgulayarak, oda olarak sürecin atlatılmasına ilişkin aldıkları tedbirleri hatırlattı.

Enflasyonla mücadelede tüm kesimlerin ortak kararlılık sergilemesinin önemli olduğunu vurgulayan Baran, şöyle devam etti:

"Fiyatların yükselmesi ve likidite sıkıntısı karşısında üyelerimize destek olmak adına girişimlerimizi yaptık. Tüm hazırlık çalışmalarını bitirdiğimiz odamızın hizmet binası projesinin yapımını erteledik ve bu kaynağı üyelerimiz için düşük maliyetli finansman oluşturmak üzere bankalara aktardık. Bunu yaparken de 'Şimdi değilse ne zaman?' dedik. Yerli ve milli üretimin önemine dikkati çektik. Bu sürecin atlatılacağından hiç şüphemiz yok. Ülke olarak geçmişte enflasyon yüzünden ağır bedeller ödedik. Düşük enflasyonun refaha nasıl yansıdığını son 15 yılda gördük. Dolayısıyla toplumun tüm kesimlerinin el ele vererek enflasyonla topyekun mücadelesi aydınlık yarınlarımız için çok önemli ve bu mücadelede başarılı olacağız. Ankaralı tüm tüccarlarımız da enflasyonla mücadele için aynı safta yer almaktadır."

Bankaların 1 Ağustos'tan geçerli olmak üzere yüksek faizle kullanılan kredilerin faiz oranında yüzde 10 indirim yapacak olmalarının da şirketlerin finansmanı açısından rahatlık sağlayacağına işaret eden Baran, piyasaların işleyişinin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi için bankalara çok büyük görev düştüğünü vurguladı. Baran, şunları kaydetti:

"18 Eylül'de başlattığımız KOBİ Destek Kredisi için yaklaşık 4 bin üyemiz odamıza gelerek belge aldı. Bu üyelerimizden sadece bin 61'ine kredi verildiğini üzülerek öğrendik. Kredi Garanti Fonu'nun desteği de tüccarımızın arkasındayken yani riski üstlenen varken bankalarımızın çekingen davranmasını anlamak mümkün değil. Bu konuyla ilgili üyelerimize de çağrı yapıyorum. Sıkıntısı olan üyemiz ATO'nun 444 0 286 numaralı çağrı merkezini arayarak bilgi verebilir."

Baran, enflasyonla mücadelede tüketicilere de büyük rol düştüğünü belirterek, bu süreçte tüketicinin ve dürüst tüccarın birbirine sahip çıkması gerektiğini bildirdi.

ÖZDEBİR: BAŞKENTLİ SANAYİCİLER DESTEKLİYOR

Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Özdebir, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nın önemli unsurlar içerdiğini belirterek, "Başkentli sanayiciler olarak Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nı destekliyor, toplumun tüm kesimlerinin desteğiyle programın başarıya ulaşacağına inanıyoruz." ifadesini kullandı.

Özdebir, yazılı açıklamasında, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı'nı desteklediklerini bildirdi.

Önemli unsurlar içeren program sayesinde kapsamlı bir dayanışma sağlanacağına işaret eden Özdebir, kurda son günlerde volatilitenin azalmasının da enflasyonla etkin mücadeleyi kolaylaştıracağını belirtti.

Özdebir, KDV iadelerinin yıl sonuna kadar sonuçlandırılmasının sanayici açısından önemli bir gelişme olduğuna dikkati çekerek, "Yapılan bu politika uygulamalarına kayıtsız kalmayıp bizler de sanayiciler olarak ekonomimizin düzlüğe çıkması için elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız. Başkentli sanayiciler olarak Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı'nı destekliyoruz, toplumun tüm kesimlerinin desteğiyle programın başarıya ulaşacağına inanıyoruz. Yaşanan enflasyonun büyük oranda maliyetten kaynaklı olduğu göz önüne alındığında, yıl sonuna kadar doğal gaz ve elektriğe zam yapılmayacak olması ve birçok üründe kurum ve kuruluşların indirime gitme sözü, enflasyonda önemli düşüşler yaşanmasını sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Enflasyonla mücadelede popülist politikalardan uzak, üretime dayalı ekonomiyle kalıcı çözümler ve politikalar ortaya konulması gerektiğini belirten Özdebir, şunları kaydetti:

"Enflasyonun yükselmesi çok kolaydır, ancak düşüş sürecinin gecikmeli olacağı unutulmamalıdır. Enflasyon trendinin gelecek dönemlerde aşağı yönlü hareketi makro ekonomide dengelenmeyi hızlandıracaktır. Özellikle enflasyonun çözümü noktasında hanehalkı odaklı olunması, yani enflasyonun düşeceğine kamu otoritesinin vatandaşları inandırması gerekir. Bu gerçekleştiğinde enflasyonda başarı şansı daha da artacaktır. Piyasa kuralları çerçevesinde hareket edilmesi ve olumlu haber akışı ile birlikte sadece enflasyonda değil bütün makroekonomik değişkenlerin dengelenme ve düzelme sürecinin daha da hızlanacağı kanaatini taşıyorum."

TÜMSİAD: TÜRKİYE ÜRETTİKÇE EKONOMİSİ DAHA DA GÜÇLENECEKTİR

Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Başkanı Yaşar Doğan, “Gıda ürünlerinde hayata geçirilen yüzde 10 indirim, KOSGEB borçlarının Eylül ayına kadar ertelenmesi, makine teçhizat yatırımlarına yüzde 25 ilave destek, ihracatı artıracak ürünlere gelen Ar-Ge ve inovasyon destekleri, 1 buçuk milyar TL'yi bulacak yerli yatırım destekleri enflasyonla mücadelemizde en büyük öncüler olacaktır. Finansman maliyetlerinin düşürülmesi, belgelendirme ve tescil işlemlerinde indirimler, girdi ve yatırım maliyetlerini düşürerek ithalatı azaltıcı yerli üretimi teşvik etmek enflasyonla kalıcı mücadelenin temel ayakları olacaktır. Sosyal güvenlik sisteminde sağlanan mali gelişmeler hem işçi hem de işvereni düşünerek ekonomiyi güçlendirecek reformları hayata geçirmektedir. Yapısal reformlarla çalışma hayatına sağlanacak katma değer enflasyonla mücadelede önemli adımlar olmaktadır.” dedi.

Kurdaki yüksek dalgalanma sürecinin de durdurulduğunu ifade eden Doğan, “Yakın süreçte atılan adımlarla birlikte dengelenme süreci başlayacak ve kurdaki oynaklık ortadan kalkacaktır. Şu an kurdaki dalgalanmanın da azaldığını görüyoruz. Bu dalgalanmaların ortadan kaldırılmasıyla piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşen enflasyon oranlarının da düşeceğini göreceğiz. Topyekûn mücadele planının, milletimizle birlikte çalışarak başarıya ulaşacağından şüphe duymuyoruz. Merkez Bankası’nın döviz ve repo piyasalarındaki düzenlemeleri, enflasyon üzerinde oluşabilecek baskıları da minimize edecektir. Elektrik ve doğalgaza zam yapılmaması da piyasayı rahatlatacaktır. KDV iadelerinin de yıl sonuna kadar gerçekleştirilecek olması enflasyonla mücadelemizde işletmelerimize büyük katkı sağlayacaktır. İstihdam kaybını önleyecek kredi ödemelerindeki geciktirmeler ve kredilerdeki %10 indirimler, bankacılık sektörünün de enflasyona desteğini ortaya sermektedir.” ifadelerine yer verdi.