Ekonomi ‘Soykırım’ yüzünden es geçilen Kanada’ya bu kez çifte çıkarma

‘Soykırım’ yüzünden es geçilen Kanada’ya bu kez çifte çıkarma

23.10.2010 - 02:40 | Son Güncellenme:

Sözde “Ermeni Soykırımı”nın hükümet tarafından tanındığı tek ülke olan Kanada’yla ticari ilişkileri artırmak için DEİK ve TİM eşzamanlı hamle yaptı

‘Soykırım’ yüzünden es geçilen Kanada’ya bu kez çifte çıkarma

Türkiye, dünyada 1915 olaylarını “Ermeni Soykırımı” olarak niteleyen tek hükümete sahip Kanada’yla ekonomik ve ticari ilişkilerde yeni bir sayfa açmak için kolları sıvadı. Üstelik çifte çıkarma yaparak ve ilk kez bir bakan eşliğinde. Kanada’da hem Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) bir iş forumu düzenliyor, hem de Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 13 birlik temsilcisi ve birçok işadamının katılımıyla ikili temaslar yapıyor.
DEİK ve TİM’in etkinlikleri eş zamanlı yapılsa da iki kuruluş toplantıları birbirinden ayrı tutmaya özen gösteriyor. DEİK yetkilileri, İş Konseyi olarak daha çok büyük ölçekli şirketlerle görüşmelere odaklandıklarını, TİM’in ise küçük ve orta büyüklükteki işletmelerle alım-satım görüşmeleri yapacağına dikkat çekti.
Türkiye’nin Kanada Büyükelçisi Rafet Akgünay, Ermeni meselesinin başlarını ağrıtmaya devam ettiğini söyledi. Ancak bu yıl 24 Nisan’da hükümetin yaptığı açıklamanın daha yumuşak bir tonda olması Türk tarafına ilişkileri geliştirme konusunda cesaret vermiş görünüyor.
Toplantıya katılan Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, ikili ilişkilerle ilgili, “Ticaret siyasetin anahtarı, ticaret aslında herşeyin anahtarı. Ticareti kuvvetlendirdiğimiz müddetçe, ümit ediyorum ki aramızdaki bazı problemler de ortadan kalkmış olacak” dedi. İki ülke arasında serbest ticaret anlaşmalarına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü belirten Çağlayan, çifte vergilendirmenin önlenmesine ilişkin anlaşmanın da gelecek yıl yürürlüğe girmesi için çalışma yapıldığını aktardı.
Çağlayan, Kanada’da yaşayan Ermenilerin nüfusunun 100 bini geçmediğini, buna karşılık Türk nüfusunun 50 bini bulduğunu belirtirken, yurtdışında yaşayan Türklerin daha aktif olması gerektiğine dikkat çekti. Çağlayan, “Artık Türkiye’nin de kendi diasporasını kullanmasının zamanı geldiğinin farkına varması lazım. Şimdi talebemiz, çalışanlarımız, kimler varsa topyekün, beraber kullanıp, onlardan her birinden ticaret ataşesi gibi faydalanacağız” dedi.