Ekonomi HİNDİSTAN, PAKİSTAN, ÇİN

HİNDİSTAN, PAKİSTAN, ÇİN

27.11.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi, yurtdışında Çinli, Hindistanlı, Pakistanlı ve Japon bankacılardan Türkiye bankacılık sektörüne yönelik ciddi bir ilgi gözlemlediğini söyledi

HİNDİSTAN, PAKİSTAN, ÇİN

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, kısa bir süre önce Türk bankacılık sektörüne yabancı yatırımcıların ilgi gösterdiğini, gelen lisans başvurularını incelediklerini açıkladı.
Fransız BNP Paribas ile yüzde 50 oranında ortaklığı bulunan Türk Ekonomi Bankası (TEB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi de bu yabancı ilgisine tanık olduğunu belirterek, bu ülkelerin başında Çin, Hindistan, Pakistan ve Japonya’nın geldiğini söyledi.
Çinli, Hindistanlı, Pakistanlı ve Japon bankacıların Türkiye bankacılık sistemine ilişkin ciddi sorular yöneltiğini ifade eden Canevi, “Bu ülkelerden bankaların Türkiye’ye gelmesi, şirketlerinin Türkiye’ye gelmesini de kolaylaştırır” dedi.

‘Banka şirketleri etkiler’
Bankaların başka ülkelerde faaliyete başlamasının o ülkelerin şirketlerinin de girişlerinde etkili olduğunun Amerika ve Avrupa’da yaşandığını ifade eden Yavuz Canevi, şöyle konuştu:

“Sektöre yabancı ilgisi olduğunu görüyoruz. Hindistan, Pakistan ve Çin’den ilgi var. Dışarıdaki toplantılarda bize çok ciddi sorular soruyorlar. Bu bizim piyasamıza olan ilginin açık bir göstergesidir. Bunun nedeni Türkiye’nin büyüyen bir ülke olması. Nüfus artışı beklemiyoruz. Bu da kişi başına düşen milli geliri artıracak ve dolayısıyla harcama kapasitesi büyüyecek. İç potansiyele dayalı büyüme artarak devam edecek. Bir de bankacılık sektörüne kazandırılmamış büyük bir nüfus var. Bu yabancıların iştahını kapartıyor.
Bu ulkelerin Türkiye’ye gelmek istemesi çok doğal. Bunda bir sakınca var mı? Hiç bir sakıncası yok. BDDK gibi bağımsız kurumlar olduğu sürece kimsenin rekabetten korkmaması lazım.

Bu bilakis Türkiye’nin diğer ülkelere açılımını sağlar. Pek çok yerde şirketler kendi alışık oldukları kurumlar ile birlikte hareket ediyorlar. Amerika ve Avrupa’da böyle oldu. Bu Türkiye’de hiç gerçekleşmedi. Bir Çin, Hint, Japon bankasının Türkiye’ye gelmesi oradaki firmaların biraz daha rahat karar vermelerine sebep olabilir. Doğrudan yabancı sermaye için bu yararlı olur.”
TEB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi sorularımızı yanıtladı.

Körfezden yatırımcı gelir mi?

Körfez ülkelerinden yatırımcı beklemiyorum. Körfez ülkelerine de olumlu bakarım. Ancak onlardan sadece İslami bankacılık alanında yatırım gelir. Gelirse iyi olur ama zaten bir kaçının katılım bankalarımızda ortaklıkları var.

Haberin Devamı

Türkiye terörün finansmanını önlemede sıkıntı yaşar mı?

Amerika’nın istediği bu tedbirlere ilişkin uluslararası düzenlemelere uyulacağını beyan eden ülkelerden biriyiz. Şubata kadar süresi var. Çıkarmazsak notumuz düşebilir. Kara para mevzuatını çıkarmayan bir kaç ülkeden biriyiz. Avrupa’daki mevduatlarımıza el konulabilir.

HİNDİSTAN, PAKİSTAN, ÇİN

Yavuz Canevi, dünyanın ekonomik krizi 10 yılda aşabileceğini söyledi.

‘PARAYI BOLLAŞTIRMA OLİMPİYATLARI SÜRECEK’

Dünya nereye gidiyor?

2009’da bütün dünyada krizin bir iki yıl içinde atlatılacağı, sistemin rayına oturacağı beklentisi vardı. Artık dünyada bu beklenti yok. Herkes yedi , sekiz hatta 10 yıllık bir süreci içine sindirmiş durumda. Kimse bu kriz iki yıl içinde biter demiyor. Sorunların kapitalist sistemin yapısından değil, uygulamasından kaynaklandığı görüşü hakim.
Japon Merkez Bankası Başkanı, Tokyo’daki IMF toplantılarında “Bizde parayı bollaştırma olimpiyatlarına katılmak zorunda kaldık” dedi. ABD ve Avrupa merkez bankalarının piyasaya sürdüğü tahviller 1 trilyonu buluyor. Japonlar “Biz de onları takip etmek zorundayız, hayal görmeyelim, bu iş 10 yılı bulur” diyorlar.
Para bollaşmasının 2020’ye kadar devam edeceğini düşünüyorum. Faizleri çok sıkı şekilde sıfır düzeyde tutmaya devam edip parayı bollaştırmayı, tahvil almayı sürdürecekler. Kamu kağıtlarını alıp piyasaya para vermeye devam edecekler.”

Haberin Devamı

‘MERKEZ BANKASI’NIN İŞİ GİDEREK ZORLAŞIYOR’

Dünyadaki bol para bizi nasıl etkileyecek?

Bizim için hem iyi hem kötü. İyiliği şu, büyüme potonsiyeli gösterdiğimiz için bu paranın bir kısmı bize gelecek. Son yıllardaki ortalama büyüme potansiyelimiz yüzde 5. Kötü olan Türkiye’ye gelecek olan bu paranın anlamı şu; ülkede bir döviz bolluğunun olması. Türk Lirası (TL) değerlenecek. Değerli TL ihracatımızın rekabet gücünü zorlayacak, ithalatı kolaylaştıracak. Dolayısıyla burada Merkez Bankasımızın (MB) işi giderek zorlaşıyor. MB bugüne kadar çok başarılı bir politika yürüttü. Geleneksel olmayan politikalarla faiz bandı, rezerv opsiyonu katsayısı koydu. Merkez bankalarında olmayan kavramları literatüre koydu. Ancak şu ana kadar MB büyük bir para bolluğuyla sarsılmadı. Çok iyi idare etti ama korkulan o ki bu cari açık devam ederse ne olacak? Bunun tek yolu iç tasaruflarımızı artırmamızdır. Kamu tasaruflarında bir açık yok. Ama iç tasaruflar yüzde 12’ye kadar düşmüş durumda.

Haberin Devamı

Sancısız birleştik

TEB agresif büyüme gösterecek mi?

2005 yılında BNP Paribas ile ortak olduk. Bu arada Fotis de bünyemize katıldı. BNP ile 60 şubeden 300 şubeye ulaştık. Fortis ile birleşince şube sayımız 500 oldu. Sektörde özel bankalar arasında beşinci, altıncı sıradayız. Tüm bankalar içinde ise 10’uncu bankayız.
Birleşmeler nedeniyle önümüzü göremiyorduk ama artık bunların hepsi geride kaldı. Birleşme ve farklı kültürlerin birbiriyle kaynaşması sağlandı. Fazla sancıya meydan vermeden birleşmeyi tamamladık. Şimdi yeniden konsolide oluyoruz. TEB, BNP Paribas ile birleşince parekende bankacılığa girmişti. Fortis ile birleşince bu süreç
daha da güçlendi. Kurumsal ve özel bankacılığın yanında özellikle KOBİ ve perakende bankacılık iki yeni alanımız oldu. Bu alanlarda ciddi başarı elde ettik. Önümüzdeki dönemde aşırı bir büyüme stratejimiz yok ama organik büyümeye devam edeceğiz. Her yıl en az 20 - 30 şube açmaya devam edeceğiz. Kontrollü büyümeyi sürdüreceğiz. BNP Paribas gibi Avrupa’nın sıkıntılı ortamında fazla sıkıntıya düşmeyen bir banka ile ortak olmamızı şans
olarak görüyorum.