Şener: Küresel rekabetin avantajlarını kullanmalıyız

DYH'nin Anadolu'daki Avrupa Toplantıları'nın 15'incisi Çanakkale'de yapıldı Doğan Yayın Holding (DYH) ile Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ÇTSO) ortaklaşa düzenlediği, 'Marka Güçtür' konulu toplantıda konuşan Bakan Şener, temel meselenin değişen dünyayı anlamak ve uygun pozisyonda uygun bir dinamizm yakalayabilmek olduğunu belirtti. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, en iyi olmanın yolunun insanın sadece kendinde var olana sahip çıkmak olduğunu dile getirerek, değişimi hissedenler, anlayanlar ve değişimi yönetmesini bilenlerin güçlü ve başarılı olabileceğini söyledi. Bakan Şener, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geniş bant hızlı internet erişimi, dünyanın her tarafını birbirine bağlamış, bilgisayarlar ucuzlamış ve yazılım patlaması olmuştur. Daha doğrusu dünya düzleşmiştir. Küreselleşme sadece devlet, iş dünyası ve insanların nasıl iletişim kurduklarını tanımlamakla kalmaz, artık yepyeni toplumsal ve politik iş yapma modellerinin bir bileşimidir. Geçmişte yaşananla, günümüzde yaşadığımız değişim arasında köklü bir fark var. Bu hız denizinde başarılı olmanın yolu, küresel rekabetin avantajlarını sürekli yenilemek ve artırmaktan geçer." Geçmişte yaşananlar farklı Şener, geçmiş siyasetçilerin kendi yönetim dönemlerini tüketim kalıplarındaki değişimlerle anlatmasının başarının kanıtı olmayacağını savundu. Bakan Şener, "İktidarlar kendi dönemlerinde satın alınan buzdolabı, otomobil, beyaz eşya ile geçmiş iktidarlar döneminde satın alınanları kıyaslayarak, ekonomideki gelişmeleri anlatmaya çalışır. Türk ekonomisinde güven ve istikrar var. Bunlar önemli ancak yeterli değil" dedi.İhracat ve yabancı sermaye artışının gerçekleştiğini anlatan Şener, "1980-2000 yılları arasında ülkemizde 10 milyar dolar olan yabancı sermaye yatırımı yapıldı. 2005'te yabancı sermaye yatırımı 10 milyar doları geçti. Ekonominin potansiyelini harekete geçirmek için yeni enstrümanlar geliştirmeliyiz" dedi. Şener, makro göstergelerdeki gelişmelerin de bir şeylerin göstergesi olduğunu, ancak her şeyin tamam olduğunu anlatmadığını belirterek şunları söyledi: "Ekonomik göstergelerin başarılı olabilmesi için ülkemizde gerekli makro ekonomik değişiklikleri tamamlayıp, ülkeyi dış ticaret ve yatırıma açmak önemlidir." 'Ekonomide istikrar var' Düz bir dünyada avantajlar yakalamanın zor olmadığına dikkat çeken Bakan Şener,"Ekonominin temel kuralı şudur; 'istekler ve ihtiyaçlar sonsuzdur.' Bunun anlamı sonsuz miktarda iş alanı yaratmak mümkündür. Tek kısıtlayıcı faktör insanın hayal gücüdür. Ulus olarak hatıralarınız mı çok hayallerimiz mi? Hayalerimizi gerçek kılalım" dedi. 'Hayallerimizi gerçek kılalım' DYH Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, yılın ilk toplantısını Çanakkale'de düzenlemeyi tercih etmelerinin nedenini, bölgenin tarihinin ve kültürel değerlerinin Çanakkale'nin markalaşma sürecinde büyük değer taşıdığına dikkat çekmek olarak gösterdi. "Kendimize güvenelim, kabuğumuzu kıralım ve markalarımızı yaratalım" diye çağrıda bulunan Yalçındağ, "Markalarımız, rekabet gücümüzün ispatı olacak. Markalar bir ülkenin bağrından doğarlar. Yerel değerleri yaşatan ve yansıtan markalar güçlü olur. Gücün Anadolu'da olduğuna inanıyoruz" diye konuştu. Büyüyen Türkiye'nin dünyada önemli bir güç haline geldiğini anlatan Yalçındağ, "Bu süreçte sadece birkaç büyük il ile bu yarışta önlerde yer alamayız. Türkiye'nin tüm bölgeleri, tüm illeri ile bir bütün olarak bu yarışta koşması gerek" dedi. 'Anadolu'daki güce inanıyoruz' ÇTSO Başkanı İlhami Tezcan, Çanakkale'nin Ezine peyniri, Dardanel, Doğtaş, Akçansa gibi önemli sanayi markalarına sahip olduğuna dikkat çekti. Tezcan, şöyle konuştu:"Çanakkale'de İda (Kaz Dağları) bir markadır. Termal suları, kendine has özel bitkileri, dünyaca ünlü bol oksijenli havasıyla henüz tam olarak keşfedilmemiş bir marka. Sağlık turizmi için dünya ülkelerine hizmet etmeyi bekliyor. Gelibolu Yarımadası, Kurtuluş Savaşı'nın destanlaştığı yerdir. 25 Nisan, Türkiye-İngiltere-Avustralya-Yeni Zelanda ülkelerinin birlikte düzenlediği anma törenleri önemli bir marka.Çanakkale'nin en büyük sorunu ulaşım. Başbakan'ın verdiği talimatlara güvenerek özlemle İstanbul, İzmir, Bursa karayollarının kaliteli duble yol bağlantılarını bekliyor. Kaz Dağı, sağlık turizmi için gelecek misafirlerin Çanakkale-Çan-Yenice, Ezine, Bayramiç yollarının düzelmesiyle artacağını biliyor, turizm için yeni atılımların planlarını yapıyoruz." 'Özlemlerle yola bakıyoruz' Reklamcılar Derneği Başkanı Jeffi Medina, fason üretim yapmayı dublörlük yapmaya benzeterek, "Ya sessiz kahraman olacağız ya da kendi hikâyemizi yazıp marka olacağız" dedi.Medina, Türkiye'nin marka zengini bir ülke olmadığını savunarak, işadamlarına nasıl marka yaratılacağı konusunda bilgi verdi. Medina, "Bu toprakların zenginliğini ortaya çıkarmak zorundayız" dedi. Medina, dünyada Londra, İstanbul, Paris gibi şehirlerin marka olduğunu belirtti.Medina, Türkiye'de marka sayısının da az olduğunu savunarak, "Kaybedecek zamanımız yok. Emek veriyoruz, kaliteli ürünler üretiyoruz. Emeğimizin karşılığını almalıyız. Markalar bir ülkenin kalkanıdır. Ülkemizin bu kültürel zenginliğine karşı çok daha fazla markası olması gerekirdi" dedi. Markaları bir ülkenin zenginliği olarak tanımlayan Medina, marka yönünden zengin olan bir ülkenin hareketli bir ekonomiye ve derin bir borsaya sahip olacağını sözlerine ekledi. 'Hikâyemizi yazıp marka olalım' DYH'nin 2004 yılında başlattığı Anadolu'daki Avrupa Toplantıları Denizli, Konya, Kayseri, Gaziantep, Antalya, İzmir, Şanlıurfa, Adana, Samsun, Çorum, Diyarbakır, Erzurum, Malatya ve Eskişehir'den sonra dün Çanakkale'de yapıldı. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) ve DYH ev sahipliğinde Kolin Otel'de gerçekleştirilen 2006 yılının ilk toplantısına Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener, Çanakkale Valisi Orhan Kırlı, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, CHP Çanakkale Milletvekili Ahmet Küçük, 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ramazan Aydın, ÇTSO Başkanı İlhami Tezcan, Reklamcılar Derneği Başkanı Jeffi Medina, DYH Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, DYH Başkan Yardımcısı Yalçın Balcı, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Doğan Burda İcra Kurulu Başkanı Mehmet Y. Yılmaz, CNN Türk İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Taha Akyol, Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan, 'Arena' Programı Genel Yönetmeni Uğur Dündar, Hürriyet Gazetesi Yazarı Ferai Tınç, Milliyet Gazetesi Yazarı Fatoş Karahasan, Aydın Doğan Vakfı Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı ile çok sayıda işadamı, sivil toplum örgütü temsilcileri ve üniversite öğrencileri katıldı. Öğrenciler büyük ilgi gösterdi Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde azımsanmayacak bir yol katettiğini vurgulayan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, Türkiye'nin tam üyelik için 35 farklı başlıkta toplanan konuları AB müktesebatına uygun hale getireceğini, 11 konuda taramaların tamamlandığını anlattı. 'AB eşiğinde bizleri neler bekliyor' konulu panelde konuşan Ergin, "Türkiye ilk olarak Mayıs'ta bilim ve araştırma konusunda AB'nin karşısına çıkacak. AB üyesi ülkelerin temsilcileri Türkiye'nin bu konuda yaptığı yasal düzenlemelerin AB müktesebatına uygun hale getirilip getirilmediğine karar verecek. Ancak çevre ve tarım gibi çok önemli başlıklar var. Türkiye'nin çevre konusunda AB müktesebatına uygun hale gelebilmesi için 25 - 30 milyar euro'luk yatırıma ihtiyacı var. Ancak geldiğimiz nokta umut verici" dedi. Ergin, mayısta toplanacak hükümetlerarası konferansta, Kıbrıs Rum Kesimi'nin limanların açılması konusunu Türkiye'nin önüne getirebileceğine dikkat çekerek, "İşte o zaman dananın kuyruğu kopacak. Sinirlerimize hakim olmamız gereken bir dönem" dedi. 'Türkiye, mayısta AB'nin karşısına çıkacak' Bu arada marka toplantısında konuşan Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, şehirlerin hayallerle kurulduğunu dile getirerek, Las Vegas ve Dubai örneklerini verdi. Özkök, "Dünya gazeteleri son yıllarda en çok Berlin, Prag ve İstanbul'dan söz ediyor. Ancak İstanbul, kontrol edilmesi ve yönetilmesi güç bir şehir haline geldi. Çanakkale de 50 yıl sonrası için İstanbul'un düzgününü yaratamaz mı? Çünkü muhteşem bir güzelliği var" dedi. 'İkinci İstanbul olmalı'