Kıyılardaki şehirler sel tehdidi altında

Tema Vakfı, iklim değişikliğinin sebep olduğu deniz seviyesindeki artışın, Türkiye’nin kıyılarındaki şehirleri de tehdit ettiğini savundu.
Vakıf’tan yapılan açıklamada, Birleşmiş Milletler’in, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde, iklim değişikliğinin küresel etkilerinden deniz seviyesindeki artış sorununu gündeme taşıdığı belirtilerek, iklim değişikliğinin küçük ada devletlerinin yanısıra denize kıyısı olan ülkeler için de büyük tehdit oluşturduğu kaydedildi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2012’de yayınladığı çalışmaya göre, Türkiye’de büyük şehirlerde meydana gelen sel hasarlarına bağlı maddi kayıpların, depremlerin neden olduğu maddi kayıplara yaklaştığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Binlerce bilim insanının katkı sunduğu Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli raporlarına göre, deniz seviyesi geçtiğimiz yüzyıla göre yaklaşık 20 santimetre yükseldi. İklim değişikliğinin sebep olduğu deniz seviyesindeki artışın, Türkiye’nin kıyı şeridindeki şehirlerini de tehdit etmesi bekleniyor.”

‘Elektronik atıklar hasta ediyor’
Bahçeşehir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Özdemir, “Elektronik atıkların içeriğindeki civa, beyinde ve böbreklerde hasara, baryum ise kalp ve karaciğer hastalıklarına, kas zayıflıklarına sebep oluyor. Berilyum, akciğer kanserine, krom genetik hasarlara ve alerjik bronşite, kurşun sinir sistemi, dolaşım sistemi ve üreme sisteminde hasarlara, kadmiyum maddesi de böbrekleri tahrip ederek kemiklerin kırılgan hale gelmesine neden oluyor” dedi.
AB’de kişi başı 17 kg, Türkiye’de ise 0.3 kg elektronik atık toplanıyor.

‘Çevre, rant kurbanı oldu’
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası, kentsel-kırsal çevre, sanayi, ulaşım, enerji politikalarının rant yağmasından arındırılması gerektiğini bildirdi.
Sanayi, tarım, kent, ulaşım, enerji, madenler, doğal kaynaklar, ormanlar, hazine arazileri, kıyılar ve derelerin rant alanı haline dönüştüğü iddia edilen açıklamada, yeraltı ve yerüstü su kaynakların kirletildiği, kentsel, kırsal çevre sorunlarının arttığı kaydedildi.

‘Küresel ısınma gıda için risk’
İklim değişikliğinin; insan sağlığı, küresel gıda güvenliği ve ekonomik kalkınma için büyük bir risk oluşturduğuna dikkati çeken Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Ülkemiz küresel ısınma tehdidi altında. Türk çiftçisi bu yıl kuraklık, don, dolu, fırtına gibi hemen hemen bütün doğal afetleri yaşadı. Bu afetler, çiftçimize büyük zarar verdi” dedi.