17.06.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Hanife Baş
İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) yaptığı ‘Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2014’ araştırmasında Tüpraş uzun yıllardır elde ettiği birinciliği bu yıl da bırakmadı.
Tüpraş, 2014’te 37 milyar 501 milyon 812 bin 917 liralık net üretimden satışla birinci olurken, Tüpraş’ı 10 milyar 539 milyon 302 bin 862 liralık net üretimden satışla Ford Otomotiv izledi. Üçüncü sırayı ise 8 milyar 777 milyon 455 bin 748 TL ile Oyak-Renault aldı.
Dördüncü sırada, Arçelik 8.5 milyar liralık üretimden satışlarla yer alırken, önceki yılın üçüncüsü Elektrik Üretim A.Ş. (EÜAŞ) 6.7 milyar lira ile beşinciliğe geriledi ve ilk 10’a giren tek kamu kuruluşu oldu.
İlk 10’da 5 Koç şirketi
Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu sıralamasında ilk 10’da Tüpraş, Ford, Arçelik, Tofaş ve Aygaz’la beş Koç Grubu şirketi yer aldı. İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesine 2014 yılında 52 yeni firma girdi. Bu yeni firmalardan 40’ı geçen yıl ‘İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’ sıralamasında yer aldı. 12 firma ise 2014’te ilk 500 sıralamasına doğrudan giren şirketler oldu. İSO 500’de Kayseri’den 16, Adana’dan 15, Denizli’den 12 firma yer aldı. Listedeki 80 şirket de borsaya açık.
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, 500 büyük sanayi kuruluşunun 2014 yılında toplam satışlarının önceki yıla göre yüzde 3.9’luk artışla 473 milyar liraya çıktığını belirterek, bu artışın 8.2’lik 2014 yılı enflasyonunun altında kalmasının düşündürücü olduğunu söyledi.
Faaliyet kârı düşündürücü
Faaliyet kârlarına bakıldığında 500 büyük şirketin geçen yıla göre performansının biraz düştüğünü de dile getiren Bahçıvan, “2013 yılında faaliyet kârını yüzde 8’e çıkaran 500 büyük sanayi şirketimizin 2014 yılındaki faaliyet kâr oranı yüzde 6.4’e geriledi. 2013’te 36 milyar lira faaliyet kârı elde eden şirketlerimizin bu kârı 2014 yılında 30 milyar liraya düştü. Esas faaliyet kârlarına baktığımızda 500 büyük şirketin performansının ciddi oranda gerilediği görülüyor” dedi.
Bahçıvan, İSO-500’deki şirketlerin faaliyet kârındaki gerilemenin sanayinin sürdürülebilirliği açısından düşündürücü olduğunu da vurgulayarak, yüzde 6 civarında bir faaliyet kârlılığıyla sanayinin rekabet edebilme, yatırım yapabilme ve Türkiye’yi istenilen noktaya taşıma amaçlarına ulaşmasının zor olduğunu kaydetti.
Yabancı sermayede düşüş
Sanayi sektöründeki yabancı sermaye paylı kuruluşların sayısındaki azalmanın sanayinin yabancılar için geçen 4-5 yıla göre yeteri kadar özenilen bir noktada görülmediğinin bir göstergesi olduğuna da işarete Bahçıvan, “Yabancılarla beraberliği ağırlıklı olarak sanayi dışı sektörle görürsek, bunun uzun vadede Türkiye’nin kaliteli büyümesine ve sanayinin kaliteli gelişmesine hiçbir katkı sağlayamayacağını düşünüyoruz” ifadesini kullandı.
‘Koalisyon unutuldu’
Türkiye 2015’in ilk çeyreğinde yüzde 2.3’lük bir büyüme elde etse de sanayinin payının bu dönemde son yılların en düşük rakamlarından biri olduğuna işaret etti. Bahçıvan, seçim sonrası süreçle ilgili de, “Türkiye’nin son yıllarda alışık olmadığı bir seçim sonrası dönemi yaşıyoruz. Türkiye’de uzun yıllardır koalisyon pazarlıklarının nasıl yapıldığını biraz unuttuk. Türkiye’nin demokratik olgunluk sürecinin koalisyon noktasında, geçmişten alınan dersleri de hesaba katarak, geçmişten daha farklı bir uzlaşma ve birlikte bir şeyleri başarabilme kültürüne getirebileceği inancında olmamız gerekiyor” dedi.